Zaytung.Com
Zaytung
Uzun uzun yaz
SİNEMA

Bu Sene de İyi Uzay Yaptı: Constellation

-> İsmail Kartal,Avrupa'dan elenme nedenlerini açıkladı: ''3 günde bir penaltı atıyoruz...''
-> Fenerbahçe, Avrupa'da deplasman golü kuralı geri gelene kadar maçlara U-19'la çıkma kararı aldı...
-> Üç günde bir maç yorumlamaktan sürmenaj olduğunu dile getiren Ömer Üründül, Fenerbahçe - Olympiakos maçının ertelenmesi için UEFA'ya resmi başvuruda bulundu...
-> AKP'den devraldığı borcun yazılı olduğu afişi belediye binasına sığdıramayan CHP'li başkan, belediye binasına 3 kat daha çıkma kararı aldı...
-> Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçtikten sonra jet hızıyla sefalete sürüklenen Türkiye'de şaşkınlık sürüyor: ''Tek adamın her şeye yetkili olup hiçbir şeyden sorumlu olmaması iyi bir fikir gelmişti...''
FOTOHABER

Fenerbahçe'den düzeltme: '''Veda etmedik, ligden çekildik...''

Bir saatlik uçuşu 12 bin dolara mal olan devlete ait uçakla ailecek Mardin'e gezmeye giden Numan Kurtulmuş'tan rahatlatan açıklama: ''Kesinlikle kimse ıstakoz sipariş etmedi...''

BLOG

Sevgililer Günü’nü Minimum Maddi Hasarla Atlatma Rehberi…

VİDEOHABER

Adalet Bakanlığı, Dubai'de yaşanan sel felaketini herhangi bir CHP'li belediyeye bağlayabilen savcılara 1 maaş ikramiye verileceğini açıkladı...

ASTROLOJİ

KOÇ (21 Mart - 20 Nisan)

Süleyman Soylu'nun oh çektiği videolara telif atmasının ardından zam haberlerine üzülmek zorunda kalacağınız bir döneme giriyorsunuz... devam...

Belediyenin Almanya’ya eğitime gönderdiği 45 kişiden 43'ü geri dönmedi...

"Aslında dönecekler ama orada kurulu düzenleri var. Yoksa vatanımız cennet..."

Hay Allah, Canınız mı Çekti? İşte Size Birbirinden Keyifli Öykü Platformları...

FIFA, Futbolun Marka Değerini Düşüren Türkiye'yi Başka Bir Spor Dalıyla İlgilenmesi İçin İkna Etmeye Çalışıyor: ''Güreş vardı ya sizin, ata sporu...''

Adı sürekli şiddet, skandallar, siyasi baskılar, şaibeler ve maddi krizlerle anılan Türk futbolunun, kendi marka değeri bir kenara artık komple futbolun marka değerine zarar verdiğini fark eden FIFA yönetimi, Türkiye'nin kendisine başka bir spor dalı bulması için ikna girişimlerine başladı. devamı...

N'olmuş n'olmuş?

Zaytung Zone

''Amaaan şimdi eve gidip kim yemek yapacak?'' şeklinde düşünen takipçilerimizi diğerlerinden bi tık daha fazla seviyoruz, dürüst olalım...

Popmundo: Maceralar

AKP'de Seçim Sonuçları İlk Kurbanını Aldı: Tepkilerin Odağındaki İstakoz, Görevden Affını İstedi...

Seçimin ardından AK Parti cephesinde başlatılması beklenen temizlik harekatında ilk kurban belli oldu. Bir süredir yoğun kamuoyu tepkisine maruz kalan istakoz, bu akşam yaptığı yazılı açıklamayla görevden affını istedi... devamı...

9 Günlük Tatilin Ardından İlk İş Gününde 818 Milyar TL Zarar Açıklayan Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, Pazartesi Sendromunda Çıtayı Zirveye Taşıyan İsim Oldu...

9 günlük bayram tatilinin ardından ilk pazartesi günü işe adapte olma mücadelesi sürerken, "beterin de beteri var" dedirten haber Merkez Bankası'ndan geldi...devamı...

Blog

Olacak Daha İyi Bir Şey Bulamayanlar İçin: Gerçek Bir İstanbullu Olma Rehberi

5 bin kilometrekarelik bir şehri yaklaşık 15-20 milyon insanla birlikte paylaşan kişiye İstanbullu denir. Kaba bir hesapla İstanbul’da kilometrekareye yaklaşık 1300 kişi düşer (Türkiye ortalaması 73 kişidir) ve herkes diğer 1299 kişinin varlığı yüzünden o güzelim kilometrekarenin yaşanmaz hale geldiği konusunda hem fikirdir.

Yaşadığı şehrin sınırlı kaynaklarına (iş, eş, trafikte boş şerit, kafe’de boş masa, metrobüs'te boş koltuk vs) erişmek için her gün milyonlarca kişiyi ekarte etmek durumunda olan İstanbullu doğal olarak türdeşlerinden daha vahşi bir şekilde evrimleşmiş, hayatta kalma mücadelesinde kendisini yavaşlatacak nezaket, saygı, hoşgörü gibi demode özelliklerden kurtularak zamanla gerçek bir savaşçı haline gelmiştir. Peki nedir bu cengaverleri diğer sıradan ölümlülerden ayıran temel özellikler? Gerçek bir İstanbullu olmak için hangi vasıflara sahip olmak gerekir? Buyrun hep beraber inceleyelim…

 

1. Gerçek bir İstanbullu olmak ya da en azından öyleymiş gibi hissetmek istiyorsanız, her şeyden evvel çok hızlı hareket etmelisiniz. Bakkala bile gidiyor olsanız, biraz sonra dünyanın kaderini belirleyecek bir toplantıya gidiyormuşçasına mağrur, kararlı ve hızlı yürümelisiniz. Topuklarınızı yere ne kadar hırslı vurursanız o kadar İstanbullusunuz.
 

2. Gerçek İstanbullu her an kavgaya hazır olmalıdır. İncir çekirdeğini doldurmayacak konular için karşınızdakinin boğazına sarılabilecek bir ruh hastası olduğunuz izlenimini ne kadar verebilirseniz o kadar bu şehrin sakini sayılırsınız. Sakini dediysek, lafın gelişi o. Sakin falan olmayın...


3. "Meşhur" sıfatı ile başlayan yerlerde bir taburu doyuracak maliyetteki kahvaltılar İstanbullu olmanın önemli adımlarından birisidir. Pazar keyfi adına kapısında sıra bekleyeceğiniz, bir şey istediğinizde yarım saat sonra garsona ancak sesinizi duyurabileceğiniz yoğunlukta bir kahvaltıcı, İstanbul'un ve İstanbullu’nun pazar keyiflerinin olmazsa olmazlarındandır.

menemen vardi
- pardoon bizim bi menemen vardi!
 

4. Henüz trafikte dayak yemediniz mi? Malesef size İstanbullu diyemiyoruz. Gidin ve kornaya basın. En çok siz basın. Önünüzdeki illa bir ara dellenecek ve "basınca ilerliyor mu da dat dat hala basıyosun ulan" ile başlayacak bir tartışmada gerçek İstanbullu sıfatına layık olacaksınız
 

5. Gerçek İstanbullu'nun mutlaka bir tane favori kurufasulyecisi, balıkçısı, pilavcısı ya da dürümcüsü vardır ve orada yapılan yemeğin dünyanın en iyisi olduğundan sonuna kadar emindir. Yoksa, derhal siz de bunlardan bir tane edinin.
 

6. Sürekli olarak Boğaz’ın varlığı ile mutlu olun. Gün içinde onu hiç göremiyor oluşunuz, haftada, belki ayda bir defa üç saatlik trafik çilesine maruz kalıyor oluşunuz sizi yıldırmasın. Her fırsatta iyi ki Boğaz'ın ve denizin olduğu bir yerde yaşadığınıza dua etmelisiniz.

boğaz keyfi
Boğaz keyfi...
 

7. İstanbul'la aranızdaki "nefret ve aşk" ilişkisi İstanbulluluğun temel taşlarındadır. Sabahtan akşama "trafiği böyle, kalabalığı şöyle" diyerek mızmızlanıp yine de İstanbul'dan başka bir yerde kesinlikle yaşayamayacağınıza kendinizi inandırın. Bu en önemlilerinden. Her gittiğiniz yerdeki huzura ve rahatlığa hayran olun ama İstanbul’suz kesinlikle yapamayın.
 

8. Gerçek İstanbullu aslen İstanbullu değildir. 8 kuşaktır İstanbul'da yaşıyor bile olsanız muhabbet açıldığında "biz aslen Zonguldak'lıyız" deyin. Siz demeseniz de nasılsa sora sora Zonguldak'a kadar getirecekler lafı. En iyisi baştan söyleyin, yormayın insanları.
 

9. Sokakta karşılaştığınız her tanıdığınızla birbirinize “bi ara Nevizade’de fasıl yapmak” sözü vererek ayrılın. O fasıl asla yapılmayacak gerçi ama olsun, adet böyle…
 

10. Gerçek İstanbullu asla İstanbul'da ölmek istemez. Aslında kimse İstanbul'da ölmek istemez. o yüzden sizin de emeklillikte bir yere yerleşme planınız mutlaka olmalı. İster memleketinize dönün ister Alaçatı'da butik otel işletin ama ortamını bulduğunuzda 60 yaşında burada olmayacağınızı mutlaka dile getirin...
 

11. Gerçek İstanbullu’nun mutlaka en az bir tane ünlü tanıdığı vardır. Ya mahalle arkadaşıdır ya okul arkadaşıdır, en kötü ihtimalle arkadaşının arkadaşı falandır. 2. sınıf dizi oyuncusu da olsa çaptan düşmüş eski pop şarkıcısı da olsa siz de mutlaka bir ünlü tanıdık edinin. Unutmayın, ünlünün iyisi kötüsü olmaz...
 

12. Sürekli olarak konserleri, sergileri, etkinlikleri takip edin ama son anda bir işinizin çıkması sebebiyle gidemeyin. Sonra da yeri geldikçe duyduğunuz ilk günden beri o konseri beklediğinizi ama son anda gidemediğiniz için pişman olduğunuzu belirtin. Unutmayın, bu tip etkinlikler gidip eğlenmek için değil, öncesinde ve sonrasında hakkında bol bol konuşup prim yapmak içindir.
 

13. Gerçek İstanbullu, esnek ve ergonomiktir. uzun yıllar bu şehirde yaşayıp metrobüsü, dolmuşu, minibüsü derken kemikleri zamanla kıkırdaksı doku haline gelen İstanbullu, bu andan itibaren olabilecek her toplu taşıma aracına sığar. Eğer iyi bir İstanbullu gibi görünmek istiyorsanız ya yogaya başlayacak ya mesai çıkışında metrobüse bineceksiniz, tercih sizin.

gerçek istanbullu
- Şurdan bi Bostancı uzatabilir misiniz?
 

14. Gerçek İstanbullu'nun metrobüs'le ilgili en az 1 kere başına fantastik bir şey gelmiş olmalıdır. Ya yolda kalmış bir aracı diğer yolcularla birlikte itmiştir ya araç içinde bir kavgaya karışmıştır ya direkt şoförü dövmüştür. Henüz sizin başınıza gelmediyse bundan sonra daha sık metrobüs kullanın. Her gün binseniz en geç 1 haftaya bir şeyler olur…


facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et

Yorumlar:

Sıradaki Blog İçerikleri:

Sıradaki Haberler:

(11.4.2021)

Belediyenin Almanya’ya eğitime gönderdiği 45 kişiden 43'ü geri dönmedi...

"Aslında dönecekler ama orada kurulu düzenleri var. Yoksa vatanımız cennet..."

Vahit Gözgel, Emekli


Diğer yorumlar ->

(25.11.2020)

AKP Denizli Milletvekili Nilgün Ök: ''18 yıl önce araba var mıydı?''

"Genel Başkanları buzdolabı olmadığını iddia ediyordu. Bu yine biraz insaflı çıktı.."

Uğurhan Culak, Elektrik tesisatçısı


Diğer yorumlar ->