.jpg)
.jpg)
Çakma Lamborghini Yapan Çinliler, Direksiyon Zevkimizi Çalmak Üzere Olan Otonom Araçlar, Pek Bi İşe Yaramayan ÖTV İndirimi... 2018'in Otomotivde Kayda Değer Gelişmelerii
Hepinizin otomobillerle ilgisi farklı düzeylerdedir. Kiminiz vardır ki bütün zamanını ikinci el ilanlarına bakarak geçirir, “Ulan şu araba 30 bin eder mi Allahsız?!” diye ekrana bağırır. Kiminiz de zaten araba sahibidir, ona gözü gibi bakar, iki gün ayrı kalsa deli gibi özler. Bazılarınızsa sadece Yaparsın Aşkım gibi yarışmalardan bilir onu; sizin için otomobil demek, saatlerce ter döken eşlerin birbirleriyle “Neden 10 tane daha biber yiyemedin ki?” diye uğruna kavga ettiği şeydir...
Neyse, biz de yeni ilgilenmeye başladık bu araba maraba işleriyle ve sizin için 2018’in önemli otomotiv gelişmelerini derledik. Evet, bizim için de otomobil, bu şekilde haberlerine bakıp bakıp komiklik yapılası bir araçtır. Yani şu videodaki gibi, senede 2-3 kere çıkan ve "Çok yakın zamanda piyasada" denilen yerli otomobil haberleri komik değil mi sizce de?
Haberin sonunda plot twist var... Piller yerli yapım değilmiş meğerse...
Kim aldı bu 600 bin aracı?
Yakın zamanda çıkan bir habere göre, Türkiye’de 2018'in Ocak-Ekim ayları arasında trafiğe 600 bin araç katılmış. Pazarda bu kadar daralma yaşanmasına rağmen 600 bin, vallahi iyi sayı... Bunların hepsi TV yarışmalarından kazanılmış olamaz, demek ki hâlâ aramızdan birileri araba alabiliyor. Lütfen kimse bu kişiler, bu işin sırrını bize de söylesin! Nasıl? Sırrı çok zengin mi olmak? Olabilir, evet...
İyi güzel tabii de bu istatistikle beraber akla şu soru geliyor? Peki 600 bin park yeri de katıldı mı kentlerimize? He?.. Nasıl da hemen büyük resmi gördük di mi? Evet, biz büyük resim görücüler olarak radikal çözümler bekliyoruz yetkililerden. Bak mesela elalemin Elon Musk'ı Dünya'da yeteri kadar park yeri olmadığına dikkat çekmek için Mars'a araba gönderiyor... Onlar da yapsın bi şeyler!
.jpg)
Anlamlı... Çok anlamlı...
Çinli Wang Usta'dan ev yapımı Lamborghini...
Yine bu ay çıkan bir habere göre; Çinli makinist Wang Jian, metalden araba parçaları kullanarak 2 yılda kendi Lamborghini Aventador'ını yapmayı başarmış. Halihazırda elinde olan Mitsubishi Eclipse Coupe’dan bir Lamborghini yaratmış yani... Demek ki eski mesleği makinistlik olan bu adamın eline hurdaya çıkmış bir treni versen, onu da parçalarına ayıracak, kaynak lehim filan yapacak, trendeki kuşetleri minnak koltuklar haline getirecek, lüks araba galerisi açacaktı dayım...
Sonuç olarak, helal olsun. Transformers’taki Bumblebee karakteri görse hayranlık duyardı, "Valla ben sadece autobot'a dönüşebiliyom, keşke bir Çinlinin elinde bambaşka bir şeye dönüşseydim" derdi.
- Wang Dayı napıyon, Lamborghini mi yapıyon?..
Bir insan Çinli olmayagörsün; bu şekilde başka şeyleri kopyalamaya, imite etmeye yatkın oluyor demek ki... Zaten kasım ayında çıkan bir diğer haberde de gördük ki; Çin firması Huansu Lamborghini Urus’un birebir kopyasını yapmış. Hatta –bak bak özgüvene bak- Urus’un çok beğenilmeyen çamurluğunu da değiştirip daha iyisini tasarlamışlar. Heyt be! Zamanında Emral diye bir adam vardı küçük Emrah'ı birebir taklit etmekten dava konusu olmuştu. Vallahi aynı özgüven...
Tabii görünüş olarak benzese de gücü biraz düşmüş çakma Urus'un. Orijinali gibi 650 beygir değil de sadece 150 beygir gücündeymiş bu. E ama o kadar da olsun yani, sonuçta fiyatı da 2.2 milyondan 70 bin liraya inmiş. Dolayısıyla çakması tercih edilebilir. Bi nevi pazardaki ayakkabı tezgahından Adidas çakması almak gibi... Orijinali de eskiyor çakması da eskiyor abi… Yırtılınca yenisini alırsın...
Orijinal Urus... Işığa tutunca Atatürk resmi çıkıyor...
.jpg)
Bu da tıpkısının aynısı çakma Urus... Sıradan karbon pillerle çalışıyor...
"Ne kadar medeni bir sürücü, bak yol veriyor? Nasıl? Yapay zeka mı o?.."
Geçen ay çıkan bir habere göre Toyota şirketi, Safety Sense’i gün geçtikçe geliştiriyor ve yaygınlaştırıyormuş. Neymiş ki bu Safety Sense?.. Bu sistem, trafik kazalarını azaltmaya yarıyormuş; yayaları daha iyi algılayıp ona göre pozisyon alarak, gerektiğinde hız sabitleyerek, otomatik yönlendirme filan yaparak... Baya medeni bir mekanizma yani, yaya görünce yol veren Avrupalı sürücüler gibi… 'Maganda sürücülere tepki olarak doğmuş bir sistem' olarak yorumlayabiliriz bunu. Keşke bir de motor bağırtmayı çok seven motorcu magandalara karşı bir susturucu geliştirseler...
Motor, maganda filan derken aklıma geldi...
Şimdi yine aynı konudan devam edelim ve senenin son çeyreğinde çıkan bir başka habere bakalım: Luminar ve Volvo şirketleri, yüksek çözünürlüklü LIDAR sistemiyle yapay zekalı araçların yayaların hareketlerini önceden tahmin edilebileceğini duyurmuş. Bu LIDAR, lazer darbeleriyle nesnelerin, yüzeylerin uzaklığını anlamaya çalışan bir sistem olduğu için yeni nesil araçlarda yayaların hareketlerini tespit etmek için kullanılacakmış.
Evet, kulağa hoş geliyor, güvenlik açısından iyi... Ama bakalım biz yayalar o kadar tahmin edilebilir olmayı istiyor muyuz ya?! Ayıp değil mi yani, bir sonraki hareketimi tahmin etmeye çalışman LIDAR kardeş? İnsanım ben insan! Tahmin edilmemek için ille durduk yere çiftetelli mi oynayalım yaya geçidinde? La La Land filmindeki gibi arabaların üstüne çıkıp dans mı edelim? Bak bu işin sonu kötüye varır.
Bunu sen istedin LIDAR...
GELİYORLAAAR... OTONOMLAR...
Bu otonom araçlar aldı başını gitti. Mercedes-Benz ve Bosch'un ortak projesi dahilinde, seneye ABD'de otonom taksiler devreye girecekmiş. Otonom seviyesi 4/5'e kadar çıkacakmış, az önce bahsettiğimiz LIDAR tarayıcılar sayesinde neredeyse kendi kendine gidecekmiş taksimiz. Zaten Bosch, ağustos ayında da ticari araçları otonom, ağa bağlı ve elektrikli hale getirmeye yönelik teknolojilerini açıklamıştı. Hedeflerine adım adım yaklaşıyor gibiler.
Ya şimdi Bosch, sen beyaz eşya markası değil misin, senin sorununun benim derin dondurucu kapağım, çamaşır makinesi kapasitem olması gerekmez mi, hayırdır? Sürücü koltuğumuzu kapma derdinde misin sen? Yani yakın zaman içinde bu hedefler gerçekleşirse, tüm araçlar bir ağa bağlanacak, bi araba sürme keyfimiz vardı, o da elimizden alınacak... Ve galiba biz bir yerlerde yanlış yaptık... Keşke zamanında otomatik vites arabalar geldiğinde çok sevinmeseydik.
Bu koldan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı...
Ne zaman ki debriyajdan, attırmalı-çektirmeli vites kolundan elimizi ayağımızı çektiler o zaman bittik biz. Sonra navigasyon geldi ve "Kadın ne kadar da tatlı tarif ediyor yolu, ben hiç uğraşmayım" dedik. Böylece yer-yön duygumuz da elimizden alındı ve emellerine bir tık daha yaklaştılar! Al işte şimdi de direksiyonu istiyor bu otonom! Yeter artık ama ya, daha neyimizi alacaksın be otonom!..
Yakın zamanda, machine learning olayı sayesinde trafikteki davranışlarımızı da taklit eder bunlar, mesela yeşil yanınca hemen bas bas korna çalmaya başlarlar. O da olur bak görürsün...
Daha düne kadar 'jikle' diye garip bir düğme vardı hey gidi...
Bitmeyen çile: ÖTV
Eylül ayında, ekonomik krizin mağdur ettiği otomotiv sektörünü canlandırma amacıyla ÖTV indirimi açıklandı. Bu indirimin pahalı otomobillerde 13 bine kadar yansıdğı söylendi. Peki işe yaradı mı? Elimizdeki dosyalardan birtakım istatistikler vererek, sanki CHP'nin grup toplantısındayımış gibi konuşalım, siz de her veriden sonra alkışlayın bizi. Bakın, ağustos ayında yüzde 52.6'lık bir düşüş yaşanmış otomobil piyasasında. Eylül ayında bu değişmiş mi? Hayır! Hatta daha da artarak yüzde 70'e yaklaşmış daralma... HANİ NEREDE CANLANMA? (Burada alkışlayacaksınız...)
Zaten ÖTV üzerinden KDV alınan, vergi üstüne vergi bindirilen bir ekonomimiz var, bildiğimiz gibi. Geçen yıl 57 bin lira olan Clio şimdi olmuş 102 bin lira, geçen yıl 90 bin lira olan Astra şimdi olmuş 170 bin... HANİ NEREDE İNDİRİM?? (Burada daha güçlü alkışlayacaksınız...)
.jpg)
Birtakım önemli veriler paylaşma hareketi...
"Bu araba beni mi ispikliyor?"
Nisan ayında çıkan bir haberde, sürücülerin hareketlerini kontrol eden bir akıllı sürücü uyarı sisteminden bahsediliyordu. Önce ticari aralarda kullanılacaktı da sonra tüm araçlarda zorunlu kılınacaktı. Bu uyarı sistemi şoförü sürekli uyaracaktı; takip mesafesi, trafik ışığı ihlali, aşırı hız, hatalı sollama gibi konularda... Baktı ki sürücü dinlemiyor "Sus len metal kafa" diye azarlıyor bunu, hooop, Emniyet'e bildirecekti onu. Sahi noldu o iş? Acaba uyarı sistemi çok akıllı çıkmış olabilir, "Ben pahalıya patlarım abi, bu kriz ortamıbnda şeyapmayın, erteleyin bu işi" demiş olabilir mi?
Yalnız zaten bu sistemin hiç de yeni nesil akıllı sistemler gibi olmadığını söyleyebiliriz. Ne bileyim elin Japon'unun sistemi otomobil kontrol ediyor, bu ise sürücüyü ihbar eden, bildiğin muhbir bir algoritma gibi... Direksiyonda oturan bir trafik polisi gibi...
Şimdilik bu şekilde idare edeceğiz artık...
Mars'taki araba acaba şu an napıyor?
Tam olarak bir otomotiv gelişmesi sayılmasa da yılın en heyecanlı haberlerinden biri, gezegenimizin serseri dahisi Elon Mask'ın Mars'ın yörüngesine spor otomobil taşıyan Falcon Heavy'i fırlatmasıydı. Bu elektrikli Tesla aracında bir astronot maketi yer alıyordu ve emniyet kemeri de takılıydı! Bir yandan sanki Dünya'daki trafik ve park sorununa dikkat çeken proje, diğer yandan teknolojik gelişmeden artık başı dönmüş insanlığın şımarmışlığını temsil ediyordu... Sanki biz böyle her türden pahalı oyuncağı olan bir zengin bebesiymişiz de aşırı şımarıklıktan etrafa oyuncak araba fırlatıyormuşuz gibi...
Bakalım 2019'da heyecan verici otomobilli gelişmeler olacak mı? (Deyip burada bitirelim yazıyı...)
- Osmangazi Köprüsü'nden mi gitseydim acaba? Çok dolaştık böyle...
(iletisimcevahiri Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et
|
(5).jpeg)
|
.jpg)
|
|
.jpg)
