Yıllardır Düşlediği 'Şirin Bir Kafe' Hayalini Gerçekleştiren Pelin Bulvar (33), Sonunda Patladı: ''Bir şey içmeyecekseniz kalkın arkadaşım...''
Üniversiteden mezun olduktan sonra özel bir sigorta şirketinde 7 sene uzman yardımcısı olarak çalışan Pelin Bulvar (33), çalışma hayatı boyunca hep hayalini kurduğu butik, şirin bir kafe hayalini gerçekleştirebilmiş olmanın üzüntüsünü yaşıyor. İçinde bulunduğu zor durumu “Burayı açtık ama hata oldu. 'Pelin mekan açmış' diye duyan geliyor, yiyor, içiyor ama çıkarken elini cebine atan yok. 6 aydır bedavaya arkadaş doyuruyoruz” sözleriyle özetleyen Bulvar’ın, yıllık 16 maaşlı mis gibi sigortacılığı bırakmış olmaktan duyduğu pişmanlık ise görülmeye değerdi…
“Öğrencilerden nefret ediyorum”
Kafeyi açma sürecinden bugüne kadar onlarca hata yaptığını ama bunlardan en büyüğünün üniversiteye yakın bir yerde kafe açmak olduğunu itiraf eden genç girişimci, öğrenci milletine güvenip iş yapmaktan dolayı kendisini affedemediğini kaydetti. Ortalama bir öğrenci siparişinin “Ben su alayım“,“Ben çay alayım“,“Ben bişey almayayım' ya da 'Ben masadaki küp şekerlerden emerim o yeter teşekkürler” düzeyinde olduğunu belirten Pelin Bulvar, günlük 100 kişilik öğrenci sirkülasyonunun dükkana bıraktığı karın 50 lira bile olmadığını açıkladı. Çıkardıkları gürültü ve kapladıkları yeri de hesap edince öğrenci müşterinin komple zarar anlamına geldiğini söyleyen başarısız esnaf, konuşmasına şu sözlerle devam etti:
“Geçen mesela 9 kişilik bi grup geldi… Bağıra çağıra konuşmalar, kahkahalar… Normal müşteriyi de kaçırdılar… Hayır adisyona bakıyorum, 4 çay 2 su, çıkardıkları ses, yaşadıkları mutluluk Papermoon’da akşam yemeği ayarında… Bu olmaz.. İkisi de sevgili çıktı zaten, 6 saat oturdularsa, 6 saat boyunca öpüştüler… Oksijensizlikten morardıkça arada gidip 'Bir isteğiniz var mı?' diye sordum da anca öyle nefes aldılar. Yoksa oracıkta geberip bir de üzerime kalacaklardı”…
Annesinin altın gününe ev sahipliği yaptı
Eşi dostu bedava yiyip içirmekten zaten iflasın eşiğine geldiğini vurgulayan Bulvar, en büyük darbeyi ise geçtiğimiz gün bizzat annesinden yediğini sözlerine ekledi. Annesinin altın gününü kafede yapma teklifini kendisine sunduğunu, teklifi üçe beşe bakacak durumda olmadığı için kabul etmek durumunda kaldığını söyleyen Bulvar, gün sonunda 350 tl tutan hesap için annesi dahil kimsenin ödemeye dahi yeltenmediğini söylerken gözyaşlarına hakim olmakta güçlük çekti.
"Aferin kızım bak kurmuşsun düzenini, maşallah çayın pastan da çok güzel hadi kolay gelsin" diyen dükkanı terk etti... Ben de napayım, adisyonu annemin cebine sıkıştırdım sonunda" sözleriyle tahsilatta yaşadığı sıkıntılara değinen çiçeği burnunda kafe sahibi, annesine de şu sözlerle sitem etti: “Valla sevgili annem de sağolsun akşam aradı, 'Canım, kağıdın bende kalmış, akşam gel onu al' diyince, anladım ki bana oradan da ekmek yok. Napalım, sağlık olsun“...
“Sigortacılığın gözünü seveyim”
Talihsiz kadın, kafeyi açtıktan sonra bir gün bile gün yüzü görmediğini dile getirirken, geçmişe dönüp baktığında sigorta sektöründe aradığı mutluluğu bir türlü bulamayışını “şımarıklık” olarak değerlendirdiğini kaydetti. “Şimdi bu kafayla geriye dönüp o günlere bakınca… Meğer… Rahat batıyormuş bana ya, bu yani…” sözleriyle o günleri özlemle andığı söyleyen Bulvar, o sırada içeri giren icra memurları ve avukat sebebiyle konuşmasına son vermek zorunda kaldı.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et