Yıllar Önce Avrupa'ya Sürgüne Gönderilen Aykırı Yazar, Almanya'daki 4. Döner Büfesini Açmaya Hazırlanıyor
Sıradışı köşe yazıları ve tabuları yıkan romanlarıyla haklı bir üne kavuştuktan sonra hakkında açılan davalar yüzünden 1994 yılından beri hayatını yurt dışında geçirmek zorunda kalan yazar Fehmi Kurtal, memleketinden ayrı yaşadığı 17 yılın ardından ilk kez konuştu. Düşüncelerinden dolayı Türkiye'den ayrılmaya zorlandığı için ilk başlarda biraz kırgın olduğunu belirten usta yazar, "İlk 1-2 sene gurbetliktir, memleket hasretidir falan biraz zorlandım ama şimdi gayet iyiyim. Dayımın oğluyla birlikte döner işine girdik. 4. büfeyi de hayırlısıyla bu yaz açıyoruz..." diyerek, ilginç açıklamalarda bulundu.
Fehmi Kurtal, yazdıkları yüzünden çok sevdiği memleketinden uzaklaştırılan bir düşünce adamı. Yazılarına açılan 100'den fazla davanın ardından daha fazla Türkiye'de yaşayamayacağını anladığı günden beri hayatını yurt dışında sürdüren Kurtal, "Keşke tabii kendi isteğimle buralara gelseydim ancak biz öyle gezme kültürü olan insanlar değiliz. İlla biri dürtecek ki, bir şeyler yapalım. O davalar da bir şekilde buna vesile oldu. Kim açtıysa Allah razı olsun..." diyerek, Paris'ten Frankurt'a uzanan sürgün günlerini anlattı:Sürgünün ilk yılları
"1994 yılında ömrümün yarısını verdiğim İstanbul sokaklarına veda ederek geldiğim Paris'te, tek göz bir odada kalıyordum. Çünkü kalıcı olarak gelmemiştim buralara. Bir gün elbet dönecektim beni zorla kopardıkları ülkeme. Elbet kavuşacaktım biricik kızıma, eşime, arkadaşlarıma... Yani artık o ilk günlerdeki gurbetlik psikolojisi ile böyle düşünüyordum. Biraz zaman geçince baktım daha en az 1-2 sene buralardayım; ben de çıkıp işime gücüme bakmaya karar verdim. Biraz birikmiş param vardı onunla daha büyük bir daireye taşındım, canım sıkıldıkça etrafı gezmeye çıktım, Fransız mutfağını keşfettim falan derken o kasveti, kırgınlığı 3-4 ayda attım üzerimden..."Almanya günleri
Sürgünün Paris yıllarının çok hızlı geçtiğini belirten ünlü yazar, "Valla Türkiye'de siyasettir, mahkemedir derken artık nasıl strese girdiysem, o zamanki yazdıklarıma bile baktıkça içim kararıyordu. O ara zaten hepten bıraktım roman işlerini. Ancak maalesef hazıra dağ dayanmıyor. 2. sene paralar suyunu çekmeye başlayınca Almanya'da Frankfurt'ta dayımlar vardı, onların yanına taşınmaya karar verdim. Sağolsunlar çok iyi karşıladılar beni." sözleriyle anlattı, 1996 yılında başlayan Almanya macerasını. Kurtal, Frankfurt'ta bir süre çevreyi tanıdıktan sonra iş arayışına girdiğini söyleyerek, bu aşamada da yine dayısından büyük destek gördüğünü ifade etti. "1997 yılında, romanlarımın telif ücretlerinden kalan küçük bir sermayeyle dayımgilin döner büfesine 3. ortak olarak girdim" diyen Kurtal, şöyle devam etti: "İşleri biraz oturttuktan sonra hanımla çocukları da yanıma aldırdım. Başta biraz yadırgadılar yeni işimi ama baktılar keyfim yerinde onlar da alıştılar sonra. Bu arada dayı oğluyla birlikte Frankfurt'ta 2 büfe daha açtık. Kısmetse bu yaz da Münih'te bir şube daha açıp, onun başına da benim büyük oğlanı geçirmeyi planlıyoruz. O da öğrensin bu işleri kerata...""Avrupa'da sürgün bu kadar oluyor"
Yurt dışında kaldığı süre içinde hanımıyla birlikte sık sık gezmeye çıkma imkanı bulduklarını da sözlerine ekleyen Kurtal, yeni yerleri keşfetme tutkularını "Onca sene biz cennet vatanımız diye diye hiçbir yer görmemişiz vallahi. O kadardır geziyoruz, daha gitmediğimiz bir sürü yer var. Hanım da sevdi buraları, arada bir bana 'Gençliği yemişiz oralarda Fehmi, keşke daha önce sürgün edilseymişsin...' dediği bile oluyor" şeklinde özetledi. Avrupa'da geçen günleri boyunca kendisini yeniden keşfettiğinden ve artık kafasının daha rahat olduğundan bahseden Kurtal son olarak şunları söyledi: "Çok şükür her şey mevcut burada. Canınız çok çekerse çok güzel Türk yemekleri, peyniri, zeytini falan da var. İnternet'i kullanmayı öğrendikten sonra facebook'tu, msn'di derken memleketteki eş dostla da sık sık görüşme imkanı bulunuyor. Gerçekten, bizim gibi insanlar için artık biraz daha caydırıcı bir şeyler düşünmeleri lazım. Sene olmuş 2011, daha ne Avrupa'da sürgünü artık..."facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et