Modern Tıbba ''Psikolojik kaynaklıdır, stresten uzak durun geçer'' Yöntemini Kazandıran Prof. Schumann'a, Psikiyatri Camiasından Büyük Onur
Bu yıl Viyana'da düzenlenen 9. Uluslararası Psikiyatri Kongresinin onur konuğu, ünlü Alman Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Heinrich Schumann idi. 1982 yılında bulduğu "Bi şeyiniz yoktur, psikolojiktir" metodu ile aynı yıl Nobel ödülüne layık görülen Schumann, başta psikiyatri olmak üzere modern tıbbın hemen her alanına önemli bir katkıda bulunmuştu.
Yaşam boyu başarı ödülü
Geçtiğimiz gün Viyana'da başlayan 9. Uluslararası Psikiyatri kongresinin açılış töreninde "yaşam boyu başarı" ödülüne layık görülen Prof. Schumann, ödülünü Dünya Psikiyatri Birliği Başkanı William Harrisburg'un elinden aldı. 1982'de dünya literatürüne kattığı "Psikolojiktir, stresten uzak durun" tedavi metodu ile modern tıpta bir devrim yaratan, dünyadaki tüm sağlık çalışanlarını teşhis, tedavi, hasta takibi gibi can sıkıcı sorunlardan kurtaran Schumann'la ilgili olarak "O sadece biz psikiyatristlerin değil, bütün bir tıp camiasının kahramınıdır" diyen Harrisburg'un konuşması sırasında salonda duygu oldu anlar yaşandı.
Sözlerine öncelikle, her hastalığa uygulanabilen ve hastanelerdeki yatan hasta oranını %67 azaltan "Bişeyiniz yok, tamamen psikolojik" adlı tedavi metodu için Schumann'a teşekkür ederek başlayan Harrisburg, "Bu ödülü dünyanın tüm psikolog ve psikiyatristleri adına kendisine takdim etmek benim için büyük bir onur. Bugün elimiz ekmek tutuyorsa, 'Cumaya çek ödemesi var, ya nasip' demeden yarınlara umutla bakabiliyorsak, bunu şu anda karşınızda gördüğünüz bu büyük insan sayesinde başarabiliyoruz." diyerek şöyle devam etti:
"Elimiz ekmek tuttu"
"Heinrich Schumann'ın çalışmalarından önceki karanlık günlerde, gerçek akıl hastalarıyla uğraşmak zorunda kalan, çekinilen, horgörülen, 'deli doktoru' gibi çirkin sıfatlarla anılan bir zümreyken, şu anda toplumsal saygınlığa kavuşmuş, gittiği yerde lafı sözü dinlenen insanlar haline geldik. Dün bize deli doktoru diyenler, bugün sevgilisinden ayrıldığında, işte patrondan zılgıt yediğinde, evladına laf söz geçiremediğinde elde sağlık karnesiyle kapımızda bitiyorlarsa, 45 dakikalık seans için bir uçak bileti parasını gözlerini kırpmadan verebiliyorlarsa ve bizler iki 'Hmm hmmm', bir Xanax'la yedi sülalemizi ihya edebiliyorsak, bu biraz da Sayın Schumann'ın sayesindedir."
Duygu dolu anlar
Eskiden bir ortamda mesleğini soranlara "Doktor" deyip sonra lafı gürültüye getirmek zorunda kalan psikiyatrist camiasının, bugün mesleki titrini bırak utanmayı, bir onur nişanı olarak taşıdığını ifade eden Harrisburg'un, "Sayın Schumann'ın çalışmaları ile 'psikiyatr' etiketi, bugün toplumsal statü olarak nihayet 'astronot' veya 'devlet eski bakanı' gibi sıfatların yanında hakettiği yere kavuştu. Bu sayede sırf benim 30 senede kırdığım cevizleri sıralasanız buradan Kopenhag'a yol olur, artık hesabını siz yapın." sözleri salonda dakikalarca alkışlanırken, bazı katılımcıların göz yaşlarına hakim olamadıkları görüldü.
"Bu başarıyı beklemiyordum
İlerleyen yaşı nedeniyle sahnede güçlükle ayakta duran Prof. Schumann da, törende yaptığı kısa bir konuşma ile farklı bir branşta uzmanlığı olmasına rağmen kendisini bu önemli ödüle layık gören Psikiyatri camiasına teşekkür etti. 1982'nin sıcak bir yaz öğleden sonrası, klinikte hasta bakmaktan bunalmışken tesadüfen bulduğu "bi şeyiniz yoktur, psikolojiktir" metodunun bu derece başarılı olmasını beklemediğini açık yüreklilikle ifade eden Schumann, konuklara şu sözlerle veda etti:
"O zamanlar daha Frankfurt Devlet Hastanes'inde intern'düm ben. Uzmanlık sınavına çalışmak için biraz kafamı dinlemeye ihtiyacım vardı ama kapıda yığılan hastalar yüzünden kitabın yüzünü açamıyordum. Gelen bir hastayı başımdan savmak için öylesine "psikolojiktir, fazla her şeyi kafaya takmayın geçer" deyiverdim. İşe yaradığını görmek beni de çok şaşırtmıştı. O gün 2 saat içinde 90 kadar hastayı bu şekilde yollayarak kendi işime gücüme baktım. Nitekim KBB'yi de o sayede kazandım zaten. Çalışmalarım sayesinde psikiyatri camiasının ihya olması ise beklemediğim bir sonuç oldu. Neyse yine de Allah bereket versin tabii, güle güle harcayın..."
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et