104'lük Bekir Dede, Aklında Kaldığı Kadarıyla Uzun Yaşamın Sırlarını Anlattı
Manisa'nın Kırkağaç İlçesine bağlı Belveren köyünde hayatını sürdüren 104 yaşındaki Bekir Belveren, uzun yaşamın sırlarını paylaştı. Çevresi tarafından "geberesice bunak" olarak da bilinen Bekir Dede, kendisinden tiksinen ve ölümünü dört gözle bekleyen binlerce kişiye inat, hayata sımsıkı tutunmaya devam ediyor.
1906 yılında o zamanki adıyla Güzelce, şimdiki adıyla Belveren köyünde dünyaya gelen Bekir Belveren, 19 yaşında başladığı aile mesleği olan tefeciliği yıllarca başarıyla sürdürmüş. İlerleyen Alzheimer rahatsızlığı nedeniyle çok sevdiği mesleğini 6 yıl önce bırakmak zorunda kalan ihtiyar delikanlı, bu süre içerisinde bütün köylüyü kendisine borçlandırarak büyük küçük herkesin haklı nefretini kazanmış. 14 sene önce borçların bir kısmını affetmek koşuluyla köye kendi soyadını vermeyi de başaran Bekir Dede'nin, tamamını kısır oldukları gerekçesiyle boşadığı 6 eşi ve sıfır çocuğu bulunuyor.
Hastalığı nedeniyle kimseyle görüşmek istemeyen ve zaten senede bir iki defa kendisini ziyaret eden gazeteciler dışında pek gelen gideni de olmayan Bekir Dede'yi, köylülerin "ya bırakın artık şu bunağı" uyarılarına aldırmadan evinde ziyaret ettik. Anadolu insanının meşhur konukseverliğiyle ve elindeki keseriyle kapıda karşıladı bizi sevimli ihtiyar. Sonrasında biz sorduk, o anlattı; büyük bir içtenlikle paylaştı uzun yaşamın sırlarını.
"İyiler erken gider"
"Her şeyden önce, iyiler erken gider. Bunu bir kenara yazın." diyerek başlıyor söze Bekir Dede. Yüzünde yılların eskitemediği muzip bir gülüşle devam ediyor nasihatlarına: "Allaha şükür bugüne kadar bir kişiye bile hayrım dokunmadı. Aldığım ah'ları, bedduaları art arda dizsem buradan Bağdat'a yol olur. Ama bi laf var ya hani 'Duanla mı yaşadım da, bedduan ile öleyim?' diye. Aynen o şekil işte bizimki de...". Ardından beslenmeye geliyor konu, "Ne yer ne içersin?" diye sorduğumuzda ise cevabı kulaklarımıza küpe oluyor Bekir Dede'nin: "Bir kere kahvaltı yapmayı sevmem. Zaten öğlen 1-2'den önce kalkamıyorum. Uyanır uyanmaz çok koyu bir kahve içerim, bir de biraz çörek mörek. Artık dolapta ne varsa işte. Maksat sigara içmeden önce midemi bastırsın...". Geçen seneye kadar günde 2 paket içiyormuş sigarayı ama azaltmış bu ara, "O doktor olacak pezevenk söyledi, o işlere iyi gelmiyormuş meret, anlarsınız ya..." diyor, apar topar değiştiriyoruz konuyu...Beslenme önemli
"Kahvaltıdan sonra da bahçenin işleri falan herhalde...di mi dede?...alooo?!" diye devam ediyoruz sormaya. Gölgeleniyor birden o muzip yüzü. "Hayatımda bir odun bile kırmamış adamım lan ben!" diyor, "Amele miyim, ırgat mıyım? Ne bahçesi?". Bir anda sinirlenen Bekir Dede, peşi sıra gülmeye başlıyor. "Hatice! Tüfeğimi getir lan!" diye içeriye bir yerlere sesleniyor. "Aman Bekir Dede, ne Hatice'si? Ne tüfeği? Lütfen ama..." dememizle birden duruyor. Gözleri uzaklara dalıyor. Belli ki o eski güzel günler geçiyor aklından. Dostluklar, anılar, yaşanmışlıklar...Bize dönüp "Doğru söyleyin lan! İsmet Paşa mı yolladı sizi?" diye soruyor. Derin bir sessizlik oluyor, birbirimize bakıyoruz, sonra hiçbir şey olamış gibi devam ediyor anlatmaya: "Çok düşündüm bir daha evleneyim mi diye. Sonra dedim kendi kendime 'Ya Bekir, evlenip balayına gideceğine, bekar kalıp alayına gidersin, ehehe...' Zaten evlenmişim 6 kere, bu yaştan sonra ne evliliği. Gelen de mirasım için geliyor. Enayi yazıyor çünkü benim alnımda ya." Her şeye rağmen kafası bir şekilde çalışıyor Bekir Dede'nin...Saatler ilerledikçe daha uzun sessizlikler oluyor Bekir Dede'yle sohbetimizde. İçimiz bayılıyor. "Daha fazla yormayalım biz seni dede." diyerek müsaade istiyoruz kendisinden. Hüzünle karışık saçma bir ifade yerleşiyor yüzüne, "Siz kimsiniz?" diyerek yanıtlıyor bizi, "Kim içeri aldı lan sizi?!". Bunları sorarken bir yandan da eli keserine gidiyor Bekir Dede'nin. Anlıyoruz ki artık topuklama vakti gelmiş bu asırlık çınarın yanından. İlerleyen yaşına rağmen bir yandan ana bacı düz giderek, bahçe çıkışına kadar kovalıyor bizleri Bekir Dede. Alzheimer şehidi olmamak için ölümüne koşuyoruz...
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et