TÜİK Verilerine Göre, Çiftlerde En Sık Rastlanan Ayrılık Nedenleri...
TÜİK, uzun yıllardır yürüttüğü çalışmayı nihayet tamamladı. Bugüne dek yaşanan yüzbinlerce ilişki mercek altına alındı. Ayrılık nedenleri bir bir takip edildi ve ortaya ülkenin en geniş “ayrılma nedenleri” veri tabanı çıktı. Biz de sizler için arşiv niteliğindeki bu kaynağın öne çıkan en kilit noktalarını özetledik. Buyursunlar…
% 20 - Başlamadan bitenler
İlk sıramızda, en çok rastlanan ayrılık çeşidi. Ortada tam bir ilişki var mı yok mu orası bile bir muamma. Çiftlerden biri kendini ilişkide sanabilir, bir diğeri ise ''Alala, ne alaka ya?'' diyebilir. Biz orasına karışamayız ama genelde cevapsız aramalar, birkaç sms ve belki bir iki mail ile sonlanır. Sonrasında kafanızda kalan ise 'Niye olmadı ki acaba?' şeklindeki soru olur...
'Selim sen çok iyi bir insansın...' (Temsili)
% 17 - Aile ile tanışmanın ardından başlayan fitne-fesat kasırgası
İstediğiniz kadar sağlam temeller üzerine oturtulmuş, geleceğinden şüphe duymadığınız bir ilişkiniz olsun, işin içine aile kurumu girdiği anda her şey yerle yeksan olabilir. Cumhuriyet tarihinde mercek altına alınan tüm ilişkiler çerçevesinde yapılan araştırmalara göre ailelerini tanıştıran çiftlerin %12'si, tanışma yemeğinin hemen ardından başlayan fitne-fesat ve manidar göndermeler yüzünden kısa sürede ayrılıyorlar.
Bir dönem de bu ayrılık çeşidinin tüm ülkenin şahitliğinde canlı yayında
gerçekleşen örneği en büyük derdimiz idi. Güzel günlermiş, kıymetini bilemedik.
Affet bizi Semra ana :(
% 14 - Taşınma
Klasik anlamda "Sevdiceğin aynı muhitten ayrılmasıya birlikte gözden ırak olanın gönülden de ıraksanması" aslında %12 oranında. İlave %2'yi ise gerçekten taşınma esnasında yaşanan kimi sorunlar oluşturuyor. "Üzerime buzdolabı düşürdü", "Kamyonetin arkasında döşeklerle gitmeme izin vermedi", "O kırdığın vazoyu kendini satsan alamazsın!" gibi alt sebepler mevcut.
% 10 - Şu aralar çok sorunlu bir dönemden geçme
Şu aralar çok sıkıntılı bir dönemden geçtiği, karşı tarafa yeterince odaklanamadığı, ona haksızlık ettiğini-edeceğini düşündüğü için ayrılan fedakar vatandaşlarımızın oranı da %10. Yine TÜİK'in açıkladığı verilere göre bu gerekçeyle ayrılan kişiye karşı önce "Ay yazık ya. Keşke bu iyi insanlardan daha fazla olsa" diyor, 1 hafta sonra başkasıyla görünce de "Lan ne çabuk bitti sorunlu dönem? Dese ben 1 hafta beklerdim nedir ki?" şeklinde düşüncelere dalıyoruz. Yine de iyi düşünmeye çalışalım. Belki sorunlu dönem henüz bitmemiştir ama size kıyamadığı için haksızlık etmek istememiş, o dönemi kıyabileceği daha az iyi biriyle çiftleşerek geçirmeyi uygun görmüştür. Hayır canım ne alakası var salaklıkla?
Canım şu an çok sıkıntılı bir dönemden geçiyorum, çıkınca ariym mi ben seni?
% 11 - Mezhepsel farklılıklar
Evet, maalesef doğru tahmin ettiniz. Ülkemizde özellikle aileler hala Alevi-Sünni birlikteliklerine hoş gözle bakmadıklarından nice ayrılık yaşanıyor. Ayrıca 1 vakada da "Ben Budist olduğum için mi bakmıyor kızlar bana" denilmiş, o da bu kategoriye dahil...
Sevdiği kız kendisine verilmeyen bir Şaman genci, tüm mahalleyi lanetlerken...
% 8 - Kariyer mi? Aşk mı ikilemi
Hayat hiç ummadığınız anda sizi bir tercih yaptırmak zorunda bırakabilir. 'Bir bankanın call center'ında gün boyu küfür yemek mi yoksa hayatınızın aşkı mı?' gibi sorular, istemesiniz de önünüze gelebilir. Evet, kariyer nasıl yapılır biz de tam bilmediğimiz için bu örnek tam olmadı ama anladınız işte. Ülkemizdeki %5'lik kesim de bu modern ve karizmatik nedenle ayrılıyormuş. Tebrik ediyoruz onları...
Kariyeri için aşkı reddedenler...
% 7 - Gerçek yüzünü görmek
Hayır sabah uyandığında makyajsız halini görmekten bahsetmiyoruz. O da önemli bir neden ama bu dediğimiz ilişkinin canım-cicim aylarının hemen akabinde gelen 'Ya bu gerizekalı sabahtan akşama maç izliyor' ya da 'Kız baya Musfafa Ceceli dinliyor abi' gibi şikayetler. . Çok da uzatmadan tamamına erdirmek gerekir, yoksa iş giderek çirkinleşir...
% 4 - Farklı şehirlerde okumaya gitme
Tabi canım whatsapp var, Skype var. Elbette 27,000 dakikalık 6 gigabyte'lık tarifeye geçtiniz. Bilmez miyiz, ilk aylarda geceleri konuşurken sabahladınız. Sonra vizeler başladı, "Tamam bitanem sen çalış hadi"ler girdi devreye, "Biraz uyuyım sabahladık dün geceler"in ardından FIFA partileri, Erasmus başvuruları başladı. O esnada kayıt sırasında duyduğunuz bir Ömer, bir Ceren ne oldu biliyor musunuz? Evet aynen birliktelermiş onlar. Geçmiş olsun siz de artık %4'lük dilimdesiniz
"Bitanem hayır... Ben seni bırakıp Erasmus'a gidemem..." (Fotoğraftan 6 ay önce...)
% 3,9 - Ten Uyuşmazlığı
Yani çok afedersiniz de, bu %3'ünki sırf şımarıklık. Teni buldun uyuşmasını arıyorsun. Birbirine çok fazla dokunmazsın olur biter. Kamasutra'da bile bin tane pozisyon var partnerine neredeyse değmediğin. Tamamen fuzuli bir ayrılık. Olmadı. Yakışmadı. Bulamayan da var. Ayıp.
Ten uyuşmazlığının marka yüzleri...
% 3 - Can sıkıntısı
Sadece Türkiye değil, aslında dünya üzerinde de çok daha yüksek bir yüzdeye sahip olan 'can sıkıntısı' kaynaklı ayrılmalar, bunun son ana dek ölümüne gizlenmesi nedeniyle pek açığa çıkmıyor. Taraflar eğer eften püften nedenler bulup, bu aşamada birbirinden ayrılmayı başaramazsa ne yazık ki bir sonraki adım aldatmaya ya da Allah korusun evliliğe kadar varabilir. Lütfen dikkat.
%2 - Diğer
Bir de bunlar var. Ayrılığına herhangi bir bahane bulamayanlar. Bir cümlecik de olsa bir sebep üretemeyenler. Allahsızca çekip giderken dönüp tek kelime etmeyenler. Şerefsizler. Kalpsizler. Özellikle de sen! Kendini biliyorsun kadir kıymet bilmeyen köpek! Öhm neyse bunlar da var evet...
% 0,1 - Başka biri
Evet değerli okurlar, TÜİK'in resmi rakamlara göre Türkiye üzerinde sadece yüzde 0,1'lik bir dilim 'Ya ben artık başka birini seviyorum galiba' diyerek ayrılmış. Anladığımız kadarıyla zincirleme bir adam yeme durumu söz konusu. Ayrılan taraf terkettiği kişiyi, ikisi birden TÜİK'i, TÜİK de bizi yiyor. Ama işte resmi rakam bi şey de diyemiyorsun...
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et