Bir Oturuşta 8 Bölüm İzledikten Sonra Devrilip Uyuma Dizisi: Beni Kandıramazsın
Kitaplığımızdaki kitapların tek tek ekrana taşındığı 2023 yılından sonra 2024’ün ilk uyarlamalarından biri de Fool Me Once ile Netflix’ten geldi. Beni Kandıramazsın adı ile ülkemizde yayına giren diziyi daha önce “Juila Robets filmini yapacakmış” rivayetleri ile bol bol duymuştuk. Diziyi izleyince neden uyarlanması için bu kadar hevesli olunduğunu anlamak zor değil. Gerçekten ters köşe ve güçlü kadın karakteriyle her oyuncuya kalp çarpıntısı yaratacak bir ana karaktere sahip. Michelle Keegan, Joanna Lumley, Richard Armitage ve Adeel Akhtar dizinin başrollerinde ekranlara geliyor.
Fool Me Once kocasının bir parkta uğradığı saldırı sonucu ölümünü atlatmaya çalışan genç bir kadını merkeze alıyor. Evine çocuğu için yerleştirdiği gizli kamerayı kontrol ederken şok geçiriyor. Karşısında birkaç gün önce toprağa verdiği kocası var! Korkmayın, vampirler, hayaletler, paralel evrenler yok. Ama sırlar var… Sıradan bir yas hikayesi bir anda gerilime dönüşüyor. Maya’nın kocasından kısa süre ölen ablasının da aynı sırrın kurbanı olup olmadığı da sorgulanıyor. Kimin katil kimin masum olduğu her bölümde daha çok karışırken gerilim fanları tahmini 6. bölüm civarında katili çözmüş oluyor. Yine de 8 bölüm de kendini izletiyor… Özellikle boş zaman geçirmek, sadece bulmaca çözmeye odaklanıp heyecan yaşamak ve doların 30 lirayı geçmesini unutmak istiyorsanız bu dizi tam size göre.
İzledik yine pagan olduk bak görüyor musun?
Harlan Coben’in haklarını Netflix’e devrettiği 83822142828 kitabından birinin uyarlaması olan Beni Kandıramazsın, kardeşleri The Stranger, Stay Close, Safe, The Woods, The Innocent, Hold Tight ve Gone for Good gibi vadettiği gerilimi izleyiciye rahatlıkla veriyor. Tam da bu nedenle dizi dünyanın dört bir yanında en çok izlenen yapımlar arasında, hatta dev bütçeli rakiplerine ciddi farklar attığına dair haberler birbirini kovalıyor. Zira dizi, bir bölüm daha diye diye 8 bölümü bir oturuşta izlettirebiliyor. Julia Roberts’ın gülüşünün yerini tutmasa da Netflix ve Coben buluşmasının demirbaşı Richard Armitage’ı dizide görmek hoş bir gülümsemeye sebep oluyor. Ama sanmayın ki yakışıklı beyefendinin dizide çok sahnesi var. Bir var bir yok… (Sonrası çok olmasa da az az spoiler içerebilir ama sürprizi çok da bozmadık)
Richard evin barkın yok mu? Hep Netflix’te oynuyorsun…
Dizi, 2016 yılında okurla buluşan aynı adlı kitabından farklılıklar da gösteriyor. Örneğin kitap New York'ta geçiyor, oysa dizi ise İngiltere'nin kurgusal bir kasabasına bizleri götürüyor. Dizinin kitaptan bir diğer farkı ise sonu. Dizi kitabın aksine izleyiciye daha stratejist bir ana karakter armağan ediyor ve ilahi adalet getiren o sonu günümüz teknolojisine entegre ediyor. Kitapta hem zamanlama hem de olayın ortaya çıkış şekli farklı. (Spoiler vermemek için can vermek)
Dizinin İngiltere’ye uyarlanması, Amerikan hikayelerinde sıkça gördüğümüz ve bir propaganda mekanizmasına dönüşen “askerlerde travma sonrası stres bozuklukları” hikayelerinin izlerini İngiliz askere taşıması, izlerken ister istemez yabancılaştırıyor. Nedeni, nasılı, gerçekte neye gönderme yapıldığını düşünmeniz nafile, düşünmeyin.
Daha fazla cenaze kombini önerisi için takip etmeyi unutmayın
--- Spoiler Alert! ---
Maya’nın kocası ile hesaplaşırken aslında kendi hatalarının günahını çıkarması gerektiği için oluşturulmuş bu aks en hafif tabir ile “eklektik” durumda. Suçsuz insanları öldürdüğü görüntüler ile kamuoyu nezninde “rezil edilmiş” Maya, kendini bir halk kahramanı haline getirecek son ile hafızalardaki imajını yeniden yaratıyor.
Askeri üniforma ile can alarak kaybettiği “kahraman olma şansını”, yeniden bir ölüm ve polis desteği ile kutsal bir göreve çevirerek geri alıyor. Üstelik bunu yine rezil olduğu gibi “izlenerek, gözetlenerek” yerine getiriyor, ilk seferin aksine bile isteye şovun bir parçasına dönüştürüyor. Fool me Once, kötülüğün kazalara ve anlık kararlara bağlı olduğunda ceza ile telafi edilebildiğine ancak bazı durumlarda doğuştan gelebildiğine dair tuhaf alt metnini bir de “cadı anne” seçimi ile soy aktarımına götürüyor. Buralar da dizinin sakat ayakları, fazla düşünmemekte fayda var, çünkü aksadığı açık.
Hikaye içinde polisiye akışa heyecan katacak çözümlerin birçoğu zekice seçilmiş ve sürükleyicilik vadetmişken, çalışmayan birkaç nokta daha var. Sami’nin ekürisi polis ile komik olmayan diyalogları ve Aşk-ı Memnu Nihal misali her yerde ayılıp bayılması da bir yerden sonra bayıyor. Ana çatışmanın yan karakterin çatışması ile bu derece iç içe olması teknik açıdan yerinde olsa da, işleniş nedeniyle fazla tesadüfi hissediliyor. Dizi izlerken kafa yormamanız gereken bir diğer karakter ise Shane… Neden vardı, niçin o kadar tuhaftı ve onun sonu nereye bağlandı meçhul. Dizinin sonunu izleyince, tüm şüpheleri bölümler boyunca üzerine çeken Shane’in bir tür ruhsal sorun yaşamasından başka bir açıklama bulmak mümkün değil. (Deli herhalde)
Benim bu dizideki işlevim tam olarak ne?
Dizi genel gerilim temasını gri color seçimi tamamlıyor. Oyuncuların soğuk ve mesafeli yönetimi biraz alışılmadık gelse de yönetmen tercihinin bu yönde olduğu aşikar. (Dizinin sert iklimini kırmak için yerleştirilmiş sağlıklı yaşam meraklısı polis tipi ve hamile kadın dramı işlemese de göz ardı edilebilecek iticilikte.) Özellikle kadın karakterler, alışıldık yas süreçlerinden çok uzakta. Duygularını göstermeyen onca karakter olduğunda sırlar da daha gizemli bir hal alıyor tabi. Bir de buna hikaye içinde olaylarda dönüşen ve duygusal motivasyonlarla hareket eden karakterler eklenince, dizinin vasat hikayesi daha keyifli bir seyirliğe dönüşüyor. Mekan seçimleri de oldukça iyi… Dizinin çekimleri Manchester, Oldham ve Cheshire dahil olmak üzere birçok farklı bölgede yapılmış. (Kaynak) Hatta BBC'nin Peaky Blinders’ı gibi birçok fenomen dizi ve filme ev sahipliği yapan Arley Hall dizinin ana mekanlarından biri. (Dizi, Cillian Murphy hayranlarını henüz atom bombasının keşfedilmediği zamanlara götürüyor.)
Herkes yedi içti, hesabı Sami ödedi
Fool Me Once (Beni Kandıramazsın), yazarın Netflix’e uyarlanan son filmi olarak konuşulsa da şimdiden kulislerde yeni çalışmaların yapıldığı anlatılıyor. Hatta Coben, Just One Look adlı kitabının prodüksiyonuna başlandığını müjdeledi bile. Fool me Once’ın ikinci sezonunu bekleyenler ise büyük ihtimalle hayal kırıklığına uğrayacak çünkü dizinin yeni bir sezonunun olmayacağına kesin gözüyle bakılıyor. Peki bu diziyi izlemeli misiniz? 8 bölümü bitirip ne izlediğinizi gözden geçirdiğinizde, akışta sadece kafa karıştırmak için birçok ögenin yerleştirildiğini fark ediyorsunuz. İzlerken sürükleyici gelse de dizi bittiğinde insan kendini biraz kandırılmış gibi hissediyor. Hele hikayenin son yılların gözde konusu ilaç lobisi meselesine uzanması, bir de aile meselelerine bağlanması pes etme noktası.Yine de Beni Kandıramazsın izlenebilecek, vasatın üstünde izle-unut türünden bir seyirlik. Vakit geçirmeye birebir… İyi seyirler.
Kandıramazsın beni, sen kötüsün ben iyi mi? (bunu yapmasak ölürdük)
Beni Kandıramazsın’ı sevdiyseniz şunlara da bir bakın:
-
Shelter, aynı yazarın bir diğer uyarlama dizisi ancak kardeşleri gibi Netflix değil Amazon Prime bünyesinde. Coben’in de en iyi dizilerinden biri olarak gösterdiği Shelter, annesi rehabilitasyonda olan ve babasını kaybetmiş bir lise öğrencisinin hikayesi ile açılıyor. Bir çocuğun kaybı ile aralanmaya başlayan sır perdesi, çocuğu babasının hala hayatta olduğunu duymasına kadar götürüyor. Ergenlerin gizem dolu macerası gibi göründüğüne bakmayın, her yaştan izleyici için iyi bir seçenek. Ver coşkuyu!
-
Gözlerinin Ardında geçtiğimiz yıllardan beklenenden fazla ses getiren dizi, entrika, tutku ve ruhani ögeler içeriyor. Pek realistlere göre olmasa da uçuk kaçık, gizemli dizi severleri ağır ritmiyle dahi olsa ikna edebiliyor. Sevenin çok sevdiği ancak bir kesimin de nefretle bahsettiği Gözlerinin Ardında, aslında tam Yusuf Güneylik ortamlar vadediyor. Çakralarını açıp açıp kapatan arkadaşlarınıza gönderin, kesin severler.
-
The Serpent: Bir seri katil ile dünya turu yapmak isteyenleri The Serpent’a davet ediyoruz. 70’lerin bohem ruhunu iliklerinize kadar hissedeceğiniz dizide bol bol İspanyol paça, cinayet, evrakta sahtecilik, partiler ve hippiler var. Dünyanın dört bir yanından insanın katili olan seri katilin yakalanma macerası düşündüğünüzden de heyecan verici.
(gizemkaboglu Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et