AK Parti – Cemaat Geriliminde Yeni Kriz: Hayvan Belgesellerine de Sınırlama Getiriliyor...
Dershanelerin kapatılması tartışmaları ile birlikte gerilimin yükseldiği AKP - Cemaat cephesinde, hayvan belgesellerine getirilmesi düşünülen kısıtlamanın ardından ipler kopma noktasına geldi. Özellikle cemaate yakın televizyon kanalları için hayati önem arzeden aslan, kaplan, sırtlan belgesellerinin bundan böyle sadece TRT ve bu konuya özelleşmiş National Geographic gibi kanallarda yayınlanabilmesini öngören düzenlemeyle ilgili basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, ''Benim vatandaşım, ailecek, çoluk çocuk izlediği bir kanalda arslanın antilopu nasıl parçaladığını görmek zorunda değil. Kusura bakmayın, bunu gösterecekseniz ona göre kanal açar orada gösteririsiniz. Bu batıda da böyle, en gelişmiş ülkelerde de böyle...'' ifadelerine yer verdi.
“Yasak değil, düzenleme...”
Trabzon'da katıldığı bir dizi açılış töreninin ardından dönüş yolunda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Erdoğan, hayvan belgeselleri ile ilgili yeni düzenleme söylentilerini doğrularken, bunun kesinlikle bir yasaklama anlamına gelmediğinin de altını çizdi. Erdoğan, düzenlemenin tamamen kamu yararına yönelik bir çalışma olduğunu belirterek şöyle devam etti:
“2002 yılında iktidara geldiğimizde ülkedeki hayvanat bahçesi sayısı 14'tü. Şimdi biz Allah'ın izniyle bu sayıyı 72'ye çıkardık mı? Çıkardık. Bugün baktığımızda artık pek çok ilimizde bir hayvanat bahçesi olmadı bir petshop var. Dolayısıyla bizim ne belgeselin, ne de hayvanlar aleminin karşısında olmamız gibi bir durum söz konusu olamaz. Haa ama bu demek değil ki her şey de herkesin gözü önünde yapılabilir. Belgeselini göstereceksen, bunun yeri kimse kusura bakmasın ama ailece izlenen kanal değil. Dünyada böyle bir örnek yok değerli arkadaşlarım. Amerika'sından Norveç'ine, Japonya'sından, Slovakya'sına kadar, açarsın belgesel kanalını orada gösterirsin...
Özellikle Anadolu'da her gittiğimiz yerde anne babalardan şikayetler alıyoruz. Daha geçen gün Trabzon'da bir hanım kardeşimiz yanıma geldi, 'Benim 5 yaşında evladım dişi kerkenezin çiftleşme döneminde erkeğine nasıl kur yaptığını bütün ayrıntılarıyla biliyor sayın Başbakanım. Lütfen bunu çözün artık...' diye hüngür hüngür ağladı. Senin ne hakkın var bu kadıncağızı ağlatmaya? Bu mudur sizin televizyonculuk anlayışınız? Her şeyi bırakın, kimsenin özel hayatının bu denli ifşa edilmesini de doğru bulmuyoruz. O hayvanın dişisiyle, çocuğuyla ne yaptığını, ne yiyip ne içtiğini herkes görmek zorunda mı? Olan var olmayan var... Gün geliyor bir aslan kardeşimiz elden ayaktan düşüp, avlanamaz hale geliyor. O aslanı ele güne rezil etmek hangi inançta var? Böyle müslümanlık mı olur?”
“Kültürümüzde de yok...”
Hiçbir denetime uğramadan yayınlanan hayvan belgesellerinin, ülkedeki barış ve kardeşik ortamını da tehdit ettiğine dikkat çeken Erdoğan, “Misal, 'öldürmeye programlananlar' diye bir belgesel var. Bunu zaten bizim kültürümüz kabul etmiyor bir defa. Ne demek programlananlar? Can almaya programlı bir tek Azrail Aleyhisselam vardır. Ayrıca biz barış sürecinden geçerken, artık analar ağlamasın derken sen orada öldürmeye programlananlar diye bas bas bağıramaszın. Hiç kusura bakma, biz böyle bir şeye musade etmeyiz...” sözleriyle bu konuda geri adım atmalarının söz konusu olmadığı ifade etti.
Cemaatten sert tepki
Erdoğan'ın açıklamaları kamuoyunda dikkatle takip edilirken, düzenlemenin kendilerine karşı yeni bir yaptırım olduğu kanaatini taşıyan cemaat kanadındansa tepki gecikmedi. Camiaya yakınlığıyla bilinen Belgeseciler ve Belgeselseverler Vakfı'nın twitter hesabından akşam saatlerinde yapılan açıklamada "Enaniyet ve nefsaniyete eğilen boyunlar hakk katında gün gelir hesap verirler...ki işte o zaman biat ettiğimiz hakkaniyet ve makuliyet doğan yeni bir güneşin ilk ışınları gibi sızım sızım arşa çıkar" sözlerine yer verildi.
Tweet'in tam olarak ne anlatmaya çalıştığı yönünde spekülasyonlar devam ederken, STV Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Eldemir ise basın mensuplarının konuyla ilgili sorularına, “Bir fasıl aynı istikamette yürüdüklerimizin uhunet ve inaniyet çerçevesi dışında menfi bir takım mercilerin tesiri altına girerek hakkaniyet ve ehli rubu esaslarını adeta çiğneme pahasına gönül dağlarında kapanmaz kraterler açma gayretini ibret ve esefle izliyoruz” şeklinde yanıt verdi. Cümlenin uzunluğu ve sonundaki 'esef' sözcüğünden anlaşıldığı kadarıyla Cemaat ve Ak Parti arasındaki gerilimin önümüzdeki günlerde de derinleşerek süreceği tahmin ediliyor.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et