Akdeniz Ülkeleri Kültürel İşbirliği Platformu, Türkiye'yi Uyardı: ''Manyaklık ayrı şey, Akdenizli olmak ayrı şey...''
Geçtiğimiz hafta kurucu üye İtalya'dan gelen olağanüstü toplanma talebinin üzerine Bologna'da bir araya gelen Akdeniz Ülkeleri Kültürel İşbirliği Platformu'ndan Türkiye'ye yönelik kısmi kınama kararı çıktı. Ev sahibi İtalya'nın toplantı gündemini “Türkler’in bir anlık sinirle yenen her halttan sonra ‘Neticede Akdeniz insanıyız yaa’ demesi sizin de gücünüze gitmiyor mu?” olarak belirlediği büyük buluşmada, Cebelitarık'tan Ege'ye geniş bir yelpazede Akdeniz ülkelerinin Türkiye’ye ilişkin olumsuz eleştirileri masaya yatırıldı. Sırf Akdeniz’e kıyısı var diye Türkiye’nin bu rahatlığının kabul edilemez olduğu görüşünde birleşen üyeler, toplantıda bulanan Türk temsilcisini de konuşturmadı.
“Tamam biz de ateşliyiz ama...”
Platforma olağanüstü toplanma çağrısını yapan İtalya, oturumda da ilk sözü alan ülke oldu. İtalya sözcüsü Gennaro Carluccio, “Aniden sinirlenen, kafasına briyantini basan, ortalıkta ‘Akdeniz insanıyım’ diye dolanıyor arkadaş. İtliğin, serseriliğin adı Akdenizlilik olmuş. Allah aşkına soruyorum, kaç tane maki gördünüz ya?” diyerek başladığı konuşmasında sık sık Akdenizliliğin birçok toplum tarafından yanlış anlaşılmasından yakındı. “Tamam, bizler biraz ateşli insanlarız ama 'Abi komşumu doğradım geçen dayanamadım ya, ne de olsa serde Akdenizlilik var' gibi durumlarla karşılaşıyoruz. İnsaf artık. Biraz güneye inince 53 derece sıcağı yiyip ne yaptığını bilmemek değildir arkadaşlar Akdenizlilik” sözleriyle önemli eleştirilerde bulunan Carluccio, üye ülke temsilcilerinden yoğun alkış aldı.
İspanya’dan tam destek
İtalyan sözcüsünün ardından söz alan İspanya temsilcisi Xavier Heperanto ise, Türkiye’ye yönelik eleştirilerini dile getiren bir başka isim oldu. Yanında getirdiği bir yerel gazete kupürünü üyelerle paylaşan Heperanto şöyle devam etti:
“Buyrun, Türkiye’nin Akdeniz Bölgesi olarak adlandırdığı yerden bir şehir; Osmaniye. Haberimiz ne diyor? ‘Osmaniyeli çılgın aşık, evlilik teklifini reddeden kızı kaçırdı. Jandarmanın ele geçirdiği O.B. sorgusunda ‘Neticede Akdeniz insanıyız, aşk insanıyız dedi...'. Şimdi de müsadenizle size Osmaniye'nin yerini göstereceğim. Gördüğünüz gibi harita bitti hala doğuya doğru gidiyoruz. Al buyur, bu adam da kendine Akdenizli diyor Venedikli de. Bu kadar kolay mı ya bu işler?”
Temsilcimiz engellendi...
Konuşmaların ardından eleştirileri yanıtlamak üzere söz isteyen Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bekir Başmakçı ise hayli zor anlar yaşadı. Başmakçı, kürsüye yöneldiği esnada salondan yükselen “Sayın başkan, kimlik kontrolü yapılsın”, “Kütüğe bakın başkanım”, “Akdenizli mi görelim” bağırışları nedeniyle kimliğini göstermek zorunda kaldı. Afyonkarahisarlı olduğu ortaya çıkan Başmakçı’ya yönelik protestolar bir anda artarken, Müsteşar Yardımcısı’nın “Ya nüfusa öyle yazmışlar da... Anne tarafım Rodos göçmeni benim. Afyon da İç Ege sayılır zaten, Ege Akdeniz'den sayılmıyor mu?” sözleriyle kendini savunmaya çalışması da salondaki tansiyonu düşürmeye yetmedi.
Artan gerginlikle beraber ön sıradaki Yunanistan heyetine kürsüde bulunan bardağı fırlatan Başmakçı’nın “Sayın başkan... Lütfen... Bakın ben Akdeniz insanıyım, oluyor böyle, kusuruma bakmayın” şeklindeki sözleriyse platform açısından bardağı taşıran son damla oldu. Salondan zorla çıkarılan Başmakçı’nın “Alayınız gelsin lan Afyon’a, sucuk kangalıyla bir bir dövmezsek adam değiliz şerefsizler... Afyon olum bu, Akdeniz’in Paris’i... Mecbur bir gün yolunuz düşecek, illa ki mola vereceksiniz orda” sözlerinin ardından platform, Türkiye’yi kısmi kınama kararı alarak, diğer konuları görüşmek üzere kapılarını basına kapattı.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et