.jpg)
.jpg)
Arjantin ve Hollanda'da Zorlu Final Öncesi Son Çırpınışlar: ''Allah'ını seven 3. Dünya Savaşı çıkarsın, bi şey yapsın...''
Almanya’nın dün geceki 7-1’lik farklı galibiyetinin ardından, milli takımlarından gelen yardım çağrısı üzerine Arjantin ve Hollanda hükümetleri devreye girdi. Olası bir final eşleşmesi öncesinde son kozlarını oynayan iki ülke, ilk etapta Berlin büyükelçilerini geri çağırırken, ortak hedef ise 13 Temmuz’a dek dünya çapında kapsamlı bir kriz yaratmak olarak belirlendi. 1942 ve 1946’da savaş nedeniyle Dünya Kupası’nın düzenlenmemesini emsal olarak göstermek isteyen iki ülkenin Kuzey Kore ve IŞİD'le temasları sürerken, Avusturya Şansölyesi’ni vurarak ilk kıvılcımı yakacak Sırp milliyetçisi arayışı ise sürüyor...
“Alın bizi burdan”
Hükümetlere yakın kaynaklardan alınan bilgilere göre, Berlin büyükelçilerinin geri çağrılmasına evrilen süreç Almanya’nın 5. golünün ardından kamp yaptıkları otelden ayrılarak sığınağa inen Arjantin Milli Takımı’ndan gelen telefonla başladı. Teknik Direktör Sabella’nın Başbakan Ricardo Lorenzetti’yi arayarak “Messi korkudan duşa girmiyor, Di Maria saçları komple sarıya boyattı, ‘Biz anne tarafından aslında Köln göçmeniyiz’ deyip duruyor. Kamyon arkasında mı kaçıracaksınız ne yapacaksınız artık bir biçimde alın bizi buradan” demesi üzerine Arjantin, Hollanda’yla ikili temasa geçti.
Farklı çözüm arayışları...
Gece boyu süren karşılıklı görüşmeler esnasında, Maradona ve Cruyff ihtiyaten düz koşulara başlatılırken, topluca Alman vatandaşlığına geçme, IŞİD’a Alman Milli Takımı’nın Şii olduğuna ilişkin haber uçurma, Kuzey Kore lideri Kim Jong'a "Abi internette seninle çok fena dalga geçiyorlar, haberin olsun" diyerek elindeki nükleer başlıklı füzeleri hatırlatma, Brezilya’daki isyancıları ‘Her şeyin arkasında onların gizli servisi var abicim’ propagandası ile Almanların kaldığı otele yönlendirme gibi çeşitli opsiyonlar masaya yatırıldı.
Üretilen çözüm önerilerinin her iki tarafın da içine tam olarak sinmemesinin ardından son noktayı koyansa Hollanda Başbakanı Mark Rutte oldu. Rutte’nin, Arjantinli meslektaşını “Şimdi baktım da savaş sırasında kupayı düzenleyememişler. Bir kıvılcıma bakar aslında. Benim Sırp tanıdıklar var, çok sıkışırsak Sırp işi bende. Finale kadar bir savaş, olmadı bir kriz yarattık yarattık, yaratamazsak adamlar bize Allah yarattı demeyecekler” sözleriyle ikna etmesinin ardından iki ülke, krizi başlatabilmek için ilk etapta Berlin büyükelçilerini geri çağırdıklarını açıkladı.
Almanya: “Oyuna gelmeyeceğiz...”
Konuya ilişkin olarak Almanya cephesinden ilk açıklamaysa Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier’den geldi. Düzenlediği basın toplantısında kendilerine yönelik olarak planlanan oyunun farkında olduklarını ve bu tuzağa düşmeyeceklerini belirten Steinmeier, “Bakın Hollanda Büyükelçisi konutunu terk etmeden önce güya bir grup Alman bahçede Gullit kuklası yakıyor, elçiye portakal fırlatıyor. Kendi kendilerine bir tiyatro düzenlemişler orada kriz çıkartmak için. Çok açık söyleyeyim bırakın kriz çıkartmayı, o finali oynamadan bu sefer Polonya’yı bedava verseniz gidip almıcaz” sözleriyle kararlı olduklarını ortaya koydu.
Steinmeier, “Arjantin’in Berlin Büyükelçisi Sayın Miguel Guillermo, bu sabah itibariyle hükümetimize siyasi sığınma talebini iletmiş durumdadır. Adamcağız benim makam odama geldiğinde hala korkudan ‘Arjantin’e geri çağırdılar. Yemin ederim milli takıma çağırıyolar başka bi sebebi olamaz...’ diye sayıklıyordu” şeklindeki açıklamasıyla da Güney Amerika temsilcisinin tavrını eleştirdi. Son olarak “Arkadaşım çıkın topunuzu oynayın işte korkunun ecele faydası yok” diyen Steinmeier, Bild muhabirinin kendisine doğru attığı topu dört Hollandalı gazetecinin arasından enfes bir vole ile geçirerek basın toplantısına son verdi.
(kocaelizma Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et
.jpg)
