Gün Boyu Köpükle Suyla Oynayan Halı Yıkama İşçileri, Kötü Çalışma Şartlarına Bir Türlü İsyan Edemiyor
Halı yıkama sektörünün içler acısı hali, yaz mevsiminin gelişiyle birlikte bir kez daha gündemde. İnsanlık dışı koşullarda, sigortasız, aylık 500 TL'ye çalıştırılan halı yıkamacıların en büyük problemi ise, çalışırken gelen aşırı mutluluk nedeniyle yeterli derecede isyan edememek...
Her sabah ‘istifa’ parolasıyla işe geliyorlar
Yaz mevsiminin gelişiyle beraber yıkamaya verilen halı sayısındaki artış, Türkiye’nin çalışma koşulları en ağır iş kollarından birini yeniden gündeme taşıdı. Sektörde yer alan 17.500 işçi adına bu sabah bir açıklama yapan HalıYık-İş Genel Başkanı Teslim Yurtkan, konuşmasına sert sözlerle başladı.
“Allah belasını versin resmen bir bataklığa düştük. 27 yıldır her sene bugün istifa edicem diye işe geliyorum. Ama işte o köpüğü, o halıyı görünce bütün dertlerimden arınıyorum... 2 halı yıkayınca mutluluktan ölecek gibi oluyorum lan” diyerek gazetecilerle adeta dertleşen Genel Başkan Yurtkan, yetkilileri bir an evvel bu drama bir çare bulmaya davet etti.
Tuzağa böyle çekildiler...
Kişisel öyküsünün aslında tüm halı yıkamacıların hayatını anlattığını kaydeden Teslim Yurtkan, kendi tabiriyle ‘kötü yola düşüşü’nü ise şu sözlerle anlattı:
“Valla çocuktuk o zaman. Mahallenin kadınları sokakta halı yıkarken pabuçları çıkarıp halıya çıkmamla başladı her şey. Biraz köpükte kaydıktan sonra elime fırçayı verdiler, en sonunda da hortumu... Hadi yavrum şuraya bir fırça, hadi evladım buraya su tut köpük kalmış derken… Böyle böyle yapıyorlar işte, küçük yaşta eğlenceyle kandırıyorlar. Şu an en tehlikeli mevsimi yaşıyoruz. Ben tüm gençlere sesleniyorum, lütfen dikkatli olun. Bakın halı yıkamak, bonzai gibi bir illet. Bir kereyle bi şey olmaz diye başlarsınız, sonra bakmışsınız ki müptelası olmuşsunuz. Hayatınız kaymış...”
Bakanlıkla görüşemediler
Sorunlarını aktarmak için çeşitli kereler Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerinden de randevu aldıklarını vurgulayan Halı-İş Genel Başkanı, ancak şu ana kadar dertlerini anlatma şansı bulamadıklarını söyledi.
Yurtkan, “Kimsenin günahını almak istemiyorum ama ne zaman bakanlığa gitsek, Sayın Müsteşarımızın makam odasına girmeden önce bekleme salondaki halıya kötü niyetli bir takım şahıslarca sabun ve kova bırakılmış oluyor. Oradaki halıyı pırıl pırıl yapıp, bakanlığna ne için geldiğimizi bile unutarak çıkıp gidiyoruz. Bu yapılan açıkca şerefsizliktir!” derken, birilerinin sürekli olarak halı yıkamacıların zaaflarından faydalandığını iddia etti.
Kriz geçirdi
Konuşmasına devam ettiği esnada sağ omzu titremeye başlayan deneyimli halı yıkamacı, “Aha… Kriz geliyo bak, çok fazla halı dedik. Böyle olacağı belliydi” sözlerinin ardından aniden yere yığıldı. Bir süre yerde kendi başına çırpınan Yurtkan’ın imdadına ise kendisini dinlemeye gelen meslektaşları yetişti.
Kriz geçiren arkadaşlarının üzerine, masanın arkasında asılı bulunan ‘Teslim Yurtkan. Halı-İş Genel Başkanı’ yazılı mini kilimle birlikte, bir parça sabun ve yarım pet şişe su atan halı yıkamacılar, Genel Başkan'ın sakinleşmesini acı dolu gözlerle izlerlerken, olayı görüntüleyen gazetecilere ise "Çekin çekin, hepsini çekin. Halimizi herkes görsün" sözleriyle isyan ettiler.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et