.png)
.jpeg)
.jpg)
.jpg)
Bayramda Tatile Çıkamayanlar ve Aile Evinde Hayata Tutunmaya Çalışanlar İçin: En Az 2 Sezon Sürmüş 10 Dizi...
.jpg)
Dizi tarihine doğru bayram trafiği misali upuzun bir yolculuğa çıkıyoruz. Tarihin karlı ekranlarından sizler için sezonlarca sürmüş, zamanında baya sevilmiş o dizileri listeliyoruz. (Aralarda yeni olanlar da var…) Siz de bu bayram aile meclislerinde aynı ekonomik kriz ve “ne olacak bu ülkenin hali” muhabbetlerini 3000 defa üst üste tekrarlayarak sürmenaj olmak istemiyorsanız, listeden bir dizi seçip play tuşuna basabilirsiniz. Çoğu artık bilindik platformlarda olmayan dizileri birazcık araştırmayla ortamlarda kolaylıkla bulmanız mümkün.
1. Banshee
Aksiyon sevenleri dövüş sahnelerine doyuracak olan dizi, nasılsa hala popüler olmama özelliğini koruyor. Türk televizyonlarının ana haber bültenleri gibi hırsızlar, mafyalar, neonaziler dizide ne ararsanız var. True Blood’ın yaratıcılarının imzasını taşıdığını her haliyle belli eden dizi, 15 yılını hapishanede geçiren bir adamın hapisten çıktıktan sonra çaldıkları mücevherlerin yerini bulmak için eski sevgilisini araması ile başlıyor. Derken kimvurduya gitmenin olağan olduğu bir kasabada kimliğini değiştirerek yaşamak zorunda kalıyor. Dizinin geçtiği kasaba ise aynı zamanda ismi olan Banshee… 4 sezonda, mücevher hırsızı Lucas’ın peşinde aksiyona doyabilirsiniz.
2. Broadwalk Empire
Tam 5 sezon süren ve bir dönemin Peaky Blinders’ı olan Broadwalk Empire (Peaky Blinders’ı 5’e katlar 10’a böler yalnız), sizi 20’li yıllardan mafya hesaplaşmalarının ortasına götürüyor. Müzikleri, oyunculukları, senaryosu ve püfür püfür içilen sigaralarıyla aklınıza kazınacak olan dizinin yapımcıları arasında Martin Scorsese var desem bile izlersiniz bence. :) HBO tarafından hayata geçirilen hikaye, aslında Nelson Johnson’ın kitabından geliyor. Öyle bir dizi ki, izleyip tekrar tekrar izleyebilir, her izlediğinizde misyoner faaliyetlerle herkese izletmeye çalışırsınız. Bir de, Godfather falan seviyorsanız bu diziyi izlemeden geçmemelisiniz zira dizide Al Capone var!
3. Barry
“HBO Türkiye’ye gelse, Netflix arazi olur” diye atıp tutanların referans noktalarından biri olan Barry, HBO’nun kara komedide lokomotiflerinden. Dizi, feleğin çemberinden geçerek bir tetikçiye dönüşen Barry’nin birini öldürmek üzere gittiği tiyatroda içindeki oyunculuk aşkını keşfetmesini ve bunun trajikomik sonuçlarını anlatıyor. Üstelik, hem insanın hem de sektörün ne kadar pis yönü varsa dizinin konusu. Barry’nin ilk sezonu kendini öyle böyle izletse de özellikle 2. sezon baya baya “kara komedi böyle yapılır agalar” diyerek bebeleri pistten alıyor. Dizinin üçüncü sezonu da henüz taze taze ortamlara düştü. Eğer ödülsüz dizi izlemem diyenlerdenseniz, dizinin sizi ikna edecek Emmy ödülleri de mevcut. Tek dezavantajı ise bölümlerinin kısa olması.
4. Forever
Yalnızca 1 sezon olsa da 22 bölümle listede yer almaya hak kazanan Forever, “finaliyle lost hezimeti” yaşatsa da “varışı değil yolu sevenlerin” tercihi oluyor. Zira bölümler çok iyi be… Buram buram Sherlock kokan Forever, biraz biraz New Amsterdam’ı, biraz Dexter’ı da anımsatıyor. Ioan Gruffudd performansı için bile izleyebileceğiniz dizinin konusu ilk bakışta klişe, ölümsüz bir adli tıp uzmanını ele alıyor. Fakat, güzel işlendiği için bir şekilde sürüklüyor. Hem suç hem de fantastik türünü harmanladığı için izlediği dizide zeka arayanları da tavlıyor. Kesinlikle zaman kaybı olmayan dizinin sonunun tatmin etmeyeceğini bilerek izlemeye başlayabilirsiniz.
5. The IT Crowd
Hala övgüyle bahsedenlerin yaşını ele veren efsanelerden biri olan The IT Crowd, Chris O’Dowd’ı her gördüğünüzde sebepsiz gülümsemenize yol açacak. Dizi, IT çalışanlarını konu aldığından alanda çalışanları daha da cezbediyor. 5 sezondan oluşan sitcom, çerezlik, gülmelik, daha uzun sürmeliydi demelik dizi arayanlar için “mü-kem-mel” bir alternatif. İlk bölümü sıkıcı olsa da yılmadan izlemelisiniz, çünkü o espri kafasına girmek birazcık zaman alıyor. Son olarak, uyarmadı demeyin, dizide gülme efekti var ama BAFTA dahil birçok ödülü de var.
6. Under The Dome
Stephen King’in televizyona uyarlanan eserleri arasında, bir şekilde underrated kalmayı başarmış olan Under The Dome, 2013 yılında yayınlanmış ve 3 sezon sürmüş bir bilimkurgu yapıtı. Under The Dome, şeffaf bir kubbe altında kalan bir kasabayı konu alıyor. Tamamen kapana kısılmış kasaba sakinlerinin hem bu gizemi çözme çabasını hem de güç savaşını anlatan dizi, kitabından baya farklı olsa da iyi vakit geçirtiyor. Bayram tatilini, akraba çilesini unutmanın en kestirme yolunu kubbe kabusu ile bulabilirsiniz. Son sezonu ilk iki sezona göre zayıf kalsa da gideri var.
7. Preacher
İlk üç sezonuyla gönlünüzü çalacak , 4. sezonu izlemeseniz de olacak Preacher, çizgi roman efsanesini ekrana taşıyor. AMC kanalında yayınlanan dizi, tanrıyı arayan bir rahibi konu alıyor. Bu fantastik dünyada Teksaslı rahibe vampir arkadaşı Cassidy ve eski sevgilisi Tulip eşlik ediyor. Dizi hiciv dolu sahneleriyle kendini, “daha ne kadar absürt” olabilir diye sora sora bölümlerce izletiyor. Dizinin yaratıcılarının Sam Catlin, Evan Goldberg ve Seth Rogen olduğunun da altını çizmeliyiz.
8. Babylon Berlin
Sessiz sinema oyunuyla kamuya mal olan “Koş Lola Koş” filminin yönetmeni Tom Tykwer tarafından çekilmesi ile baştan bir artı puan alan Babylon Berlin, adından da anlaşılacağı üzere bir Alman dizisi. Hikayesi, Volker Kutscher'in kitap serisine dayanıyor. Almanya’dan gelen akrabaların “orada hayat çok zor ama düzenimizi bozamıyoruz” serzenişlerine kulak tıkamak için iyi bir alternatif olan dizi, 1929 yılında geçiyor. Almanya’nın dününü anlatırken, 100 yıl sonra “bağzı ülkelerde” nasıl da benzer şeyler yaşandığına hayret ettiriyor. Dış politikadan tarihe uzanan bir fonda sürükleyici bir polisiye izlemek isteyenlerdenseniz, Babylon Berlin’i kült dizileriniz arasına alabilirsiniz. İlk 3 sezonu yayınlandı, 4 için duvara çentik atıp bekleyenler mevcut. Onlardan biri olmak için “malum yerlerde” ufak bir sörf yapmanız yeterli, zira dizi legal olarak yayında olduğu mecralardan bir bir kaldırıldı.
9. Californication
Yazamayan yazar klişesini alıp, seksin, eğlencenin içindeki bir hikayeye götüren Californication, 7 sezonluk uzuuuuunnn parkuruyla bu bayram eğlenmeye yeter. Yayınlandığı dönem cüretkar sahneleriyle ergenlerin başını döndüren dizi, bugün pek cesur gelmese de hala dizide birazcık erotizm olsun isteyenleri ağırlıyor. Bu arada Californication tam bir Showtime dizisi… Eğer böyle soft hikayeleri, eğlenceli dizileri seviyorsanız bir şans verin. Bu arada dizinin başrolünde X Files’ın Mr. takım elbisesi David Duchovny’i göreceksiniz, sakın şaşırmayın.
10. Anne With An E
Yakın zamanda ülkemizde uyarlanarak yayına gireceği haberiyle sadık izleyicilerinin “allahım kör et beni” nidaları atmasına neden olan Anne With An E, depresyonun eşiğindeki ruhunuza can suyu verecek. Yetimhanedeki bir kız çocuğunun iki kardeş tarafından evlat edinilmesini ve bir nevi besleme olarak geldiği evde herkesin hayatını değiştirmesini konu alan 3 sezonluk dizi, günümüz insanına farkında olmadığı değerleri fark etmeyi öğretiyor. Anne’in çocukluktan genç kızlığa uzanan yolculuğunda ataerkiye, eşitsizliğe, haksızlığa ve statükoya karşı isyankar duruşu yüz güldürüyor. İzleyip de beğenmeyeni görmediğim, ilk başta çocuk dizisi gibi gelse birkaç bölümde tiryakilik yaratan bu diziyi izlemediyseniz bayram bunalımına mis gibi bir alternatif.
İyi bayramlar ve bir o kadar iyi seyirler...
(gizemkaboglu Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et
(1).png)
