2 Gün Sonra Kimsenin Hatırlamayacağı Dev Derbi Öncesi Fenerbahçe ve Galatasaray'da Son Durum..
Fenerbahçe ve Galatasaray, 100 küsür senelik derby geçmişlerine bir halka daha eklemek üzere bu pazar Kadıköy'de biraraya gelecekler. Peki büyük ihtimalle 2 gün sonra tamamen unutup yine "dolar ne olur?"u konuşacağımız bu uzun yıllar konuşulacak dev maç, bu asrın derbisi öncesi takımların son durumu nedir? İlk kırmızı kartı kim görür? 4-6 gol mantıklı duruyor oynanır mı? Tek maç bahsi açılacak mı? Çalışan beleş link var mı? Lig TV'si olup da çöreklenebileceğimiz eş dost listesi tamam mı? Tüm bu soruların cevabını sizler için araştırdık. Şimdilik emin olduğumuz tek şey, Pazar akşamı bir yere gitmek isteyen İstanbulluların özellikle akşam 7’den sonrasını tercih etmesinde ve Dolar'a yatırım yapmakta fayda olduğu...
Fenerbahçe:
Genel olarak takımda her şey iyi gidiyor. Futbolcuların moralleri yerinde. "Yahu bizi İsmail Kartal yönetiyor nasıl olacak o iş?" ve "Aziz yıldırım Başkan hala di mi? Piii..." gibi kaygılar derbi öncesinde şimdilik bir kenara bırakılmış gibi. Geçen hafta Aziz Yıldırım’ın hakemleri ve federasyonu hedef almasıyla derbi hazırlıklarına başlayan Fenerbahçe cephesi, bugün itibariyle maça neredeyse hazır diyebiliriz.
Galatasaray:
Galatasay cephesi ise Kadıköy’deki son galibiyetin yaklaşık 15 sene önce olmasının verdiği rahatlık ve vurdumduymazlık ile maça hazırlanıyor. Futbolcular tarafından iyice benimsenen "Amaan bizden öncekiler de kazanamamış zaten kardo, biz kaybetsek n’olacak? nedir yani?" görüşü, bu hafta Florya'da adeta bahar havasının esmesine sebep oldu. Son iki haftada rakiplerinin puan kayıpları ile hiç beklemediği bir şekilde kendini zirvede bulan Galatasaray’ın yenilse bile haftayı rakibi ile aynı puanda kapatacak olması da sarı-kırmızılılardaki bu rahatlığın önemli nedenlerinden biri.
Derbiye kimler damga vurur?
Derbiye sayılı saatler kala takımlarıda genel hava olumlu yönde. Büyük rekabete sahne olacak mücadelede ön plana çıkması muhtemel bazı futbolcuların son durumları ve maç öncesi psikolojileri ise şöyle:
Volkan Demirel:
Trabzonspor maçından sonra 4 maçlık ceza alan kaleci Volkan, günde çift "elini yukarı kaldırıp 'Allah var Allah!' işareti yapma ve orta sahada yaşanacak arbedeye kaleden depar atma antremanıyla derbiye hazırlandı. Son yapılan antremanda kaleden rakip yarı sahanın ortasındaki kavgaya koşma süresini 7.27 saniyeye kadar çeken tecrübeli file bekçisinin formu takım arkadaşlarına da güven veriyor.
Emre Belözoğlu:
Niyeyse hala Galatasaray derbilerine özel bir motivasyonla çıkan Emre Belözoğlu, bu kez maçın en azından ilk 60 dakikasında kırmızı kart görmeyeceği ve baldırını tutarak oyundan çıkmayacağı konusunda söz vererek teknik ekibi sevindirdi. "Valla 70 olur, 80 olur ama elimden geldiğince dayanmaya çalışıcam" diyen deneyimli futbolcu, yine de kırmızı kart olur bahislerinin en güvenilir isimlerinden bir tanesi.
Felipe Melo:
Ameliyattan sonra dinlenmek için ülkesi Brezilya’ya dönen Melo’yu gerçekten zorlu bir derbi bekliyor. Maçı seyretmek için şimdiden hazırlıklarına başlayan Melo, “beyler link var mı?”, “Takıldı abi bu ya açmıyor”, “abi sende digiturk dilediğin yerde şifresi var mı?” çalışmaları ile kendisini en kötü senaryoya hazırlıyor. Bakalım Melo, ilk 18'de bile olmamasına rağmen kart görmeyi ya da gördürmeyi başarabilecek mi? Ünlü futbolcu bunu da gerçekleştirirse kırılması güç bir rekora imza atmış olacak.
Emmanuel Emenike:
Bu sezonki performansı ile ismi 'Emenike Bu da mı Kaçar' olarak anılmaya başlayan siyahi forvet, hafta içi yaptığı antrenmanlarda kavaliçi kemiği ile altı pastan auta vurma, hava topunu ıska geçme ve gol kaçırınca kale direği tekmeleme antremanları ile derbiye ciddi şekilde hazırlandı.
Dirk Kuyt:
Aşırı beyaz teni, platin sarısı saçları ile halojen far misali parıl parıl parlayan Hollandalı yıldız, rakip oyuncuların gözünü alma konusunda yine takımın en fazla güvendiği isim. Panik halinde defanstaki topu uzaklaştırmaya çalışan arkadaşlarının "Forvet ne taraftaydı ya?" ikilemini yaşamaması ve o karışıklıkta kendi kalesine gol atmaması için ilk 11’de başlayacak olan tecrübeli futbolcu, bu maçta da Fenerbahçe’nin Kuzey Yıldızı olma görevini kimseye bırakmayacak gibi görünüyor.
Moussa Sow:
Vatandaşı Demba Ba'nın Süper Lig'de çizdiği performansın bir hayli gerisinde kalan Moussa Sow, Demba Ba kadar gol atıp secdeye varamadığı için Allah katında da bir hayli zor durumda. “Ulan 4 senedir şu takımdayım, bana bi beste yapılmadı; adam geleli 6 ay oldu herkes Demba Ba şarkısı söylüyor alacağınız olsun” psikolojisini üzerinden attığı takdirde golle buluşması işten değil…
Hamit Altıntop:
Yakın çevresine “iki senedir yatıyordum ne güzel, nereden çıktı Melo’nun sakatlığı şimdi” şeklinde yakınan gurbetçi futbolcu, Melo’nun yokluğunda orta sahada görev yapacak. Maç boyunca olur olmadık yerlerden 4 kez şut çekmesi, 1 tanesinin kaleyi bulur gibi olması, 1’inin defansa çarpıp kornere gitmesi, geri kalanları kalecinin üzerine nişanlaması beklenen tecrübeli yıldızın, Galatasaraylılara "Olsun ya Shalke'ye nefis atmıştı ama ehehe" şeklinde buruk bir kabullenme yaşatmasına kesin gözüyle bakılıyor.
Wesley Sneijder:
İlk yarıdaki maçta hafızalardan çıkmayan iki gole imza atan 10 numara, maç öncesi arkadaşları ile özel bir toplantı yaptı. Takım arkadaşlarına “Olm bakın o iş bi kere olur. Tamam çok bir şey de beklemiyorum ama siz gene oynamaya çalışın. Maçta da arada birbirinize de pas verin rakibin kafası karışır belki” şeklinde tavsiyede bulunduğu haberini aldığımız Sneijder’in idman çıkışı arabasına binerken “Ulan keşke Drogba olsaydı bari ya” diyerek iç geçirdiği de gelen haberler arasında.
Umut Bulut:
Hamza Hamzaoğlu’na giderek Formunun zirvesinde olduğunu ve maçta mutlaka görev almak istediğini söyleyen normal forvet oyuncusu, Hamzaoğlu tarafından "Lan senin zirven ne ki formun n’olsun? git yap idmanını…" şeklinde geri gönderildiği için maça yedek kulübesinde başlayacağı neredeyse kesin gibi. Ha ama arada yapıyor, denk getirirse gol bile atıyor ama yani… Umut Bulut işte…
Bruma:
Wilfred miydi adı neydi bunun? Neyse... 12-13 küsür milyon euro ödenerek kadroya dahil edilen ve camianın büyük umutlar beslediği 1994 doğumlu yıldızın derbi öncesi sivilceleri ile başı dertte…
Bruno Alves:
İlk yarıda, Telekom Arena'da oynanan maçta rakibin sırtında trekking yapmak isterken kırmızı kart gören Alves, bu maçta takımını 10 kişi bırakmamak için özel olarak çalıştı. Kulüp doktorları gözetiminde verilen yatıştırıcı ilaç ve antrenmandan sonra özel olarak yapılan akvaryum izleyerek sakinleşme tedavisinin, Kadıköy'de olumlu sonuç vermesi bekleniyor.
Mehmet Özcan:
27 yaşındaki genç taraftarın, gerek ayak ayak üstüne attığında takımının bir tık daha iyi oynamasını sağlayarak, gerekse de oturduğu yerden rakip takım oyuncularına edeceği galiz küfürlerle maçın kaderine direkt etki etmesi bekleniyor. Özcan, yakın çevresine yaptığı “Öyle deme olm, ilk yarıdaki maçta tuvalete bi gittim iki gol oldu, gerekirse bu maçta da giderim sorun değil” açıklaması ile de takımın başarısı için elinden geleni yapacağı konusunda teminat verdi.
Mircea Lucescu:
Dev derbiyle doğrudan hemen hemen hiçbir bağlantısı olmayan teknik adam, beraberlik haricinde tüm skorlarda gündeme geleceğine neredeyse emin. Hangi takım yenilirse ismi onunla anılacak olan kurt hoca, derbi ve sonrasındaki 4 hafta boyunca halasında kalmak üzere izin alarak Romanya'da baba köyüne kaçtı. Köyde internet bağlantısı, cep telefonu şebekesi vb. herhangi bir iletişim teknolojisi bulunmuyor.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et