İl Olmanın Mutluluk Getirmediğini Fark Eden Düzce Halkı, Tekrar İlçe Olmak İstiyor
Yıllar süren bekleyişin ardından 1999 senesinde il olmanın kıvancını yaşayan Düzce halkı, şu sıralar eşine daha önce hiç rastlanmamış bir eyleme imza atıyor. İl olmanın hiç de bekledikleri gibi mutluluk getirmediğini ifade eden Düzceliler, tekrar eski günlerdeki gibi şirin bir ilçe olabilmek için imza toplayarak Meclis'in kapısını aşındırmaya hazırlanıyorlar.
Tekrar ilçe olmak için yürütülen "Düzce İlçesine Hoşgeldiniz" hareketinin Başkanı Nedim Serbudak, zamanında "Neymiş ya bu şehirli olmak?" diyerek bir anda gaza geldiklerini itiraf ederken, amaçlarına ulaştıktan sonra yaşadıkları hayalkırıklığına dikkat çekti.
"Olmadı, alışamadık..."
"Eskiden böyle değildi buralar. Hepimiz sıcak, samimi, misafirperver insanlardık. Şimdi kimse kimsenin suratına bakmıyor. Taşra sıkıntısı mı dersiniz, eskiden bağlı bulunduğumuz Bolu'nun oldukça tırt bir yer olmasından kaynaklanan lüzumsuz bir hırs mı dersiniz, neyse işte zamanında bir hevesle girdik bu işe. Girmez olaydık. Daha ne olduğunu anlamadan hemen bizi tuttular, il yaptılar. Esasında, onu da daha tam olarak idrak edebilmiş değiliz. Hala yolda birbirimizi durdurup 'Hakkaten biz il olduk mu ya?' diye sorduğumuz oluyor. İnanın şimdiki aklımız olsaydı, hiç bulaşmazdık bu işlere..."
Dışa göç arttı
İl olma kararı çıkmasının üzerinden 1 hafta dahi geçmeden birçok Düzceli vatandaşın "Şehir hayatı çok zor, çok stresli" diye havaya girdiğini ve her fırsatta "şehirli insanın yalnızlığı"ndan şikayet etmeye başladığını belirten Serbudak, "Ne olduğunu bile anlamadık. 'Arkadaş bi durun, daha dün bir, bugün iki.' demeye bile fırsat kalmadan bir baktık nüfusun yarısı huzur bulmak için sahil kasabalarına hücum etmiş." diyerek, il olma sürecinde Düzce'nin yaşadığı kan kaybına dikkat çekti.
Plaka bile eğreti duruyor
Sonradan il olunca, diğer şehirlerdeki insanların kendilerine önyargılı yaklaştıklarını da iddia eden Serbudak, "Kaç sene geçmesine rağmen hala Düzce'nin il olduğunu bilmeyen insanlarla karşılaşıyoruz. Bir yerde de haklılar aslında: Plakadaki yerin, şehrin isminin alfabedeki yerine denk düşmüyorsa, olmuyor işte. Eğreti duruyor. Maalesef, şafak sayan askerler dışında kimseye bir şey ifade etmiyor şehir olmamız. O yüzden biz tekrar ilçe olmak için meclis'teki milletvekillerimizle gerekli faaliyetlere başladık. Referandum, meferandum derken henüz bizim işe sıra gelmedi ama gündem biraz rahatlasın bakacaklarmış. Durum böyleyken böyle..." diyerek, ilçe olma mücadelesinden kolayca vazgeçmeyeceklerinin mesajını verdi.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et