'Cinsiyetçi!' Damgalarınızı Hazırlayın: Kadın Beyni ve Erkek Beyni Arasındaki Temel Farklar
Yıllardır hep erkeklerin ve kadınların davranışlarının, düşüncelerinin buna bağlı olarak beyinlerinin farklı olduğu, bu yüzden birbirlerini pek anlamadıkları söylenir. Bu çatışmadan ekmek yiyen de çok olmuştur (Mesela tatlı su kurnazı John Gray “Erkekler Mars’tan Kadınlar Venüs’ten” diye mabadından uydurup uydurup yazdığı kitapla paranın gözüne vurdu. Biz burada öğlen kıymalı pide çıkarsa seviniyoruz).
Peki, kadın beyni ve erkek beyni arasında gerçekten böyle bir fark var mıdır? Soruyu hemen cevaplayayım: Evet vardır. Ancak birisi iyi öbürü kötü değildir. Bu farklar olsa olsa duygu, davranış, düşünme, algılama gibi konularda değişiklikler yaratmış olabilir.
Başlığı görüp hırsla gelen feminist arkadaşlarıma da buradan selam olsun! Merak etmeyin bilimsel olarak da sizi “onlara” yedirmeyeceğim!
“erkeğin beyni hep sekse çalışır” klişesine ait görseli buraya koymasaydım uyuyamazdım
Şimdi bu neyin tribi ya?
En başta, kadınlar duyguları anlamada ve empati yapmada erkeklerden daha başarılıdır. Buna bağlı olarak erkeklerin saldırganlığı doğrudandır. Anlamadan dinlemeden tekme tokat girmeye, küfretmeye meyillidirler. Bunu da bir halt sanmaktadırlar. Kadınlar ise dolaylı agresyon yaparlar. Dolaylı agresyon için bilimsel bir tanıma ihtiyaç yok. “Trip atmak” tam karşılığı oluyor.
Ayrıca erkekler konuşma içerisinde vücut dilinin, ses tonunun, duygulanımın verdiği mesajı çok iyi anlamazlar. Kadınlar ise vücut diline, ses tonuna daha duyarlıdır. Bu yüzden erkekler yalan söylemeye kalkınca kendilerini ” keriz” gibi hemen ele verirler. “Kadın hisseder” denilen şey de tam olarak budur.
İşin "niye böyle oluyor" kısmına gelirsek, duyguların ifade edilmesinde “amygdala” adlı beyin bölgesi etikilidir. İki cinste de sol taraftaki “Amygdala” daha baskındır. Ancak kadında solun ağırlığı daha fazladır. Yani kadınlar duygusal içerikli mesajları anlamakta daha avantajlıdır. Buradan yola çıkarsak erkeklerin ılımlı birer otistik olduğunu söyleyebiliriz.
Örnekle açıklayalım. Kadın “hiç romantik değilsin Ertan. Bana romantik sürprizler yapmıyorsun” dediğinde erkek “ne diyo acaba bu” diye mal gibi bakar. Ancak “beni şuradan şuraya sırtında taşı” dediğinizde anlayacak ve bunu yapacaktır. Kafa öyle çalışıyor. Ama bu da evrimsel bir miras; avcı erkek empatiye ihtiyaç duymuyor. İşlevsel de değil. Ama kadın bugüne dek çoğunlukla evde çoluk çocuğa baktığı için etrafındakilerin duygularından ve ihtiyaçlarından anlamak zorunluluğunda.
- İki trip attık diye hemen kendini mi şımartıyorsun sen?
Peki gerçekten “saçı uzun aklı kısa” mı?
Yapılan araştırmalar gösteriyor ki kadınların algılama hızı erkeklerinden daha yüksek. Bu fark en çok renklerde ve çevrelerindeki olan bitenleri algılamada belirginleşiyor. Bunu evde de deneyebilirsiniz. Eşinize/sevgilinize “bana kor ateş kızılı saç boyası alır mısın gelirken” derseniz kendisi muhtemelen alelade bir kızıl alacak, somurtmanız karşısında “e bu da kızıl ne var yani?” diye şaşıracaktır.
Erkekler ise çevreyi fark etmek yerine hedefin yönünü ve uzak mesafeleri daha iyi görürler. Üç boyutlu algıları ve geniş çaplı yer yön bulma yetenekleri kadınlara göre daha iyidir. Bu yüzden erkekler evde aradıkları şeyi bulamazlar (“anne benim kurukafalı tişörtüm nerede?"den "mavi süveterimi gördün mü?”ye bir ömür...). Kadınların araba park edememesi, adres bulamamaları da bu sebepten (“Abla oraya kamyon girer!”).
Bu, kadınların hormonal durumundan ve beyindeki parietal loblarının halinden kaynaklanmakta. Hatta cinsiyete bağlı sürüş becerisi deneylerinde en düşük performans dışarıdan yoğun kadınlık hormonu alan transeksüel bireylerde ortaya çıkmış.
- Tamam abla siz o şekilde anahtarı üstünde bırakın arkadaş gelecek birazdan
Sen sus hiçbir şey söyleme, sen sus da gözlerin konuşsun
Kadınlar hakkında dırdır yaparlar, çok konuşurlar fikri bilimsel olarak doğru olabilir. Çünkü genel olarak erkeklerin konuşma yeteneği kadınlara göre daha azdır. Kadınlar konuşurken hem sağ hem sol beyinlerini kullanırken, erkekler garibim sadece sol beyin yarısını kullanırlar.
Öyle ki konuşma bölgemizin olduğu insan beyninin sol tarafı erkeklerde hasar görürse erkekler konuşma yetisini neredeyse tamamen kaybederken, kadınlar sol tarafları hasar görse bile konuşma yetisinin çok azını kaybederler. Kadın konuşmak isterse onu hiçbir şey durduramıyor yani. Kadınlar küçük yaştan itibaren semantik akıcılıkta ve söylenenleri anlamada erkeklerden iyi durumdalar. O yüzden kız çocukları erkek çocuklarından daha erken konuşur.
-Büyük usta Ankaralı Turgut’un bir şarkısında da dediği gibi:
“karı senin dırdırın/ Öldürüyor vırvırın/ utanmadan istersin/ bir dolap bir de fırın”
“96 yılında tatil köyünde dansöze para takarken nasıl baktığını unutmadım Hüseyin Bey!”
Kadınların sözel hafızaları, nesnelerin yerlerini ve duygusal uyaranları hatırlaması erkeklerden iyidir. O yüzdendir ki onlarda duygusal bir tepki oluşturan olayları kolay kolay unutmazlar ve yıllar sonra bile fırsatını bulduklarında başınıza kakarlar. Bir araştırmada erkek ve kadınlara romantik film izletip beyinlerini görüntülemişler. Duygusal bir mesaj olunca nere çalışıyordu? Az evvel söyledik, iyi dinlemiyorsunuz. Tabi ki beynimizin her iki tarafında bulunan minik bademler yani “amygdala”…
Erkekler bu romantik filme sağ “amygdala”larıyla cevap verirken, kadınlar sol “amygdala” ile cevap vermektedir. Zaten erkeklerin sağ “amygdala”sı kadınlarınkinden %20 daha büyüktür. Bu da pornografiye ve çıplaklığa olan meraklarını açıklamaktadır. Yani buradan çıkan sonuç şudur ki erkekler romantik bir film izlerken daha ziyade aktristin çok afedersiniz memesine, kıçına başına bakmakta, onu değerlendirmektedir. Kadınlar ise duygusal açıdan filmi değerlendirmektedir. Çünkü kadınlar aşk, şefkat, konuşma yakınlık ister. Erkekler ne ister artık bu verilerden varın siz düşünün...
İşte 30 sene sonra da hatırlanacak, hatırlatılacak bir an...
Ayrıca erkekler karar vermede dürtüseldir. Çabuk ve çok düşünmeden karar verirler. Kadınlar ise karar vermeden önce bilgi toplamaktan yanadır. Erkekler yarışmacıdır. Testosteron ve Vazopresin onları rekabetçi ve saldırgan yapar. Erkek kıskançlığının lanet bir şey olması bu yüzdendir. Aslında kadının kıskançlığı da lanet bir şeydir çünkü onlar doğrudan saldırgan olmadıkları için neye kızdıklarını, neyi kafaya taktıklarını anlayana kadar göbeğiniz çatlar.
Son olarak erkekler ve kadınlar bazı durumlar için farklılık gösterirler. Mesela erkeklerin beyni kadınlarınkinden ağırdır ve büyüktür. Ama bu bizi direk “erkekler kadınlardan zekidir” fikrine götürmez. Öyle olsa filler dünyanın hakimi olurdu. Hülasa bu anlattıklarım size cinsiyetçi fikirler vermesin. Birbirimizi sevelim. Sarılalım. Bu farklar bizi birbirimize yakınlaştıran evrimsel farklar. O yüzden kimse kimseyi üzmesin der mesajı verir çekilirim.
kadın, erkek, insan, teneke ayırmadan herkes birbirini sevsin.jpeg
(peperuhi Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et