SIMS'ten WoW'a... Bağımlılık Yaratan 12 Oyun ve Hayatımızı Karartma Şekilleri...
Hayattan kaçmak, kaçmayıp kısa bir mola vermek, azcık iyi vakit geçirmek, sinir olduğumuz tiplerin eline vermek ya da kendimizi geliştirmek... Motivasyonu ne olursa olsun hepimiz az ya da çok bilgisayar oyunlarından nasibimizi aldık, alıyoruz. O oyunlardan önemli bir kısmından hızlıca sıkılıp 2 el sonra bir kenara atsak da kimileri var ki milyonlarca insanla birlikte bizi de esir aldılar. Hayatımızdaki en önemli şey, kazanmaya çalıştığımız en büyük başarı, 24 saatimizin uyanık geçirdiğimiz her anını dolduran en büyük saplantımız haline geldiler. Benim diyen madde bağımlılığından daha güçlü bir şekilde bizi elinde oyuncak eden bu oyunlardan 12 tanesini sizler için derledik...
1. Football Manager
Herşey 2005’de soğuk bir kasım akşamı başladı. “Ulan Milan'daki kadro benim elimde olacak ligde şampiyonluk kesin” iddialarına kulak veren SEGA, “alın size imkan, hadi görelim marifetinizi” diyerek bir nesli ekran başına esir etti. Mahalle maçında "Zidane vurdu gol oldu!" diye sevinen çocuklar, "Zidane’ı nasıl 97 yaparımın" derdine düştüler. 4’lü 5’li gruplar halinde stadyumlara giden gençlerin sayısı azalmış “Ahmet nerede olum niye gelmedi?” sorularının cevabı “abi evde Ahmet, 2009 sezonu için Madrid onu teknik direktör olarak almış, evde çalışıyor görüşmüyoruz 1 haftadır” oluvermişti.
Her yeni yılın merakla beklenen FM sürümünün peşinden koşan tonla insan, büyük bir istikrarla bir önceki yılın oyununu övüp, yeni oyunun boktanlığından bahsetse de, 'Dur bir sezon oynayayım da, fazla abartmaya gerek yok' denilerek başlanan nice oyun, takım kıyafetlerle salonda basın toplantısı düzenleyerek biter.
Gençliğinin büyük bir bölümünü altyapıdan oyuncu çıkartıp, 3. ligden şampiyonlar ligine uzanan yolda heba eden bir ton manyak, efsanevi CM01-02 sürümünde bedava alınan Taribo West'ler, Kennedy Bakircioğlu ve Alex Pinardi'yi hala bile anlatmaya doyamaz. Eğer 2 tane FM tutkunuyla aynı ortamı paylaşmak durumunda kalırsanız ve konuyla hiç alakanız yoksa, size tavsiyemiz ardınıza bile bakmadan orada kaçmanız ve bu 2 manyağı saatler sürecek menajerlik muhabbetleriyle başbaşa bırakmanız...
2. DOTA
"Bizim Hasan vardı ya, n'aptı o?" sorusundaki Hasan hakkında insanlar, 'Ya o bi oyun vardı, onun yüzünden okulunu bitiremedi. Şimdi ipsiz sapsız geziyor' diyorsa, bilin ki o Hasan hayatının bir döneminde DOTA batağına düşmüştür. Oyuncuların birlikte takım oluşturduğu, kendilerine rakip takımlar bulduğu ve uyumadan 72 saat bilgisayar başında çürüdüğü DOTA, bugüne kadar binlerce vatan evladının diploma alamadan memleketlerine dönmesine neden oldu. Aman dikkat, lütfen yavrularınızı bu oyunun pençelerinden koruyunuz.
3. Solitaire
Neredeyse bilgisayarın icadı ile birlikte hayatımıza giren Solitaire, devlet bilgisayarlarının en rahat kaldırdığı oyun olması ve Windows'ta hazır gelmesi sebebiyle, yine devlet memurlarının en çok tercih ettiği oyun olmayı da başarmıştır. Aradan geçen yıllara rağmen gücünden hiçbir şey kaybetmeyen ve adeta 'Ben bu dünyaya herhangi bir iş yapmak için gelmedim, zaman öylece geçsin istiyorum' demenin bilgisayara kodlanmış hali olan Solitaire, bugün binlerce emeklinin iş hayatına dair hatırladığı en net anı olmayı sürdürüyor.
4. Tetris
Bir dönem ellerinde atari ile gezip, her gittiği yerde viyukk viyukk efektleriyle birlikte oyun oynayan insanlar, şüphesiz ki havadan uzun çubuk gelsin diye bekleşen tetris sevdalılarıydı. Artık günümüzde pek tutkunu kalmasa da, bir dönemin en çok vakit öldüren oyunlarından olan tetrisin kara yılları ise, 999 oyunlu tetris atarileri ve onun içindeki saçma sapan etaplardı. RIP Tetris...
5. Yılan (Nam-ı diğer Snake)
90'lı yılların sonlarında Nokia ile hayatımıza giren yılan bağımlılığı; birçok gencin önce 2-4-6-8 tuşlarına veda etmesine (Şüphesiz ki 1 ve 9 tuşlarını kullananlar daha profesyoneldi), daha sonra da akıllı telefonlardan önce ilk telefon asosyallerinin oluşmasına vesile oldu. 'Bırak o telefonu artık' hezeyanlarına tarihte ilk kez neden olan oyun, cep telefonu tarihinin kilometre taşlarından biridir.
6. Agar.io
Agar.io ya da madde bağımlılığı... Bugün halen hastanede agar.io yüzünden tedavi edilmeye çalışılan binlerce hasta; gözlerini kapattıklarında gördükleri küçük renkli daireler yüzünden uyuma sorunu çekmekte. Sadece son 2 yıl içerisinde 176 bin'e yakın insanın agar.io bağımlılığı yüzünden profesyonel destek aldığı bilinmekte ve bu oyunu açmaya yeltenen masum gençler uyarılmakta: Hayır, sakın neymiş diye google'da arama yapmayın ve çabuk sekmeyi kapatın. Bir click sonra her şey için çok geç olabilir...
7. Counter-Strike
"O nasıl headshot ya kesin hile abi bu... Ruslar zaten bu oyunun içine etti iyice... Abi attığın flash önüme düştü bu nasıl rush ya? C4’ü base’de kim bıraktı lan! Sxe açık mı beyler...''
Bir ara “eli bıçak tutan hiçbir oyunu istemiyorum” çığlıkları arasında yasaklanmaya çalışılan Counter-Strike, bugüne dek milyonlarca gencin evde ve cafelerde zorlunlu askerlik hizmetini ifa etmesini sağlamıştır. Tam 17 yıldır "fayr indı hool!" dedirten, "Sis atma OÇ!" deyimini dilimize kazandıran CS, yüksek ihtimalle de en uzun süredir oynanan oyun ünvanını elinde bulundurmakta.
Tavuklar kesildi, ne istediği belli olmayan salak rehineler kurtarıldı, tüm silahların mermi sayıları, modelleri işlevleri ezberlendi, gündem müsait olunca “Abi şu an savaş çıksa Counter’dan öğrendiklerimle mınakorum yemin ederim ortalığın” repliğiyle denyoluklar sergilendi ve CS efsanesi gücünden bir şey kaybetmeden hep hayatmızda olmaya devam etti.
8. World Of Warcraft
"Yahu ben tanklıyorum nerede benim heal’ım bu nasıl raid bir boss’u kaç saattir kesemiyoruz? Bi kerede beni dinle beni koru be aşkım."
Dikkat boşanma sebebi!
Yapılan araştırmalara göre eğer WoW diye bir oyun olmasaydı birkaç milyon gencin bugün kendine ait bir arabası ve hatta evi vardı. Yine aynı araştırmacı şirketin verilene göre bir bankaya borçlu olan herhangi bir adamdan daha istikrarlı bir şekilde WoW oyuncuları aylık yatırmaları gereken parayı günü geçmeden yatırabilen özel bir kitle. Yıllardır yemediğiniz yedirdiğiniz; giymediğiniz giydirdiğiniz sevimli paladin'inize, rogue'unuza bakıp ağlıyorsanız siz olmuşsunuz demektir.
9. Age Of Empires
Yaparım, oduncu, madenci…
Aaah ah, ne meslekler öğrenildi o çorak topraklarda. Çin ve Japonya’yı aynı takımda yaparak savaştığımız, aynı zamanda Amerika’nın yer almadığı AoE'yi strateji oyunu diye gazladılar yıllarca. Yüzbinlerce satranç oyuncusu Age Of’a başladı, 40 yaşında kelli felli, iş güç sahibi adamlar 14 yaşındaki bebelerle ordular kurdu, ittifaklara gitti. Türkçe seslendirmesi ve Türk ordularına yer vermesiyle milliyetçi damarımızdan vuran bu oyunda yeri geldi Bizans ordusu ile el ele Vikinglere daldık...
10. Minecraft
İlk bakışta “Ya bu da oyun mu allaasen, oyunu yazan adam 1 haftada yazmış, zaten Amiga 500’lerden kalma bir grafiği var” dedirten ve Türkçe Rap misali 16 yaşından gün almış olanlara yasaklanmışcasına sadece ergen nüfuza hizmet eden bir oyun Minecraft.
Ve her ne kadar yukarıda yazanlar doğru olsa da, aynı zamanda genç beyinlerin yaratıcılık sınırlarını zorlayabileceği ve bir nesle crafting duygusunu bambaşka yollarla aşılamış bir oyun. Fakat yaratıcılık kısmı oyunda yer alan hayvanlara şiddet ve benzeri bir çok garip unsurun gölgesinde kaldı ve neticede Minecraft Türkiye’de yasaklandı. Gerçi nasıl yasaksa her yerde oyuncakları falan da satılıyor. Neyse, hala oynuyonuz mu lan bunu ergenler? Bi ses verin...
11. SIMS
Gerçek yaşam simülasyonu olan bu oyun, insanların alternatif bir hayat ihtimaline ne de çok ihtiyacı varmış dedirtecek bir hızla büyüdü ve yayıldı. Kendimiz isteyip de yapamadığımız ne var ise yaptık yaptırdık Sim'lerimize. Yeri geldi kendi hayatımızdan fedakarlıklar yaparak devam ettirdik oyunu. İki kelimeyi bir araya getirip de "bir kahve içelim mi" diyemeyenler sevgili oldu, evlendi, çoluk çocuk sahibi oldu Sim evreninde. Sevgilisine sinirlenip de sesini çıkaramayanlar Sims'de inşa ettiği evi ateşe verdi. Tabii oyun bu noktaya gelene kadar 3 milyon eklenti ile paket manyağı yapmayı da başardı sevenlerini. Öyle işte, hayat bir oyun, oynamayana koyum...
12. Kelime Bul
Kelimelik, Kelime Avı falan gibi adlarla piyasada farklı versiyonları da bulunan bu oyunu aynı anda yüzlerce kişinin oynaması yüksek bir rekabeti de beraberinde getiriyor. Kafanızdan sürekli ama-lama-mala-mal-lam diye kelimeler uçuşuyor, tuvalette kalma ortalama süreniz 35 dakikayı buluyor, o gün bir kez olsun ilk 10'a giremeden gözünüze uyku girmiyor ise tebrikler, gerçek bir bağımlısınız...
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et