Referandum Öncesi Seslerini Duyurmak İsteyen Kararsızlar, Nerede Toplanacaklarına Tam Olarak Karar Veremediler
Önümüzdeki haftasonu yapılacak olan anayasa referandumu için partilerin çalışmaları tüm hızıyla sürerken, seçimin kilit noktası olarak görülen kararsız seçmenler, dün sabah sularında İstanbul'un çeşitli yerlerinde toplanarak gövde gösterisinde bulunmaya çalıştı. Türkiye'ye, seçimin kaderini kendilerinin belirleyeceğini bir kez daha hatırlatmak isteyen kararsızlar, gösteri yapmak için ortak bir yer ve zamanda uzlaşamamaları üzerine seslerini ancak gruplar halinde duyurabildiler...
Sıkıntılı başlangıç
Gösteri yeri ve zamanı konusunda yaşanan anlaşmazlıklar yüzünden ancak seçime kısa bir süre kala başta Taksim Meydanı olmak üzere, Beyazıt, Çemberlitaş, Çağlayan ve Kadıköy'de toplanabilen kararsızlardan bazılarının "O da haklı ama öteki de haklı gibi", "emin değiliz, olabilir sanki" benzeri sloganlar attığı, bazılarının marşlar söylediği, kimilerinin oturma eylemi yaptığı, küçük bir kısmının ise polisle çatıştığı görüldü. Bir türlü koordine olmayı başaramayan kararsızlar adına açıklamalar yapan Çemberlitaş'taki göstericilerden İrşat Çelik, sözlerine şöyle başladı:
"Anketlerde, araştırmalarda sürekli kararsızlardan dem vuruluyor. İşte kararsızlar şöyle yapar, böyle yapar, seçimi onlar belirler, iş kararsızlarda biter, kararsızların kendi tarafına çeken kazanır... Madem o kadar önemliyiz, sesimizi duyuralım istedik. Bu zamana kadar hep bizi kafalarına göre sağa sola dağıttılar. Birilerinin bizler adına kararlar almasından bıktık. Artık bu gidişe dur demenin zamanı geldi diye düşündük ama şimdi bir daha düşününce aslında dur demesek de olurmuş sanki. Emin olamıyoruz ki bir türlü..."
"Kim konuşsa haklıymış gibi geliyor."
Referandum sürecinde yapılan her açıklamada ister istemez fikirlerinin değiştiğini ifade eden İrşat Çelik, "Karar verme sürecimiz sandık başına gidene kadar sürecek gibi gözüküyor. O zamana değin elimize tutuşturulan bir broşürden tutun da Facebook'ta paylaşılan videosuna kadar her şeyi değerlendirmek zorundayız. Kararımızı belki bir köşe yazarı, belki bir ünlünün hangi yönde tercihte bulunacağını açıklaması, hatta arkadaşlarımızın msn iletileri dahi değiştirebilir. Aslına bakarsanız, en kötü kararın kararsızlık olduğu fikrine de katılmıyoruz. Son güne kadar her şeyi tartarak, daha doğru bir karar vereceğimizi umuyoruz. Gerçi öte yandan da, belki de bi karar vermek gerek, bu kadar düşünmeye ne lüzum var ki... Ne bileyim..." şeklinde devam etti.
"Neye oy vereceğimizi bilsek belki..."
Referandum oylamasına sunulan anayasa paketinin içeriği hakkında pek bir araştırma yapma gereği duymadıklarını da itiraf eden Çelik, "Karar verenler anladığımız kadarıyla maddeleri tek tek biliyorlar ancak açıkçası biz üşendik okumaya. Hem gerçi okusak ne olacak? Aramızda anayasa hukukundan anlayan kimse de yok. Ama yine de son gece şöyle bir bakabiliriz, en azından göz aşinalığı olur." diyerek, ekledi: "Ya da boykot edip, hiç oy da kullanmayabiliriz... Şey de olur aslında...yok ya öyle de olmaz gibi...Neyse ya..."
(vkarakocak Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et