Diyarbakır Ziyaretinde Aniden Demokratikleşen Başbakan Erdoğan, Doktor Gözetimine Alındı
Geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği Diyarbakır ziyareti sırasında aniden demokratikleşerek tüm Türkiye'nin yüreğini ağzına getiren Başbakan Erdoğan'ın sağlık durumu ile ilgili belirsizlik sürüyyor. Doktor heyeti tarafından yapılan açıklamada, Başbakan'ın son günlerdeki yoğun temposu nedeniyle vücut direncinin zayıfladığı ve bazı konulardaki sert tavrını geçici olarak kaybettiği ifade edilirken, kulislerde dolaşan zehirlenme iddiaları ise parti içinde infiale neden oldu.
Konuyla ilgili olarak bu akşam saatlerinde kameraların karşısına geçen Başbakanlık Sağlık Heyeti Başkanı Prof. Dr. Erdem Kurtal ve AK Parti Basın Sözcüsü Hüseyin Çelik, Başbakan Erdoğan'ın sağlık durumu ile ilgili son gelişmeleri aktardılar. Prof. Dr. Kurtal, halen tetkiklerin sürdüğünü ve Erdoğan'ın şu an istiharat halinde tutulduğunu belirtirken, "Endişelenecek bir durum yok. Mevsimsel olarak, özellikle seçim dönemlerine doğru bu tarz belirtiler zaman zaman ortaya çıkabiliyor. Tabii üzerine bir de yorgunluk eklenince vücut direnci iyice düşüyor. Birkaç gün dinlenip düzenli beslenmesi halinde tekrar eski formuna kavuşacaktır" sözleriyle kamuoyunu rahatlatan mesajlar verdi.
"Bünyesi reaksiyon vermiş olabilir"
Kurtal, Başbakan'ın Diyarbakır'daki temasları sırasında yorgunluk ve aşırı demokratik ortam nedeniyle bünyesinin reaksiyon vermiş olabileceğini söylerken, "Kendisine eşlik eden doktor arkadaşlarımızdan aldığımız bilgiye göre, en son Sayın Osman Baydemir'le tokalaştıktan sonra 'Şu an herkesin taşam tarzının hükümetimizin teminatı altında olduğunu düşünüyorum. Kimsenin yaşam tarzına karışmıyoruz... Bülent beni bi hastaneye falan götürün!' deyip kısa süreli bir baygınlık geçirmiş. Durum bize intikal ettiğinde halen 'demokratik taleplere canımız feda' şeklinde sayıklıyordu..." ifadelerine yer verdi.
Yapılan ilk müdahalenin ardından odasında istirahate alınan Başbakan Erdoğan'ın durumunun her geçen saat daha iyiye gittiğini, ancak bir süre daha kimseyle görüşmeden dinlenmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Kurtal, gelinen son durumu ise şu sözlerle aktardı:
"Şimdilik odasından çıkmasına bizim pek gönlümüz razı değil ama ikna etmekte güçlük çekiyoruz. Sabah tutturdu 'Ya ben geçen Denizli'de ne saçma bi şey söylemişim. Bize ne elalemin evinden, kızından oğlundan. Gidip özür diliycem hepsinden' diye. Merak etmeyin Başbakanım 2-3 vali hariç kimse ciddiye almadı zaten o sözleri diye zor ikna ettik. En son öğleden sonra 'bana şu işten çıkarılan gazetecilerin listesini getirin. Ayrıca dershane olayı ne? Özel teşebbüs değil mi onlar?' demeye başlayınca sakinleştirici verip uyutmak durumunda kaldık..."
Zehirlenme iddiaları
Prof. Dr. Kurtal'ın ardından söz alan Hükümet Sözcüsü Hüseyin Çelik ise, kamuoyunda dile getirilen "zehirlenme" söylentileri ile ilgili soruları yanıtladı. Başbakan'ın bölgedeki temasları sırasında yanından neredeyse hiç ayrılmadığını belirten Çelik, "Yani öyle demokratikleştirecek bir şey de yiyip içmedi aslında. Hep aynılarını yedik bütün kafile. Bende bir değişiklik olmadı misal... Alerjik bir durum da olabilir. Neyse şu test sonuçları gelsin, bir şey varsa çıkar zaten orada" sözleriyle her türlü ihtimalin göz önünde bulundurulduğunu ifade etti.
Çelik'in açıklamaları devam ederken gelen, bir grup atanamayan öğretmenin Başbakan'ın odasına sızmaya çalıştığı yönündeki bilgi üzerine basın toplantısına apar topar son verildi. Haber yayına hazırlandığı sırada öğretmenler ve güvenlik güçleri arasındaki arbede devam ederken, Başbakanlık'tan yapılan Erdoğan'ın tansiyonunu ölçen hemşirenin etek boyuna laf ettiği açıklaması ise yüreklere su serpti.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et