Soma Faciası'nın 2. Yıl Dönümünde Yusuf Yerkel'in Sağ Dizinin Acısı Hala Yüreklerde...
2 yıl önce kömür madeniyle ilgili yaşanan bir tatsızlığın ardından durumu kontrol etmek için Soma'ya giden Başbakanlık Müşaviri Yusuf Yerkel'in yaşadığı acılar hala yüreklerdeki tazeliğini koruyor. Türkiye, bugün bir kez daha Yerkel'in 1 hafta rapor almasına neden olan sağ dizi için ağladı..
13 Mayıs 2014 tarihinde Soma'da gerçekleşen maden kazası ile Türkiye, Soma Madencilik A.Ş'nin birkaç ay boyunca faaliyetlerini durdurmak zorunda kalması, dönemin Enerji Bakanı Taner Yıldız'ın 3 gün boyunca aynı gömleği giymesi ve bir kaç yüz madencinin ebediyete intikali gibi dramlara tanık olurken, yürekleri esas yakan haber ise Yusuf Yerkel'in sağ dizinden gelmişti.
O günün tanıkları anlatıyor
Dönemin Başbakan'ı Recep Tayyip Erdoğan'ın danışmanı olarak Soma'da bulunan genç diplomat, kazada bazı akrabalarını kaybettiği gerçekçesiyle taşkınlık yapan bir madenci yakınına müdahale etmek zorunda kalmış, 2 jandarma eri tarafından yere yatırılan Soma'lı vatandaşı bir süre fedakarca tekmeleyerek sakinleştirmeye çalışmıştı. Tüm Türkiye'nin gözleri önünde gerçekleşen bu kahramanlık destanının arkasındaki ağır dram ise olaydan bir gün sonra Yerkel'in aldığı 1 haftalık iş göremez raporu ile ortaya çıkmıştı.
İşte yüreklere ateş düşüren o diz
Genç danışmanın tekme attığı sağ dizine kızarıklık ve yumuşak doku şişliği tanısı konulduğu haberi bir anda gündeme bomba gibi düşerken, henüz maden şirketinin kaza yüzünden ettiği zararı bile hesaplayamayan Türkiye bir kez daha derin bir acıyla sarsılmıştı. O günün canlı tanıklarından Yeni Şafak gazetesi muhabiri Muharrem Ergül, haberi aldıkları anı şu sözlerle anlatıyor:
"Basın için kurulan çadırda Sayın Taner Yıldız bakanımızın kirli gömleğiyle röportaj yapmak için hazırlanıyordum. Bir anda ortalık karıştı, çadırdan feryatlar yükselmeye başladı. Ağlayanlar, kendini yere atanlar falan. Noluyor yahu derken bir gazeteci arkadaşım Yusuf Bey'in sağlık raporunu gösterdi. Sağ diz ve yumuşak dokuyu okuyunca anladım durumu. O an gözlerim karardı... Çok büyük, tarifsiz bir acı hissettim... Bir ah çıktı ağzımdan... Bayılmışım... Allah bir daha o günleri yaşatmasın..."
Yaraları sarıldı
Dramın merkezindeki isim olan Yusuf Yerkel ise tüm mütevaziliğiyle birlikte ilk günkü sessizliğini koruyor. Halen Başbakanlık müşaviri olarak görevine devam eden Yerkel, o an dizinin acısını içine gömüp nasıl tekme atmaya devam edebildiğiyle ilgili soruları her zaman olduğu gibi yanıtsız bırakırken, olayın olduğu yere heykelinin dikilmesi yönündeki talepleri de bugüne dek hep geri çevirdi.
Yerkel her ne kadar sadece görevini yaptığını, yerinde kim olsa aynısını yapacağını söyleyerek ödüllendirilmeyi reddetse de, hükümet kendisine sunduğu terfi ve eşine TRT'de sağlanan iş imkanı ile o günkü fedakarlığı karşılıksız bırakmadı. Acı olayın yıl dönümü vesilesiyle basına konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli, devletin o dizdeki yaraları sarmak için canla başla çalıştığını vurgularken, Yerkel'i de şu sözlerle övdü:
"İşte bu dava, gerektiğinde madenciyi bile tekmelemekten çekinmeyecek böyle gözükara, böyle kendini adamış arkadaşlarımızın omuzlarında yükseliyor. Bizim onun için yaptıklarımız, çektiği acıların yanında hiçbir şey sayılır. Yaşı tutsa Başbakan bile yaparız aslında ama onun için biraz daha beklemesi gerekiyor. Yine de hiç kimsenin şüphesi olmasın, bu millet Yusuf gibi arkadaşlarımızı her zaman başının üstünde taşımış, hak ettiği değeri eninde sonunda vermiştir..."
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et