Suriye’de Koronavirüs ile Mücadele: Bulunduğun Delikte Kal Suriyem, Steril Silahlar ve Viral İntihar Saldırısı Riski
Covid-19 virüs salgını dünyanın en ücra köşelerine kadar ulaşırken, hiç dikkat çekmeden salgına maruz kalmamayı başaran Suriye’de ilk koronavirüs vakası tespit edildi. 22 Mart 2020 tarihinde SANA Haber Ajansı tarafından yapılan açıklamada, ülkeye yurt dışından dönen bir yolcuda Covid-19 tespit edildiği bildirildi. Böylece dört bir tarafı haftalar önce kırmızıya boyanan Suriye de kırmızı renge büründü.
Bugün bir basın toplantısı düzenleyen Suriye Arap Cumhuriyeti Sağlık Bakanı Nizar Yazıcı, durumun kontrol altında olduğunu ve gereken önlemlerin alındığını söyledi. Koronavirüs’e karşı aldıkları önleyici önlemler sayesinde salgınla mücadelede dünyanın en başarılı ülkelerinden biri olduklarını söyleyen Yazıcı, bir gazetecinin “ne gibi önlemler almıştınız?” sorusuna “Test yapmadık, daha doğrusu yapamadık efendim. Zaten elimizde test aleti falan da yok. Geçenlerde Rusya Büyükelçisinden rica ettik, bize bir miktar test aleti verdiler. Yurtdışından gelen bir uçağın yolcularında bi deneyelim dedik, 3 kişiye test uyguladık, birinde pozitif çıktı” dedi. Sağlık bakanlığı olarak bir önlem paketi hazırladıklarını bildiren Nizar Yazıcı, alınan önlemleri şöyle açıkladı:
“İlk olarak ‘Bulduğun delikte kal Suriyem’ kampanyası başlatıyoruz. Savaş nedeniyle oturulabilir ev sayısının hayli azaldığı malumunuz. ‘Evde kal’ diye bir kampanyanın gerçekçi olmayacağının farkındayız. Artık evi olanı evinde, çadırda kalanı çadırda tutmaya çalışacağız. Temiz su sıkıntısı nedeniyle hijyen konusunda da sıkıntı var. Fakat bunu da halkımıza sık sık teyemmüm etme telkininde bulunarak aşacağımıza inanıyorum. Ne de olsa ülkemizin büyük bölümü çöl.”
Suriye’nin olağanüstü koşullardan geçtiğini, çatışan / savaşan bütün güçlerin işbirliği yapmaları gerektiğine vurgu yapan Sağlık Bakanı, “Geçici ateşkesin sağlandığı şu ortamda, bütün tarafların her türlü silahı, mermiyi, bombayı vs sterilize etmesi insan sağlığı açısından büyük önem arz ediyor. Salgın geçtikten sonra, elbette birbirimizi öldürmeye devam edebiliriz.” diyerek Suriye’de bulunan bütün yabancı güçlerin de Suriye Hükümeti’nin aldığı kararlara uymalarını rica etti.
Terörist grupların olası “viral intihar saldırıları”na karşı da hazırlıklı olduklarını söyleyen Yazıcı, “Tabii bir de teröristlerin bilerek kendilerine virüs enjekte edip, askerlerimizin toplu olarak bulunduğu yerlerde hapşırmak suretiyle virüsü yayma eylemleri gerçekleştirebileceklerine” dikkat çekerek; “bunun için de askerlerimizi halkla ilişkilerde sosyal mesafeyi korumaları yönünde uyarıyoruz.” dedi.
Bir gazetecinin; “Peki, sağlık siteminiz, sağlık altyapınız koronavirüsle mücadele için yeterli mi; yardım talep ediyor musunuz?” sorusuna sinirlenen Bakan; “Kardeşim dalga mı geçiyorsun!? Ülkenin hali ortada. Bu goduğumun (yahu olsa daha kibar) Dünya Sağlık Örgütü ne işe yarar? Salgını pandemi olarak ilan etmek maharet mi yani? Tabii ki yardım tekliflerine açığız. Özellikle Küba’dan sağlık personeli ve malzeme desteği bekliyoruz. Suriye olarak bizim yusuf yusuf olacak halimiz yok. Ama Suriye’de bu salgının önü alınamazsa, başta komşu ülkeler olmak üzere bütün dünya kendini kurtarsa ne olur?” diyerek basın toplantısını sonlandırdı ve başkaca soru almadı.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et