10 Ay İçinde Birbirinin Tam Tersi 2 Seçim Sonucu Çıkaran Türkiye'ye ''Borderline Tipi Demokrasi'' Teşhisi Kondu...
28 Mayıs 2023 seçimlerinde Erdoğan'ı %52'yle Cumhurbaşkanı seçip meclis çoğunluğunu da Cumhur İttifakı'na verdikten sadece 10 ay sonra yerel seçimlerde AKP ve Cumhur İttifakı'na tarihi bir hezimet yaşatıp CHP'yi 1. parti konumuna getiren Türkiye, psikiyatri dünyasında heyecan yarattı...
31 Mart 2024 yerel seçimleri İstanbul ve Ankara başta olmak üzere Türkiye'nin neredeyse bütün önemli şehirlerinde CHP'li adayların açık ara zaferiyle sonuçlanırken, CHP'yi oy oranı itibariyle 1977 yılından beri ilk kez 1. sıraya, AKP'yi de kurulduğundan beri ilk kez 2. sıraya taşıdı. Sadece 10 ay arayla gerçekleşen iki seçimden birbirinin nerdeyse tam zıttı sonuçlar ortaya çıkması ise psikiyati camiasında gözlerin Türkiye'ye çevrilmesine neden oldu.
Seçim sonuçlarının netleşmesinin ardından gece 22.30 sularında olağanüstü olarak toplanan Türk Psikiyatri Vakfı, yaklaşık 6 saatlik oturumun ardından düzenlenen basın toplantısıyla Türkiye hakkındaki teşhislerini kamuoyuyla paylaştı. Basın toplantısında konuşan Prof. Dr. Aycan Cemilgen, Türkiye'nin durumunun tıpta "Borderline tipi demokrasi" olarak adlandırıldığını belirterek şunları kaydetti:
"Borderline, kelime anlamı olarak “sınırda” demektir. Borderline kişilikte, ilişkilerde dengesizliği barındırma, benlik algısında ve duygulanımda tutarsızlık, dürtüsel hareket etmeye yatkınlık görülür. Yani sizin anlayacağınız dilde söylemem gerekise, sağı solu belli olmayan, bi öyle bi böyle, çok afedersiniz g.tü başı ayrı oynayan kişiler diyebiliriz ama bir bilim insanı olduğumuz için bu şekilde dememiz yakışık almıyor. Burada ilginç olan şey genelde bireylerde görülen bu kişilik özelliğinin bütün bir ülke tarafından kitlesel olarak sergilenmesi. Psikiyatri biliminde daha önce az rastlanan bir durum ancak normal bir ülkede belki 10 yıl sürecek bir seçmen davranışı değişikliğinin bizde 10 aya sığmasına şu an bulabildiğimiz en mantıklı açıklama bu oldu. Daha iyi bir fikri olan varsa buyursun onu da dinlemeye hazırız."
İki seçim arasında çok da önemli bir ekonomik ya da siyasi gelişme olmamasına rağmen Türk halkının birden AKP'den soğuyup CHP'yi bağrına basmasına henüz daha mantıklı bir açıklama getiremediklerini belirten Cemilgen, şöyle devam etti:
"Sağda solda, ekonomiyi gerekçe gösterenleri, boş tencere muhabbeti yapanları duyuyoruz ama bize pek de öyle gelmiyor. Sanki 10 ay önce zengindik de birden mi fakirleştik? Hayır. O zaman da fakirdik, sadece şimdi biraz daha fakiriz. Enflasyon aynı enflasyon. Mülteciler, yolsuzluk, torpil akla gelen aşağı yukarı bütün parametreler aynı değerde. Geçen seçimde de uçak, gemi falan gösterip oy isteyen bir iktidar vardı, bunda da yine yerli uçak, milli astronot diye oy istediler. O zaman aklı başından giden seçmen şimdi niye sallamadı? Bu sefer fazla petrol, doğalgaz falan bulmadılar ondan halkımız soğudu desek... Belki ama 2023 nisan ayında bulunan petrole sevinen insanın aynı petrole 6-7 ay sonra hala seviniyor olması gerekmez mi? Her ay petrol bulmaya gerek yok ki? Emeklilere zam vermediler ondan oldu diyenler ise iyice saçmalıyor artık. Sanki emekli 10 ay önce para içinde yüzüyordu. Bilmiyorum bizim atladığımız bir şey varsa söyleyin bilelim..."
Türkiye'nin borderline tipi demokrasiyle yaşamayı öğrenmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Cemilgen, "Bir sonraki seçimde Türkiye Komunist Partisi de iktidar olabilir Yeniden Refah Partisi de. Bir bakmışsınız Cem Uzan Cumhurbaşkanı olmuş Beştepe'de techno partisi veriyor. Artık kimsenin oyu ya da koltuğu garanti değil, her an her şey olabilir" derken, siyasi partilere de seçim çalışmalarını buna göre ayarlayıp boş yere lüzumsuz masraflara girmekten kaçınmaları tavsiyesinde bulundu.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et