Erkek Dergilerinde Anlatılan Bütün Yöntemleri Uygulamasına Rağmen Kadınları Baştan Çıkarmayı Başaramayan Doruk Görgün, Konuyu Yargıya Taşımaya Hazırlanıyor

İstanbul, Kurtuluş'taki evinde tek başına yaşayan ve bir denetim firmasında orta düzey yönetici olarak çalışan 32 yaşındaki Doruk Görgün, uzun zamandır takip ettiği erkek dergilerindeki yöntemlerle etrafındaki kadınları baştan çıkaramadığı iddiasıyla söz konusu dergileri tüketici mahkemesine vermeye hazırlanıyor. 10..20..30 adımda kadınları elde etmek derken, dergilerde yazılan her maddeyi harfiyen uyguladığını ifade eden Görgün'le sizin için konuştuk.
Doruk Bey, isterseniz öncelikle hikayenin başına gidelim; erkek dergisindeki ilişki taktiklerini kullanmaya ilk olarak nasıl başladınız? Ne ara bu kadar düştünüz?
D.G.: Bundan 3 sene önceydi. Nişanlımdan ayrılınca arada bir o da sadece fotoğraflarına bakmak için aldığım erkek dergilerini artık boşluktan mıdır nedir, okumaya da başladım. Dergilerin neredeyse hepsinde yer alan ilişki testlerinden artık yeni bir ilişkiye hazır olduğum sonucu çıkar çıkmaz, ki bu nişanlımdan ayrılmamızdan bir hafta sonraya denk geliyor, "10 adımda Kadınları Baştan Çıkarın" başlıklı yazıdaki tavsiyeleri uygulamaya başladım.
İşler beklediğiniz gibi gitti mi?
D.G.: Yanii... Aslında umut verici gelişmeler olmadı değil. Yazılarda sürekli "Romantik olun, onlara sık sık sürprizler yapın" gibi tavsiyeler gördüğümden, bizim ofise yeni gelen bir bayan arkadaşı iş yemeğine götürüyorum diye romantik bir öğle yemeğine götürmüştüm. Hanımefendi için inanın büyük bir sürpriz olmuştu... Yemekte kendisinin nişanlı olduğunu öğrenmek de aynı şekilde benim için büyük bir sürpriz oldu... (Gülüşmeler)
Evet olabiliyor böyle talihsizlikler. Siz de şansınızı bir başkasıyla denediniz herhalde
D.G.: Bana kalsa öyle yapacaktım aslında ama o dergilerde sürekli "Israrcı olun, ondan kolayca vazgeçmediğinizi gösterin. Kadınlar vazgeçmeyen erkekleri çekici bulur" şeklinde uyarılar okuyunca biraz kafam karıştı. Ben de tıpkı onların dediği gibi ısrarcı oldum; masasına notlar bıraktım, telefondan, facebook'tan, outlook'tan mesajlar yolladım; hatta inanmazsınız iş çıkışında onunla beraber evine kadar bile yürüdüm... Yani en fazla bi 20 metre falan arkasındaydım o yürürken...
Sonrasında neler oldu?
D.G. : Sonra... Sonrası biraz karışık... Nişanlısı, abisi, hastane, karakol falan... Bir takım tatsızlıklar yaşandı.. Neticede 1 hafta kadar hastanede müşahede altında kaldım. Döndüğümde de işten çıkarıldığımı öğrendim... Aslına bakarsanız iyi oldu o çıkarılma çünkü tam da o sıralar Men's Power'ın bir sayısında "Gizemli olun, erişilmezi oynayın..." gibi bir şey okumuştum. Bu olay bir süre inzivaya çekilmek için aradığım fırsatı verdi bana... Erişilmez ve gizemli bir vaziyette üç ay evde oturdum. Ne bir arayan oldu, ne bir soran. Sonra neyse yeni bir iş buldum da, ulaşılmazlığı batsın diyerek yeniden yılan gibi ortamlara akmaya başladım...
Büyük geçmiş olsun. Bu olay dergilere bakışınızı değiştirdi mi?
D.G.: Maalesef değiştirmedi. Koca dergi çıkarıyorlar, vardır bir bildikleri diyerek yine onlardan medet umdum. Sadece şansımı iş yerinden ziyade bar, club gibi yerlerde denemenin daha akıllıca olacağına karar verdim. Tam o sırada bir dergide karşıma çıkan "Bardan yalnız ayrılmamak için 10 ipucu" adlı yazı çok işime yarayacak gibiydi. Yapmam gereken basitti: Gittiğim bir barda çok fazla sarhoş olmadan bir köşeye mevzilenecek, gözüme hoş gelen birini görünce, büyük bir özgüvenle ona "Selam! Buraya sık gelir misin?" falan diyerek muhabbet edecektim ve ardından da gerisi gelecekti. Ancak damsız girmeme izin veren mekanların türkü barlar ve biranın 3 tl olduğu salaş öğrenci mekanlarıyla sınırlı olması nedeniyle bu tavsiyelerden de pek verim alamadım. Hayatım boyunca çekmediğim kadar halay çektiğim zor bir dönem oldu benim için...
Peki bu dergileri okumaktan tam olarak nasıl vazgeçtiniz?
D.G.: Yalnız geçirdiğim süre uzadıkça iyice hırs yaptım. iyice dergilere gömüldüm. "Yakın davranın ama erişilmez görünün, Kadınlar ilgiye bayılır, ilgi gösterin ama çok da göstermeyin, neticede kaçan kovalanır... Her zaman bakımlı olun ama biraz da salaş görünün; kirli sakal bırakın... Kadınlar lüksten hoşlanır onun için para harcayın ama çok da harcamayın öyle de salak gibi görünürsünüz..." derken derken, benim de ayarlar bir yerden sonra sapıttı. Bir süre psikolojik yardım almak durumunda kaldım... Ama benim için esas dönüm noktası bir akşam eve döndüğümde kapıda bulduğum haciz ihbarnamesi oldu. Kadınların karşı koyamadığı parfümlere, saatlere, boka püsüre sahip olayım derken kredi kartları almış başını gitmiş. Maddi manevi büyük çöküntüye uğradım...
Bu samimi açıklamalarınız için çok teşekkürler sayın Görgün. Bundan sonrası için ne düşünüyorsunuz? Son olarak eklemek istediğiniz bir şeyler?
D.G.: Ben teşekkür ederim. Bundan sonrası için konu yargıya intikal edeceğinden çok fazla bir şey söylemek istemiyorum açıkçası. Sadece kişisel arayışımda yine geleneksel yöntemlere dönmeyi düşünüyorum onu söyleyebilirim. Yaş da artık az değil, 32'ime geldim. Tıpkı eskiden olduğu gibi sevgilisi olan eşi dostu "Sor bir bakayım, arkadaşı var mıymış?" diye sıkıştıracağız artık, napalım. Olmadı annemin hep bahsettiği şu uzak akrabanın öğretmen kızıyla deniycem şansımı. Son olarak söyleyeceğim şey: Allah o dergilerin 5 adımda çok büyük belasını versin...
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et