Dışişleri Müsteşarı Hüseyin Kandıra'nın İsviçre Ziyaretinde Espriler Yerlerde Süründü
Birtakım resmi temaslarda bulunmak üzere İsviçre'yi ziyaret eden Dışişleri Müsteşarı Hüseyin Kandıra, İsviçre Dışişleri Bakanlığı'ndaki görüşmesine yaptığı esprilerle damgasını vurdu. Daha Bakanlık kapısından girer girmez esprilerini art arda sıralamaya başlayan Müsteşar Kandıra, bir türlü kimseyi güldüremeyince, hırs yapıp başından geçen komik anılardan, internette izlediği videolara kadar şansını zorlarken, son olarak anlattığı fıkraya da olumlu bir tepki alamaması üzerine apar topar Türkiye'ye dönmek zorunda kaldı.
Soğuk rüzgarlar esti
Dışişleri Müsteşarı Hüseyin Kandıra'nın İsviçre seyahati, müsteşarın geziye biraz neşe katmak istemesi nedeniyle planlanandan kısa sürdü. Diplomatik ilişkileri güçlendirmek için gittiği İsviçre'de ilk olarak Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ile bir araya gelen Hüseyin Kandıra'nın daha toplantının en başında yaptığı "Yaa ben aslında şu İsviçreli Bilimadamlarını sormaya gelmiştim. Ne zamandır araştırma yapmıyorlar. Ödeneklerini mi kestiniz yoksa kerataların ehehe" şeklindeki esprisi pek hoş karşılanmadı. Durumu toparlamak için "hani o geyik meşhurdur ya reklamlarda falan...ona şey olarak ben...neyse...e hadi biraz diplomatik temas yapalım madem" diyerek İsviçre Dışişleri Bakanı'na elini uzatan müsteşarın, tam tokalaşmak üzereyken eliyle saçını tarar gibi yapıp "zzztt Zurich!" demesi ise salonda soğuk rüzgarların esmesine neden oldu. Başarısızlıkla sonuçlanan bu ilk komiklik girişimlerine rağmen pes etmeyen Kandıra'nın "Yaa aslında buraya kadar gelmişken Alpler'de bir kaymak lazım. Söylemesi ayıp ben çok güzel kayarım...ehe hehe" sözlerinden İsviçre tarafı neyse ki hiçbir şey anlamazken, bu kez utanan Türk heyeti oldu. Görüşmede atmosferin giderek daha çok gerilmesi üzerine ortak bir konu bularak havayı yumuşatmaya çalışan müsteşar, Hakan Şükür'ün 1995 yılında mili takım forması altında İsviçre'ye attığı golü kastederek yaptığı "O değil de kral nasıl koymuştu ama son dakikada ahaha...aha..ha" şeklindeki esprisine yine herhangi bir reaksiyon alamadı.Anlatınca da komik olmadı
Müsteşar Kandıra, esprilerine kimse gülmedikçe iyice hırs yaparken, danışmanlarının "efendim isterseniz daha fazla kasmayalım" uyarısını dikkate almayarak, bu kez de yanında getirdiği laptop'ından İsviçre heyetine komik videolar izletme yoluna gitti. "Okuyom ben yaa", "Artiz ne arar la pazarda", "Amuğa koruk Bülent Başkan" gibi efsanevi videoların İsviçre heyeti tarafından boş gözlerle izlendiğini fark eden müsteşarın videolardaki espriyi tercüman vasıtasıyla anlatma çabaları da maalesef durumu olduğundan daha kötü hale getirmekten başka bir işe yaramadı. Aradaki dil ve kültür farkının iletişimde bazı anlaşmazlıklara yol açtığını fark eden Kandıra, son kozunu ise İsviçreli'lerin de anlayabileceğini düşündüğü bir fıkra anlatarak oynadı. Kandıra'nın "bir yahudiyle, el sabunu arasında ne fark vardır?" diyerek anlatmaya başladığı fıkranın ardından İsviçre heyeti görüşmeyi terkederken, müsteşar ve beraberindeki danışmanları da güvenlik nezaretinde dışarı çıkarıldılar."Adamlar soğuksa ben ne yapayım?"
Gelişmelerin ardından İsviçre hükümeti tarafından 24 saat içerisinde ülkeyi terketmesi istenen Kandıra ve beraberindeki heyet, THY'nin tarifeli uçuşuyla dün akşam saatlerinde Türkiye'ye doğru yola çıktılar. Uçakta moralinin oldukça bozuk olduğu gözlenen Hüseyin Kandıra, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, İsviçreliler'in en başından beri kendilerini gülmemeye programladığını belirterek "Yani ne bileyim, ben hem biraz ortam havasını bulsun hem de açıkçası sabah gazetelerde 'Türk müsteşarı İsviçreliler'i kırdı geçirdi, rahatlığıyla göğsümüzü kabarttı' gibi bir başlık görmek için elimden geldiğince bir çaba gösterdim. Adamlar soğuksa ben ne yapayım. Bence komiktim." dedi. Kandıra, İsviçre'de hakkında açılan soruşturma ile ilgili olarak ise yorum yapmaktan kaçındı.facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et