Geri Kalan 11 Ayda da Birbirine Dalmak İçin Fırsat Kollayan İstanbullular, Geçerli Bir Bahaneye Kavuşmanın Sevincini Yaşıyor: ''Zaten oruç başıma vurmuş...''
İstanbul bir Ramazan'a daha İslam dünyasının geri kalanından farklı bir heyecanla giriyor. Yılın diğer aylarında da her an, her yerde, herhangi bir sebepten birbirlerine dalmak için fırsat kollayan İstanbullular, bu yıl da mübarek ay vesilesiyle sahip olacakları "Açken gözüm hiç bi şey görmez", "Zaten sigarasızlıktan başım tutmuş" gibi bahanelerin tadını doyasıya çıkaracaklar.
20 milyon kişi aynı şehri paylaşmanın yarattığı gerginliği gündelik hayattaki kavgalarına taşımak için her zaman doğru dürüst bir bahane bulamayan ve "niye öyle baktın?", "Ben senden önce geldim", "Öyle mi park edilir?", "Babanın yolu mu lan bura?" gibi eften püften sebeplerle birbirine girmek zorunda kalan İstanbullular'ın çilesi 1 aylığına da olsa nihayet bitiyor.
Ramazan'ın tadını yine en çok taksiciler çıkaracak
Özellikle toplu taşıma ve trafikte çoğu zaman saçma sapan nedenlerle çıkan kavgalar Ramazan'la birlikte "oruç başına vurmak" gibi herkesin saygı duyduğu ve üzerinde mutabık olduğu geçerli bir nedene kavuşurken, Ramazan'ın tadını en fazla çıkaranlarsa yine taksiciler olacak gibi görünüyor.
Önceki Ramazanlar'da olduğu gibi özellikle iftare yakın saatlerde burnundan soluyacak olan taksicilerin yarından itibaren gözlerine kestirdikleri herhangi birine sadece "birader zaten başım tutmuş ayar etme adamı" diyerek tekme tokat dalma hakkına sahip olacaklarını hatırlatan İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyardı.
Resmi internet sitesinde yayınlanan bir açıklamayla "Mümkün mertebe sularına gitmeye çalışın. Kısa mesafeden uzak durun, köprü trafiğine girmelerini zaten hiç istemeyin. Ücreti kuruşu kuruşuna hazır edip adamı para bozdurmak uğraştırmayın Ha dalacaklarsa gene dalacaklar ona yapacak bir şey yok ama en azından siz elinizden geleni yapmış olun. Belki az döverler" diyen Büyükşehir Belediyesi, toplu taşımada yaşanacak kavgaların ise ancak her iki tarafın aynı anda ve aynı desibelde ''lan niyetliyim git belanı arama'' demesi halinde önlenebileceğini ,onun dışında en azından bir yumruklaşmanın kaçınılmaz olduğunu bir kez daha hatırlattı.
(colloseum Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et