Ekonomik Darboğaza Düştüğüne Kimseyi İkna Edemeyen Jamaika, İflasın Eşiğine Geldi
Kuzey Amerika’nın sempatik ülkesi Jamaika’nın finansal yardım talepleri uluslararası kuruluşlar tarafından ciddiye alınmayarak geri çevrilince ülke iflasın eşiğine geldi. Dünya genelinde gamsız, eğlenceli insanların ülkesi olarak tanındıkları için kimseyi yardıma muhtaç durumda olduklarına inandıramadıklarını belirten Jamaika Devlet Başkanı Dwight Foster, düzenlediği basın toplantısıyla dünya kamuoyunu ciddi ekonomik sorunlar yaşadıklarına bir kez daha ikna etmeye çalıştı.
"Batma noktasına geldik"
Muhteşem doğası, renkli gece hayatı ve eğlenceli insanlarıyla tanınan Kuzey Amerika’nın sevimli ülkesi Jamaika’nın, içine düştüğü ekonomik darboğazdan kurtulma çabalarının sonuçsuz kaldığı öğrenildi. Düzenlediği basın toplantısında, ülkeyi düzlüğe çıkarabilmek amacıyla yaptıkları girişimlerden bugüne kadar kayda değer bir sonuç elde edemediklerini belirten Jamaika Devlet Başkanı Dwight Foster, “Ne yapsak kimseyi inandıramıyoruz, ‘Jamaikalı gamsız, Jamaikalı vurdumduymaz, Jamaikalının derdi, sıkıntısı yok’ algısını bir türlü yıkamıyoruz. İnsanımız müziği eğlenceyi sevmiş işte bir kere, ne yapalım? Suç mu? Bu yaştan sonra huyumuzu mu değiştirelim? Nereden baksan kaç senelik devletiz şurada. Ancak üzülerek belirtmek isterim ki sanırım artık yolun sonuna geldik. İçkisiydi, cigarasıydı, eğlencesiydi derken elde avuçta bir şey kalmadı. Koskoca devlet başkanıyım, cebinde bir dal sigara alacak paran var mı deseniz, yok...” sözleriyle, ülkesinin içinde bulunduğu acı tabloyu gözler önüne serdi.
Ciddiye alınmıyoruz
Başkan Foster, ekonomik yardım bulma çabalarının nasıl karşılıksız kaldığını şu sözlerle açıkladı:
"Başta aramızda para denkleştirip bir kişiyi IMF’ye gönderdik ancak oradaki yetkililer arkadaşımıza para mevzusunun lafını bile ettirmemişler. Dünya Bankası desen oradan randevu almayı bile başaramadık maalesef. Bir şekilde heyet kurup hali vakti yerinde olan devletlere diplomatik görüşmeye gidiyoruz; ülkeye bi giriyorsun 'Vahay Jamaikalı gelmiş'ler başlıyor. Şakalar, takılmalar falan derken sofralar kuruluyor; sulu, kuru derken bizi içirip içirip geri gönderiyorlar. Değil bir kredi anlaşmasına imza atmak, geri dönerken ülkenin yolunu nasıl buluyoruz belli değil. Bir uyanıyoruz memleketteyiz. Ama var ya ne kafala... Neyse işte, ne ara, nasıl bu noktaya geldik biz de anlamadık. Bayraktan dolayı herhalde... Renkli falan ya biraz."
Son çare olarak bütün vatandaşlara yurt dışındaki akrabalarını, tanıdıklarını arattıklarını ancak ondan da bir şey çıkmadığını belirten Başkan Foster, şöyle devam etti: "Şu anda el elde baş başta oturuyoruz. Buradan tüm vatandaşlarımıza sesleniyorum: Bakın görüyorsunuz, Jamaikalının Jamaikalıdan başka dostu yok. Kötü günler için kenara attığınız üç beş kuruş bir şeyler, düğününüzden kalan altınlar falan varsa saklamanın sırası değil, getirin efendi gibi kendiniz teslim edin. Sonra ben yakalarsam daha fena olur. Sözüm söz, hele bir rahata erelim, hepsini bizzat ben geri koyucam yerine.”
"Hata biraz da kendi insanımızda"
Açıklama yaptığı sırada dışarıdan müzik sesleri gelmesi üzerine pencereye yönelen Foster, o esnada binanın önünde şarkı söyleyip dans eden insanlar olduğunu görünce kısa süreli bir sinir krizi geçirdi. Danışmanları tarafından güçlükle sakinleştirildikten sonra açıklamalarına devam eden Devlet Başkanı, “İşte görüyorsunuz, aslında hatanın büyük kısmı yine bizim insanımızda. Eğlenceye, partiye doymadı vatandaşımız. Ben burada neyin derdindeyim, bunlar ne yapıyor. Elin oğlu da haklı bir yerde, ben olsam ben de Jamaikalıya para vermeden önce iki kere düşünürüm. Neyse, fazla sigarası olan var mı?” diyerek basın toplantısına son verdi.
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et