Vizyonda Bu Hafta: Halil Sezai yine ağlamaktan sevişemiyor, Derviş Zaim yine düşük bütçe, Ege şivesi yine öttürüvercen...
Sanki kurak yerlerden göçüp "oymak halinde" gelmişler, kendilerine yeni bir vatan bulmuşlar gibi yerli film bolluğu var bu hafta. Kilim desenli, tarhana kokulu tam 5 yerli film ("Albatros'un Yolculuğu", "Balık", "Hay Way Zaman", "İncir Reçeli", "Üç, İki, Bir... Kestik!") bizi bekliyor. Kimi, izlendikten 15 dakika sonra unutularak kendini imha edecek cinsten, kimisi daha uzun ömürlü, turşusunu kursan bu kış tüketirsin gibisinden...
Bakalım vizyonumuz bu hafta bize neler getirmiş. Hazır bu kadar yerli film varken spotumuzu bir maniyle bitirelim:
"Sonbahar ortası, hava parçalı bulutlu
sinemaya gidelim bari, yorumlar pek olumlu
İncir reçeli romantik de kayısı reçeli odun mu?
Yerli komedi filmine alternatif @Valimutlu"
(Anonim)
İncir Reçeli 2 - Kafası Kendindeeen Bilee Güzeeell (Şair Burada Ortaikililere Sesleniyor)
Halil Sezai Paracıkoğlu... Bu güzel insan, 2011'deki ilk İncir Reçeli'nden sonra 3 tane albüm çıkardı, yazılar yazdı, fistan giydi, Çilek filminin yapımcılığını üstlendi, Ahmet Kaya'nın Başım Belada şarkısını seslendirerek bir illegal solcu marşını reçel kıvamına getirdi. Artık başka işlerle meşgul oldu, unutur belki diyorduk ama olmadı... Maalesef İncir Reçeli 2 filminin de ağlamalı, mızmızlanmalı başrol oyuncusu olarak karşımıza çıktı.
İlk film, 14 Şubat'tan az önce çıkmıştı, yine başroldeki kadının filmin sonunda öldüğü (double spoiler) Aşk Tesadüfleri Sever filmiyle eşzamanlı. İki filmin de teması "Yanındaki kızın değerini bil, trafik kurallarına uy, ilaçlarını düzenli ver... Ölümlü dünya :(" üzerine kuruluydu. Hatırlarsın (hatırlamasan da minumum 4 kişilik bir genç kadın grubuna sor, en az biri hatırlar) ilk filmde HIV enfeksiyonuna sahip kadın, sanki Ortaçağ'da yaşıyormuş da veba kapmış muamelesi görüyor, doğuştan taşıdığı virüsü o yaşa kadar getirdikten sonra da sırf romantiklik olsun diye film biterken ölüyordu. Bir insan da dememişti ki "Ya arkadaş otobüs durağının camından manyak gibi birbirinizi öpmenize gerek yok, HIV Pozitif bir insan da öpüşebilir hatta korunursanız deli dolu sevişebilirsiniz bile. Kızım senin hastalık da ölümcül değil kronik kroniiik..."
İkinci filmin en kısa özeti: Facebook > Durum > Ne düşünüyorsun? > Herkese açık > Paylaş...
Şimdi bu ablamız öldükten sonra Halil Sezai, şarkı söylediği barda çalışan kadına hafiften gönül kaydırıyor. Boylu-poslu, dövmeli bir Şafak Pekdemir olan bu afet de gönül kaymayacak gibi değil. Film işte Halil Sezai'nin "Acaba sevişsem ayıp olur mu?" düşüncelerinden ve gündelik hayatta söylesen milletin kıçıyla güleceği orta iki duygusallığındaki Facebook iletisi sözlerden ibaret... Bunu izlemek yerine pozitifyasam.org'a gir. Hiç değilse HIV-AIDS hakkında bilinçlenirsin, fena mı olur? İlle izleyeceksen de Samsun Müftüsü'nün bulunduğu yerlerden uzak dur!
Puan: 35 kişi bunu beğendi!
Balık - 'Çocuklarım olmadan asla' diyorsanız...
Usta yönetmenimiz Derviş Zaim filmi Balık, listemize ikinci sıradan giriş yapıyor sevgili kıralcılar... Şaka lan şaka, ustayı bir sıralamaya sokmak (hem de İncir Reçeli'yle beraber) ne haddimize... Zaim'le sizin için konuştuk. İlk filmi Tabutta Rövaşata'yı (O tavus kuşu şimdi n'apıyor acaba?) parasız nasıl çektiklerini yad eden, eldeki makara sınırlı olduğu için filmin kısa tutulduğunu (espri değil ha) duygulanarak anlatan Zaim, şöyle devam etti:
"Vay be, nerdeen nereyee... Nereye mi? Nereye lan işte, yine 3 kuruşla film çekiyoz, Kültür Bakanlığı fon verse diye gözünün içine bakıyoz, nereye lan nereye?!... Tamam tamam ben sakinim, diğer soruya geçelim..."
Filmin teması: "Doğaya zarar veren insan elbet bir gün ettiğini bulur." Film düşük bütçeli olduğu için öyle tsunamiyle, buzul çağıyla falan karşılık veremez ama doğa, mütevazi yollar dener...
Olay ise şöyle gelişir: Filmin baş karakteri, Kaya isminde, balıkçı bir Bülent İnal'dır. Kaya'nın kızı konuşamaz (oynatmışsınız Myraslava Kkostyeva diye bir çocuğu, konuşsa ne anlayacağız o da ayrı). Kızın iyileşmesi için yüklü paraya ihtiyaç vardır lakin modern tıp o balıkçı maaşına parmağını oynatmamaktadır. Sanem Çelik'in (Hatırla Aliye'den: "Çocuklarım olmadan asla" diyen anne) canlandırdığı Filiz ise Zahide ile Yetiş Hayata programına bağlanıp şifalı ot profesörü İbrahim Saraçoğlu'ndan yardım istemiştir kızı için. Saraçoğlu'nun önerdiği avakado yapraklarını bulamayınca okunmuş balık falan yedirir yavrusuna... Bu arada Kaya kötü işlere bulaşır, sürüsüyle balık avlayıp para kazanma sevdasına zehir mehir işlerine girer, zehiri yiyen göl de durur mu, yapıştırır cevabı...
Kızın isminin Deniz olmasının, o avlanan balıkların, o gölün neyi temsil ettiğini bir bilsen ah seyirci... Ahh saf seyirci..."Doğa affetmez akıllı olun" diyor göl, "O AVM'leri ben dikicem sonra müsait bir yerinize" diyor balıklar... Ahhh bee...
Puan: Omega 6
DİĞER - Sevimli Kikorikililer, Film Çeken Egeliler, Bir de Artiz Avukat
Kikoriki: Yenilmez Takım
Kikoriki isimli bir adada yaşayan sevimli canavarlar, Karadeniz'in o güzel yaylalarında yaşayan güzel insanlar gibi, mutlu mesut, dertsiz tasasız, güllük gülistanlık hayatlarını devam ettirirler. Derken bu adaya bir yerden bir televizyon düşer, canavarların kafasını uzak diyarlara çeler ve dertsiz başlarına dert olur.
Sevgili ebeveynler, başını TV-internetten kaldıramadığı için giderek mal bir yaratığa dönüşen yavrularını sinemaya götürsün diye...
Üç, İki, Bir... Kestik!
Daha önce de bir Ege filmi çekmiş Kerem Sarı isimli genç arkadaş, bakmış son zamanlarda film içinde film çekme hikayesi çok tutuyor, e Ege şivesi de yerli komedilerin olmazsa olmazı, "Gidiveeğcen" dediğinde seyirci kopuyor, bu ikisini birleştirip film meydana getirmiş. Filmde Süleyman isimli genç, yaşadığı Ege köyünde film çekiyor, köylüler şivelerini konuşturuyor, e siz de gülüverin gaari (anlamsız: Gülüverin serüvenleri)
Yargıç (The Judge)
Mahkeme salonunu sirke çeviren, yasa-masa dinlemeyip laf cambazlığı yapan, hakimi geyik muhabbetine sevk eden, müvekkilinden makas alan özgüvenli ve artiz Hollywood avukatları var ya... He işte böyle bir avukat, Hank Palmer denilen adam, bu memlekete dönüyor, bunun bir de yargıç babası var, amaaan, öyle gelişiyor hikaye işte...
-BİTTİ-
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et