Balon Patlatıp Domates Hasadı Beklemekten Sıkılanlar İçin: 5 Fantastik Mobil Oyun...
Sokağa çıktık, Söğütlüçeşme'den Avcılar'a metrobüsle yolculuk eden insanların telefon ekranlarını dikizledik. Starbucks’da 1 kahve ile akşama kadar iş yapıyormuş gibi cool takılıp oyun oynayanları izledik. Tuvalette yarım saat oturan insanları çıkışta sıkıştırıp sorguya çektik. Maalesef sonuçlar hiç açıcı değil; hala cep telefonunda saçmasapan oyunlar oynanıyor. Elimizi taşın altına koyup, biraz senaryosu olan, müziği ile uğraşılmış, sürükleyici ve eli yüzü düzgün oyunlar oynayasınız diye üşenmedik yine bir liste çıkardık sizin için. Çalışın bunları, sorucaz...
1. Broken Age
Tim Schafer tarafından yazılan şahane bir hikaye, Double Fine Productions sunumu ile karşınızda. Bir macera oyunu ve müthiş bir atmosfere sahip. Oyunun grafikleri, müzikleri olağanüstü. Hadi şimdi bir tane iyi bir kulaklık takın da birkaç müzik dinletelim size, o ara okumaya devam edersiniz…
Oyunda tek bir karakteriniz yok. Shay ve Vella adında 2 ana karakteriniz var ve ikisinin de hikayeleri, yaşadıkları dünya ve size verdiği keyif ayrı. Shay, biraz teknolojik çağın ezik çocuğu. Vella ise tam bir fantastik dünya kahramanı. Vella’nın dünyasını daha çok beğenebilirsiniz. Schafer, Vella’yı evladı gibi sevmiş olsa gerek. Harika bir hayal dünyası ve senaryoya sahip. Telefon başında dakikalarca sıkıcı diyalogları dinlemeyin diye sohbetler kısaltılmış. Özet geç Broken Age havası olsun yani... Yer yer komiklikler şakalar olması da oyunun akıcılığını artırmış.
Son olarak oyun hakkında spoiler yeme şansınız yok. Çünkü oyun bitmiyor… Evet, arkadaşlarınıza anlatırken, “Vella var ya? Bulutların üstünde uzun atlama yaparken Mog Chotra (oyundaki kötü canavar) onu ham yapıyor” diyemiyorsunuz. Bitmeyen oyun yapmışlar. Bölüm 2 için bekleyeceğiz…
2. Transistor
Helal be size koca yürekli Supergiant Games çalışanları! Bu adamların hayal dünyası ve hikaye işleyişi şahane. Daha önce Bastion ile gönülleri fetheden çocuklar, şimdi de Transistor ile karşımızda. Diablo’nun, uğursuz, ne idüğü belli olmayan, karanlık dünyası ile geceleri kabuslar görüyorsanız, gelin bir doz da Transistor alın. Bu da RPG, valla!
Cloudbank adında terkedilmiş bir şehirde geçiyor hikaye. Oyunun ana karakteri kızıl saçlı ve kocaman bir kılıç sürükleyen Red adında bir abla. Aslında ana karakter oyundaki kılıç olabilirmiş. Hanım abladan daha çok konuşuyor ve daha çok işimize yarıyor. Yeni yetenekler öğreniyor ve bu kılıcın fonksiyonlarını geliştirebiliyorsunuz. Kullanabildiğiniz 16 tane yetenek var. Bir de zamanı kullanabiliyorsunuz. Oyunu oynarken bir ekran koruyucu falan alın kendinize. Robot öldüreceğim diye daha taksidi bile bitmemiş telefonlarınıza yazık olmasın. Bu arada düşmanlarınız robot, evet.
3. Limbo
Bağımsız bir oyun yapımcısı olan PlayDead tarafından yaratılmış sıra dışı bir oyun. Sıra dışı demişken, hakikaten tuhaf bir oyun. (Dikkat, eser miktarda zeka gerektirir!)
Oyunda nerede olduğunuz, karakterin kim olduğu, hikayesinin ne olduğu ya da nasıl oynandığı belli değil. Hiçbir anlatım yok, karanlık bir ormanda bayılmışız ve yolumuzu arıyoruz. Ölüm ve yaşam arasında bir arafta geçiyor hikaye. Her taraf karanlık, yalnızca bizim çocuğun parlayan gözleri var (o da olmasa ekran kilidi devreye girmiş gibi siyah ekrana bakacaksınız zaten).
Atlıyor, zıplıyor, bulunduğunuz zorlukları aşmaya çalışıyorsunuz. Haritanın vermiş olduğu engelleri aşıp, sağladığı avantajları kullanıyorsunuz. Atlamalı zıplamalı basit bir oyun gibi görünebilir ama aklınızı kullanarak hareket etmeli ve biraz bulmaca çözmelisiniz. Kurtarın şu çocuğu Allah rızası için…
4. Lara Croft Go
Atlamalı zıplamalı oyunların atası Lara Croft ve maceralarına biraz da mobil’de devam edelim (ömürümüzü yedin, bitmedi maceraların be kadın). Ama başlamadan önce gidin bi powerbank falan alın. Bitmiyor çünkü oyun...
Lara Croft Go, Square Enix tarafından geliştirildi ve yayımlandı. Hitman Go ile hatırı sayılır bir başarı yakalayınca, ''şu Lara Croft’un da sonuna bi 'Go' ekleyelim, onu da çıkaralım'' demişler. Belli ki oyuna çok özenilmiş ama ana karakterimiz Lara Croft’un grafiklerinde bi tuhaflık var sanki. Atlayıp zıplarken oraya buraya takılmasın diye köşeli yapmışlar kızcağızı.
Neyse, oyun hikayeden çok, engel aşma ve macera dolu yolculuklar üzerine kurulu. Kızımızın aşması gereken bol bol engel ve alt etmesi gereken bir yığın yaratık var. Ayrıca klasik çift tabancasının yanında, haritada bir kerelik kullanabileceği materyaller de bulunuyor. Sadece atlar zıplar oyunu bitiririm diyorsanız yanılıyorsunuz (o kadar basit bir oyun olsa önerir miyiz?). Çözmeniz gereken 70 küsur bulmaca var ve hepsini çözene kadar beyniniz yanabilir. Beyniniz yanmadıysa, bataryayı kontrol edin. O yanıyor olabilir…
5. Shadowmatic
Çocukken elektrik gittiğinde mum ışığında parmaklarınızla duvara tavşan falan yapıyor muydunuz? Ha işte o tür bir gölge oyunu var sırada. Bu gölgeleri yapmak biraz zor ama eşek kadar oldunuz artık, tavşanı kuşu da aşın biraz zaten.
Triada Studio tarafından geliştirilen bir bulmaca oyunu. Seviye seviye ilerlediğiniz 9 bölümden oluşuyor. Birbirinden farklı atmosferlerde, çevrede bulunan materyalleri ışıkta yansıtarak anlamlı şekiller yakalamaya çalışıyorsunuz. Onun dışında dinlendirici ve çok güzel müziklere sahip. ''Bu çaydanlık mıydı, oklava mıydı ya da dur dur kesin kitaplık lan bu'' derken dakikalarca eğelenceli vakit geçirebilirsiniz. Etraftan kopya çekmeyin ve oyundaki ipucu yardımlarına çok dalmayın. Uğraşın biraz, beyin jimnastiği yapın. Daha metrobüste sizin durağa çok var…
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et