Mahalle Yanarken Saçını Tarayan Siz Olun: Sinir Sistemi Yorgun Düşenler İçin Gündemden Uzak Kalma Rehberi...
Ekmek elden su gölden bir yaşam sürüyor dahi olsanız coğrafi dezavantajınızdan ötürü gerçek anlamda mutlu olmanız mümkün görünmüyor. Diyelim iyi bir işiniz, şahane bir eşiniz/sevgiliniz var, ülkenin geri kalanında soyutlanmış lüks bir fanus içinde yaşamınızı sürdürüyorsunuz. Bu durumda bile nereye kadar derinleşeceğ belli olmayan bir ekonomik kriz ve nerede ne zaman kimin tarafından patlatılacağı belli olmayan bombalarla mütemadiyen gerilen ülke gündeminden şu ya da bu şekilde haberdarsanız o gerginlik size de bulaşıyor.
Dertsizlerin bile yüzünün gülmediği bir coğrafyada özel hayatınızdaki sorunları ve fakirliğinizi de hesaba katarsak ortaya tam bir cinnet şöleni çıkıyor. Şunu kabul edelim: Bizler Fedon değiliz. Bu kadar yükü taşımamız mümkün değil.
Bu hafta bir sosyopatı dahi çileden çıkarabilecek gündeme sahip ülkemizde bir duyarsız gibi yaşamayı öğrenecek, cehaletin getirdiği mutluluk ile ortamlarda tam bir gerzek gibi görünmeyi hedefleyeceğiz.
Herkes hazır ise gündem geçirmez zırhımızı 9 adımda giymeyi öğreniyoruz. Buyrun.
1. Elveda VPN
Ülke ne zaman karışsa hoop internet yavaşlıyor. ‘Ay acaba neler oluyor, ay acaba ne konuşuluyor?’ diye panik oluyor ve adeta yemeğin en iştahlı yerinde tabağınız önünüzden almış gibi hissediyorsunuz değil mi? Yapmayın anacım, yapmayın gülüm. Şimdi sakin olun ve o VPN’i yavaşça yere bırakın. Çünkü fırsat bu fırsat. Canınızı sıkacak, gözlerinizi dolduracak haberlerden uzak durmanın şu an tam sırası. Böyle günlerde intrnetteki tek dostunuz Instagram, o da olmadı Snapchat. Bunlar sizin kötü gün dostunuz, can yoldaşınız. Kimsenin bunları engellediği, sizi buralardan alıkoyduğu yok. Buyrun doya doya faydalanın. Hala snapchat'in köpek filtresini denemediyseniz işte size tarihi bir fırsat...
Öyle bakma nolur, bitmesi gerekiyor anla beni... :(
2. Offline çözümler
Internet'e bir kere girince elim ayağım durmuyor, ben açmasam da illa o haberler beni bi yerlerden buluyor diyorsanız o zaman VPN'le beraber telefonu da güvenli bir yere bırakın. Laptop'ın kapağını kapatıp çocukların erişmeyeceği bir yere saklayın. Sizin biraz internetten uzaklaşmaya ihtiyacınız var. ‘Açın kitap okuyun’ dersek Allah çarpar, çünkü içimiz merakla doluyken kitaba yoğunlaşmanın mümkün olmadığını herkes bilir. Burada yapmanız gereken derhal bir yemek kanalını açmak! Bakın bu yemek kanalları ailece dizi izlemenizi bile bıraktıracak! Bir kere açtınız mı başından kalkmak bilmeyecek, ekranda etler pişerken derhal mutfağa gidip etlerinizi öpmek isteyeceksiniz.
O da işe yaramazsa mecburen, hadi bağcılar...
3. Alışveriş yapın ya da yapıyor gibi yapın
Diyelim ki internet kesilmedi. O zaman çok şanslısınız. Hemen bir sanal mağazaya girin saatler sürecek oyalanmanın tadına varın. O ayakkabıdan bu çoraba, şu saatten bu saç bakımına dolanın durun. Hazır yılbaşı da geliyor hediye falan bakın. Paranız mı yok? Hiç mesele değil. Onlar öyle alışveriş sepetinde dursun. Ödeme yapmadan çıkın siteden. Henüz tam karar vermediğinizi, ekleyip çıkaracak şeyler olduğunu falan düşünüp kendinizi avutarak çıkın siteden. Temiz 2 saati de böyle kurtardınız, tebrikler...
4. Kredi çekip tatile gidin!
Valla bak, çok ciddiyim! Kredi çekin ve yurtdışı tatiline gidin. İki gün üç gün kaç gün olursa artık. Değişik yerlerin büyüsüne kapılıp internette gezinmeyi bile aklınıza getiremeyeceğinizden, hadi diyelim getirdiniz, yurt dışında internet paketinizin her megabayt'ı bi yerinize gireceği için öyle her aklınıza estiğinde kullanamayacağınızdan aşırı rahatlayacak, insan olduğunuzu hatırlayacaksınız.
Sonra ülkeye döndüğünüzde kredi borcunuzu ödeyebilmek için it gibi çalışacak, yorulacak ve yine gündeme vakit ayıramayacaksınız. Tam bir win-win. Hem böylece paranızın değerini de anlarsınız. Kredi ödemek demek cebinizde bulduğunuz 1 Liraya sevinmek demektir!
5. Kulaklık sizin dostunuzdur arkadaşınızdır
Toplu ya da topsuz (taksi) taşımada ve kamusal alana dahil olduğunuz her yerde kulaklıklarınız kulağınızda olsun. Keyfinize göre biz müziği de dışarıdan gelen sesleri bastıracak desibelde verin gitsin. Görün ama duymayın, bedeniniz oradayken aklınız bambaşka diyarlarda olsun. Kendi kendinize klipler çekin.
Bu husus özellikle taksiye binecekler için hayati önem arz ediyor. Zira yetişkin bir taksici kısa mesafede dahi ekonomiden dış politikaya dek her konuda güncel örneklerle fikir beyan etme ve geçen gün yaşadığı çok enteresan bir olayı tüm ayrıntılarıyla paylaşma yeteneğiyle donatılmıştır. Ne zaman ki gözler dikiz aynasında buluştu, gündemin ortasına düştünüz işte. Bu durumda kulağınızda kulaklık varsa yırttınız. Yoksa büyük geçmiş olsun...
Keşke hepsi sadece kötü fıkra anlatsa...
6. Aşık Olun (Mümkün mertebe salaklaşarak….)
Aşkla birlikte paket olarak gelen, mantığınızın düşmanı oksitosin ve beyne yürüyen endorfin sayesinde "amaağn koy g.tüne" diyecek kıvama ve kerizliğe kısa sürede erişebilirsini. Bundan sonra sizi hiçbir gündem yenemez. Beyniniz yalnızca O’nu düşünmeye yarayan bir organa dönüşeceği için okuduğunuzu anlamayacak, seyrettiğiniz hiçbir haberi idrak edemeyeceksiniz (Zaten son görülmesini kapatması gibi önemli meseleleriniz varken yemişiniz gündemi..)
ideal salaklaşma seviyesi (temsili)
Elbette sizi bu hülyadan uyandırmak isteyen bir takım kötü niyetli kankalarınız olacaktır. Bu durumda çevrenizdekilerin gündem hakkında bilgi verme girişimlerini "O konuşurken sanki arkada Weekend çalıyor", "Otoban gibi gamzesi var" şeklinde sevdiceğinizle ilgili vıcık vıcık güzellemeler ile durdurun. Kimse buna tahammül edemez (Aşık bir insanın sevgilisinden bahsetme motivasyonu ile çevresindeki insan sayısı daima ters orantılı olmuştur). Kısa sürede çevrenizdekilerin nefretini kazanacak, kötü niyetli girişimleri bertaraf etmiş olacaksınız.
7. Huzur Stalk'da...
Stalk’u küçümsemeyin. Gerçek bir stalker bu işe uzun mesailer harcar. Doğru research questionlar ile saatler hatta günlerce hayattan kopabilir.
Hangi yıldayız?
İşe ilk olarak, varsa hala içinizde ukte kalan eski sevgilinizle başlayın. İnşallah yalnız ve perişan mı? Sizden sonra belini doğrultabildi mi? Sevgilisi varsa sizden ne kadar çirkin? Kısmet olursa ne zaman ayrılırlar? Evlendiyse boşatabilir miyiz? Tüm ilginizi ve enerjinizi doğru metodlar ile bu sorulara yöneltin. Siz bu manyaklıklarla yatıp kalkarken kim ölmüş, kim tutuklanmış filan ruhunuz duymayacak. Adınızı dahi unutacak, tertemiz bir gerzek olacaksınız.
Eski sevgili mevzusu çoktan kapanmışsa o zaman gözünüze kestirdiğiniz rastgele birilerinden başlayın işe. Eski okul arkadaşlarını, manitalarını sosyal medya hesaplarından aratıp bulun. Fotoğraf altı yorumlarını, duvar yazılarını okuyun. ‘Oha bu kimmiş? Vay şunun da gülüşü ne güzelmiş!’ diyerek bir başka hesaba, oradan da bir başkasına derken sonunda gözlerin kör olurcasına kendine döneceksin. Stalk ederken hem belki hayatınızın aşkına da rastlarsınız da gündemle falan bir daha işiniz olmaz. Ne tatlı!
8. Bol bol hasta ziyareti yapın!
Yapın ki grip salgınına biran önce yakalanın. Böğrünüz ağrısın, beliniz bıhırınız kırılsın, gözünüzün feri sönsün de size gündemden bile bahsedemesinler. Sümüklerinizi silmek için elleriniz peçete dolsun, o telefonu elinize alamayın. Antibiyotikleri çakıp çakıp bayılın da dünyadan en azından bir süre habersiz kalın.
9. 90'lar Türkçe Pop’a Sığının (Dum kah kah... kah kah ile gelen seratonin)
Kendinizi kesecek hale bile gelseniz Harun Kolçak’ın bıyıklı-saçlı, ellerini yumruk yapıp havada daireler çizdiği tuhaf dansına karşı koymanız mümkün değil. Hiçbir mutsuzluk Gir Kanıma klibine direnecek kadar güçlü değildir. Cilayı da ‘‘dum kah kah ateşteyim ateşte ateşte’’ ile yapsanız sizin daha sırtınız yere gelmez (şu an yazarken bile inanılmaz bir neşe hücum etti bünyeye). Bunun daha Yonca Evcimik’i, Hakan Peker’i, Ah Canım Ahmet'i var… Hepsi de ilk günkü tazeliğini koruyor. Neden? Çünkü 90’lar Türkçe Pop...
Task 1: Maksimum fayda için aşağıdaki klibi sesi kapalı seyrediniz.
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et