Aşk, Evlilik, İhanet ve Netflix Düzeyinde Erotizm: Sex/Life
30’lu yaşlarında bebek emzirirken 20’li yaşlardaki çılgın aşk hayatının yasını tutan bir kadın, kendini fantezilerine kaptırırsa ne olur? İşte bu sorunun cevabını bize Sex/Life veriyor.
Dizi, B.B. Easton’ın 2006 yılında piyasaya sürülen 44 Chapters About 4 Men kitabından ilhamla yazılmış. Greek, The Lying Game, Twisted gibi projelerde imzası bulunan Stacy Rukeyser, bu kez Sex/Life ile karşımızda. Hikaye aslında tanıdık, hızlı bir gençlik yaşamış ve kendi deyimiyle kamasutra pozisyonlarının %73’ünü denemiş bir kadın olan Billie, serseri erkeklerden (Brad) yorgun düşüyor ve karşısına çıkan güvenli limanla (Cooper) evleniyor. 2 çocuk ile taçlanan 8 yılın ardından kötü giden aşk hayatı, onu geçmiş ile avunmaya itiyor.
Desperate Housewives ile Fifty Shades of Grey arasında bir yerde
Ancak aklını tatile çıkarmış (ama zeka duruyor!) genç kadınımız azıcık saf olduğundan, aklından geçen her şeyi bir word dosyasına yazıyor, ortalık yerde şifresiz bir bilgisayarda bırakıveriyor. Evlenip de göbek yapmamış nadir erkeklerden olan kocası Mr. Adonis (Cooper), bu günlüğü okuyor ve “kutsal anne” karısının öteki yüzünü keşfediyor. Kötü çocuk olmaya çalışarak kendini aşmaya ant eden koca Cooper, yetersizliği ile öfkesi arasında gidip gelirken Billie karşısında düşlerini süsleyen eski aşkı Brad’i buluyor.
Işıl ışıl her yer her yer sanki pavyon...
Sex/Life Neler Sunuyor?
- Oldukça zayıf bir aşk üçgeni dizisi olan Sex/Life, iki kadın bir adam klişesini iki adam bir kadın denklemiyle yeniden yorumluyor.
- Kadın bedeninin on yıllardır tüm hatlarıyla görünür kılındığı ekranlarda, artık erkek bedeni de bol bol sergileniyor. Öyle ki eski sevgili Brad kasığındaki arı dövmesiyle baş döndürüyor. (Seksi dizi yapacağız derken birçok yerde komik duruma düşmüşler evet, dövmeyi gören kadının bölüm finalinde kendinden geçmesi gibi senarist fantezileri kahkaha attırıyor. Dizinin diyalogları da facianın bir adım gerisinde, uyarmadı demeyin)
- Gözünüz bol bol sarışın erkek görecek, hatta dizide esmer erkek yok. Ama tuhaf gelmesin, dizide tüm insanlar da pembe zaten. O kadar çok pembe led ışık kullanılmış ki...
- Dizide pornografik türün en leş klişeleri bol bol kullanılıyor. Mesela, bad boy eski sevgili Brad, Billie’nin en yakın arkadaşıyla da takılıyor, Billie onları basıyor. Sonrasında Brad ne yapıyor dersiniz? İlişkilerini FaceTime ile Billie’ye canlı izletiyor… Tüm hikayede, röntgenci pozisyonundaki izleyiciler arasına, haz vesilesi görülen bu sahnede, Billie de katılıyor.
- Flashbacklerle zenginleşen kurgu, Billie’nin “evinin kadını çocuklarının anası” olmadan önceki bekarlık sultanlık günlerini de gösteriyor. “Hey gidi günler” temalı flashbackler bir yerden sonra kendini sürekli tekrar ediyor. Anladık seks satar da hikaye nerede isyanı da beraberinde geliyor.
Havuz medyası ehehehe
Kızlar Bu Dizi Sizin İçin
Sex/Life’ı ilginç kılan en temel fark, eril pornografı endüstrisinde olduğu gibi erkek gözünden değil daha çok kadın bakışından ekrana yansıyan sahneler. City on a hill, Person of interest ve Fairly legal gibi projelerden tanıdığımız, dizinin başrol oyuncusu Sarah Shahi’nin (Songül Öden’in Amerika şubesi değil mi?) deyimiyle “Dizi, seksi pornografik bir şekilde değil, bir dans gibi ekrana getiriyor.” Kadın tarafından ele alınan hikayenin izleyici hedefinde de kadınların olduğu, ilk bölümdeki ilk bloktan itibaren fark ediliyor.
Kadının gündüz düşlerinin çocuğunu emzirdiği sırada vuku bulması, erkek izleyici için çok da çekici olmasa gerek. Benzer şekilde, Billie’nin düşlerinin, göğüslerinden gelen sütle bölünmesi kadın için annelik ile kadınlık arasındaki sıkışmışlığa denk düşerken, erkek cephesinden tabu görülen anne ve cinsellik çatışmasına rast geliyor. Erkek izleyici için irite edici olabilecek birçok nokta bulunduran Sex/Life, bu dizi kadınlar için diye düşündürüyor.
Levent Kırca ''İskicim'' skeci, 2021 remake
Dizinin temel çatışması da erkek için kaygı verici bir noktadan kökleniyor. Cinselliğin kadın cephesi; “taklit edilebilir”, “mış gibi yapılabilir” ve bu nedenle kısmen daha konforlu görülüyor. Erkek rolünün gerçeğe dayalı olmasının ve bunun yarattığı kaygının, pornografiye yön verdiği ve seks temalı filmleri erkekler için izlenir kıldığı malum. Popüler pornografi endüstrisi, bu kaygıya cevap vermek hatta yatıştırmak üzere; kadını ikincilleştiren, birçok defa aşağılayan bir pozisyonda konumlandırıyor. Dizide bu misyon birçok sahnede hafifletilmiş, yer yer göze batan eril vurgular olsa da kısmen daha eşitlikçi bir yerde kalıyor.
Sex/Life, kadınla “birçok bakımdan yetersiz gördüğü” bir kocayı eşleştirerek erkek açısından bu kaygıyı körüklüyor. Billie eski sevgilisi Brad’e meylederken meşruiyetini kocası Cooper’ın sıkıcılığı, yorgunluğu, ilgisizliği ve yetersizliğinden alıyor. Anlayacağınız erkeklerin diziyi izlerken huzursuz hissedebileceği malum, kadınlar için ise yasaklanan birçok arzunun “normalleşmesi” huzurlu bir dünyanın kapısını açıyor.
- Spoiler Alert -
Parantez açmak gerek, kısmen karakterler için duygusal motivasyonların korunduğu dizide, mağdur koca da yeni yolculuklarla ödüllendiriliyor. Adonisli aile babası Cooper, karısının renkli fantezi dünyasına uyum sağlamak için kendiyle savaşırken, maceralar keşfetmekten geri kalmıyor. Bir klişenin daha kullanıldığı aksta, Cooper sonunda pes edip Asyalı seksi iş kadınının peşine takılıyor.
Şuna bakınca da "Allah başka dert vermesin bacım" diyesi geliyor insanın
İkinci sezon (eğer olursa, henüz onay gelmedi) belli ki bizi Cooper’ın aile babası kimliğinden sıyrılışını gösterecek. Bad boy Brad de dizinin sonunda Billie’ye yeni bir hayat teklifi ile geliyor. Haliyle ya ikinci sezonda dizi açık ilişki yaşayan bir çiftin renkli hayatına doğru evrilecek ya da kocasından ayrılıp Brad ile devam eden Billie, o ilişkinin de sıradanlaşmasını yaşarken Cooper 30’undan sonra serseriliği keşfedecek… Ve tabii muhtemel ki çiftin (Billie ve Cooper) yolları yeniden kesişecek. Anlayacağınız hikayedeki ilişki kombinasyonları daha çok seks kaldırır, onay gelirse birkaç sezon daha çekilecek malzeme var.
- End Spoiler alert -
İktirdarsızlık temalı stock photo gelmiştir...
Dizi, Netflix Türkiye’de en çok izlenen ilk 3 proje içinde. Pandemi sebebiyle aşk arenasından uzak kalmış (evet kibarca 'abazan' dedik size), evde geçen karantina günlerinde evliliğini, ilişkisini bol bol sorgulamış bir neslin kendini bu dizide bulmasına şaşmamak lazım. Billie’nin kararsızlığı, korkusu ve tereddütleri de şu dönem flört sahalarından uzak kalan hemen herkesin içinde. Siz de aşk, meşk, seks mevzularına balıklama dalacağınız, “amannn maksat zaman geçsin” diyerek izleyeceğiniz, +18 sahnelerden gına gelecek, kadın penceresinden bakan erotik bir dizi izlemek isterseniz Sex/Life ilk sezonuyla (8 bölüm) Netflix’te. İyi seyirler.
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et