4 Sene Önce Aldıkları Kurbanlığı Kesmeye Kıyamayan Aile, Koyunun Eceliyle Ölmesini Bekliyor
Kurban Bayramı tüm Türkiye'de coşkulu bir şekilde büyük ve küçük baş hayvanların kesilmesi ile kutlanmaya devam ederken, Ankara'nın Yıldız semtinde oturan Pervari ailesi, 4 yıl önce aldıkları koyuna bu sene de kıyamadılar. Bir koyuna evde bakmanın çok zor olduğunu ancak kızları Buse Naz'ın psikolojisi için bazı şeylere katlanmak durumunda kaldıklarını ifade eden baba Salih Pervari, "Evde biraz olsun rahat edebilmek için tek umudumuz Refik'in eceli ile ölmesi" dedi.
"Çocuk çok ağlayınca kesemedik"
Bundan 4 yıl önce kurban bayramı için aldıkları Refik'in sitenin bahçesinde otlarken kısa süre içerisinde kendisini kızları Buse Naz'a sevdirdiğini belirten Salih Pervari "İlk sene kesecektik aslında ama bizim küçük kız çok ağladı, sızladı. Biz de kıyamadık. 'Çocuk travma geçirmesin, ileride başımıza psikopat olmasın diye bir sene bekleyelim; hem koyun da o ara iyice ete gelir' dedik. Bir sene iki sene derken, bakın ne kadar zaman geçmiş aradan, hey gidi..." diyerek, Refik'in hikayesini şu sözlerle anlattı:
"Başlarda sitenin bahçesinde otlayıp, çocuklara da eğlence oluyordu hayvancağız. O zamanlar pek bir sorunumuz yoktu açıkçası. Adeta sitenin maskotu olmuştu, apartman toplantılarına bile getiriyorduk. Sırf bu değil; çok da işimize yaradı kerata. Ayıptır söylemesi çevrede açılış, sünnet falan olursa bizim Refik'i şöyle bir gezdiriyorduk ortalarda sanki kesecekmişiz gibi. Dosta düşmana karşı bizi zengin gösteriyordu. Hatta bir keresinde işi abartıp, hayvancağızı ağaca bile astık , o günden sonra bir hafta me'lememişti Refik. E tabiatları böyle zaten bu koyunların, çok hassas hayvanlar..."
"Evde bakımı çok zor"
"Dışarıda bakarken iyiydi ama havalar soğumaya başladığında mecburen eve alınca işler biraz değişti haliyle. Uzaktan sevmesi iyi hoş da, aynı evde çok zor oluyor gerçekten. Her hareketi batmaya başladı bir süre sonra. Doyurması bir dert, sürekli me'lemesi ayrı dert, pisliğini temizlemek bambaşka bir dert. Ne yaptıysak tuvalet terbiyesi vermeyi başaramadık. Karım 'Ya o, ya ben' diyerek 2 defa evi terk etmeye kalktı. Bazen canıma tak diyor, bıçağa davranasım geliyor ama şu saatten sonra Refik'e bir şey yapsak, Buse Naz bizi hayatta affetmez. Elimiz, kolumuz bağlanmış durumda..."
"Bazı şeyler ağırıma gidiyor"
Hafta sonları Refik'i dışarıda gezdirdiğini de belirten dertli baba, "Herkes köpeğini alıp Seğmenler Parkına giderken, ben koca adam, Yüksek İnşaat Mühendisi Salih Pervari, çoban gibi yanımda koyunla oradan oraya yürüyorum. Bazı şeyler gücüme gidiyor artık. Kaldıramıyorum..." diyerek yaşadığı sıkıntıları dile getirdi.
Refik'in şu an tahminen 8 yaşında olduğunu belirten Pervari, "Sordum, soruşturdum bir koyunun ortalama ömrü 12 sene falanmış. 3-4 sene daha dişimizi sıkarsak düze çıkacak gibiyiz..." derken, açıklamalarını şu sözlerle noktaladı: "İşin garibi, bizimle yaşaya yaşaya hayvanlıktan da çıktı Refik. Biz ne yersek onu yiyor, konuşulanı anlıyormuş gibi anlamlı anlamlı bakıyor... Ne yanında bir şey yiyebiliyoruz, ne doğru dürüst bir şey konuşabiliyoruz. Geçen biraz sesimizi yükselttik, üç gün salona gelmedi Refik Efendi. O gelmeyince tabii, Buse Naz da odasından çıkmadı. Resmen bizim evimizde, bize tavır yapıyor. Ne desem bilmiyorum; tez zamanda Rabbim canını alır da kurtuluruz inşallah..."
facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et