Kanser Teşhisi Konduktan 3 Gün Sonra Hayatını Kaybeden Eski Tiyatrocuya Basının Tepkisi Çığ Gibi Büyüyor
Geçtiğimiz hafta akciğer kanseri teşhisiyle Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Onkoloji kliniğinde tedavi altına alınan 64 yaşındaki tiyatro oyuncusu Refik Duragün'ün, 3 gün gibi kısa bir süre içerisinde hayatını kaybetmesi ile başlayan tartışmalar, şiddetlenerek büyüyor. Teşhisin konulmasının hemen ardından Duragün'ü ana haber bültenlerine konuk ederek nasıl da her şeye rağmen yaşama sevincinden bir şey kaybetmediğini ve mücadeleyi bırakmadığını anlatan TV kanalları, hastalığa yalnızca 3 gün dayanarak kendilerini kamuoyu önünde zor duruma düşüren merhum tiyatrocu ve ailesine dava açmaya hazırlanıyorlar.
"İzleyiciye karşı mahcup olduk"
Duragün'ün dün öğlen saatlerinde gelen beklenmedik ölüm haberi basın dünyasında soğuk duş etkisi yaparken, merhum sanatçıya en sert tepki HTV yönetiminden geldi. Daha hastalığını öğrendikleri gün Refik Duragün'ü akşam haberlerine canlı yayın konuğu olarak aldıklarını ve 15 dakika boyunca kansere karşı vereceği mücadele konusunda kendisiyle sohbet ettiklerini belirten HTV Genel Yayın Yönetmeni Ömer Kutlu Bakırcı "Arka planda çalan Yedi Karanfil'iyle olsun, ağır çekimde kameraya gülümseyip eliyle zafer işareti yaparkenki görüntüleriyle olsun dört dörtlük bir haber hazırlamıştık. Yani tabii Allah rahmet eylesin, eminiz kendisi için de pek hoş bir gelişme olmadı bu ama kanalımız Sayın Duragün'ün bu süreçte sergilemiş olduğu tutumu en hafif tabirle 'sorumsuzca' ve 'kabul edilemez' olarak nitelendirmektedir" sözleriyle, kurum olarak rahmetliye oldukça kırgın olduklarını ifade etti.Tüm kanser hastalarına umut ve ilham verecek bir haber yapmak niyetiyle beraber yola çıkılan bazı kişilerin, iş ciddiye binince ne kadar çabuk pes ettiğini gördüklerini söyleyen Bakırcı, "Verilen sözlerin, vaatlerin, o 'Her şeye rağmen hayata tutunmak', 'O güçlü ama ben daha güçlüyüm, onu hep beraber yeneceğiz, desteklerinizle' vesaire vesaire gibi büyük lafların, sıkıya gelince nasıl bir kalemde unutulabileceğini bana bundan 1 ay önce anlatsanız inanmazdım. Maalesef olabiliyormuş..." şeklinde konuştu.
Kanalın telefonları kilitlendi
Sabahın erken saatlerinden itibaren izleyicilerin kanalı telefon ve mail bombardımanına tuttuklarını belirten Bakırcı, izleyiciler karşısında düştükleri zor durumu şu sözlerle aktardı: "Aileler, izleyiciler durumu görünce gayet anlaşılır olarak endişelenmişler. 'Çocuğum 'kanserden ölen insan mı var baba?' diye sorular soruyor, ona ne cevap vereceğimi şaşırdım', 'Evde hastamız var, ilham alsın hayata tutunsun diye televizyon izletiyoruz orada da bunlar çıkıyor karşısına', 'Yarın bir gün çoluğumuz çocuğumuz bunları örnek alıp kanserden ölse sorumlusu kim olacak?" şeklinde, bir sürü telefon ve e-mail alıyoruz. Böyle her ekrana çıkardığımız kanserli ünlü 3 gün içinde ölürse biz nasıl azim ve hayata tutunma haberi yapacağız? Ben elimden geldiğince arayanlarla konuşmaya çalışıyorum, mümkün olsa da hepsinden tek tek özür dileyebilsem keşke..."Planlar çöpe gitti
Oldukça üzgün ve sinirli olduğu gözlenen Bakırcı, günü kurtarma peşinde olmadıklarını, aksine Refik Duragün'le ilgili uzun vadeli bir proje geliştirdiklerini söylerek "Refik Bey ile ilgili planlarımız en az 2 yıllıktı. Ortalama 3 ayda bir kendisini haber yapıp hastalığa karşı verdiği mücadeleyi aynı müzikler ve görüntülerle ekrana getirecek, vefatının ardından ise görkemli birkaç bölüm ile de kendisini yad edecektik. Ama şimdi şu ortamda biz Refik Bey'i nasıl analım?" sözleriyle merhum tiyatrocuya sitemini ifade etti. "İnsanlık halidir, ölebilir. Biz bunu saygıyla karşılıyoruz ama en azından canlı yayına çıkmadan önce bizimle açık açık konuşsaydı, 'Yaa çocuklar zahmet etmişsiniz sağolun ama benim pek mücadele etmeye niyetim yok, bugün yarın giderim" deseydi biz de ona göre tavrımızı takınır, o kadar masrafa girmezdik" diyen Bakırcı, rahmetlinin en azından o yayının hatırına 1-2 ay dayanması gerektiğini ifade etti.Konu yargıya taşınacak
Refik Duragün'ün sorumsuz ve vurdumduymaz tutumu nedeniyle kanal olarak maddi manevi büyük zarara uğradıklarını ifade eden Bakırcı, son olarak "bundan sonraki aşamada konuyu yargıya taşıyarak zararımızın en azından bir kısmını tazmin etme yoluna gideceğiz. Umarız dava süreci bundan böyle haber bültenlerimize konuk olacak hasta, mağdur, özürlü herkese ibret olacak şekilde sonuçlanacaktır. Yüce Türk adaletine güvenimiz sonsuz" diyerek toplantıya son verdi.facebook'ta paylaş twitter'da paylaş Allah'a havale et