Depresyonla, Dikkat Dağınıklığıyla Yeterince Prim Yapamayanlar İçin: Aşırı Ender Görülen Nöro-Psikolojik Hastalıklar
Allah vermesin bazı hastalıklar psikiyatrik gibi görünseler de aslında sinir sistemiyle alakalı olabiliyor. Bunlar zamanında bir delilik emaresi olarak algılanıp ona göre muamele yapılmış hastalıklardan... Son zamanlarda ise "yok ya tam da psikiyatrik değilmiş aslında" denilip farklı tedavi yöntemleri uygulanıyor. Gelin Zaytung çatısı altında bu çok enteresan hastalıklara bir göz atalım. Hem kültürlenirsiniz hem de bu pek bilinmeyen hastalıkları uygun yer ve zamanda satıp ortamlarda prim yaparsınız. Zira evet, deliye herkes bakar...
Yine olmadıysa, ilgi yine yakışıklıdaysa ona artık ben bir şey yapamam.
Ananıza söyleyin köyden eversin sizi.
1. Prosopagnozi
Yani yüz körlüğü... Bu hastalığa sahip olan kişiler insan yüzlerini tanıyamıyorlar. Yani bir insan yüzü olduğunu biliyorlar, o insanın yüzünden duygularını da anlayabiliyorlar ancak gördükleri yüzün kimin yüzü olduklarını tanıyamıyorlar. Akrabasını, atasını bilmiyorlar (Stv dizilerindeki hayırsız gelinler gibi...)
Yok bunlar hayırsız gelinler değil, Prosopagnozi mağduru iki İngiliz kızkardeş
Donna Jones ve Victoria Wardley diye aratırsanız enterasan öykülerine ulaşabilirsiniz
Bu hastalık genetik olduğu gibi travmaya veya tümöre bağlı olarak gelişebiliyor. Beyindeki yüz tanıma alanlarındaki (Fusiform Gyrus) hasardan veya gri madde eksikliğinden kaynaklanabilmekte...
Aha bu alttaki kırmızılıklar bize insan yüzü tanımada yardımcı oluyor.
Bir prosopagnozi olanlarda bir de bayramda uzak akrabaları görünce aktive olmuyor.
Tabii hastalığın şiddetine ve çeşidine göre hastaların yaşadığı deneyimler değişiyor. Prosopagnoziye topografik körlük de eklenmişse o hastanın durumu çok daha kötü olabiliyor. Hasta sürekli yolunu kaybediyor, hem insanı hem çevresini tanıyamıyor. İpucu arıyor. Bulamıyor. Tanıdık arıyor. Bulamıyor. Adeta bir gurbetlik hali, adeta bize her yer acı vatan Alamanya...
Bazı prosopagnozi hastaları ise daha şanslı. Çok sık gördüğü kişileri tanırken seyrek gördüklerini tanıyamıyor. Misal benim gördüğüm bir prosopagnozi hastası eşini tanırken 10 gün arayla gördüğü beni tanıyamamıştı. Bir hafta sonraki üçüncü görüşmemizde ise gözlüklü olduğum için hastaya kendimi baştan tanıtmak zorunda kalmıştım.
Eğlenceli test: Acaba Prosopagnozi hastası mıyım?
Yukarıdaki görselde en üstteki yüz resminden aşağıda da 3 tane var.
Bakalım bulabilecek misiniz?
2. Capgras Sendromu
Bu sendrom çok ama çok nadir görülen bir sendrom. Hastaların neredeyse yarısı kafa travmasına bağlı olarak bu sendroma yakalanmakta. Sendrom büyük bir kuruntu büyük bir paranoya içerir. Capgras sendromuna sahip hastalar en yakınlarını (anne, baba, kardeş, eş) sahtekar olarak görür. Yakınlarına benzediğini ama yakınları olmadığını söyler.
Mesela trafik kazası sonucu beynindeki hasarlanmaya bağlı olarak Capgras Sendromundan muzdarip bir hasta, eşinin cinler tarafından kaçırıldığını yanındaki kişinin eşine benzediğini ama o olmadığını söyleyebilir. Benim gördüğüm hastanın anasını, iddiaya göre MİT kaçırmıştı. Dış göreve götürmüştü. Yerine de annesini taklit eden kadını bırakmıştı. Annesini görseniz kadın yazık yürüyemiyor bile. İstihbarat o kadına kaldıysa vay ülkenin haline diyecem ama ülkenin hali de ortada... Adam haklı mıydı lan acaba? Neyse du bakalım...
Selahattin Demirtaş'ın fotoğrafıyla yaptığım testte ben de Capgras çıktım.
Bence uzaylılar Selo'yu kaçırmış yerine sağdaki arkadaşı bırakmış...
Literatürde hem anne hem babasının sahtekar olduğunu söyleyip anasını babasını kesen hastalar mevcut. Dikkat etmek lazım maazallah... Bu haliyle şizofreniye benzer bir hastalık gibidir ama şizofreni değildir.
Hastalığın sebebi Temporal lobların yüzlere tepki vermesini - mimiklerden duyguyu anlamamızı sağlayan bağlantılarının hasar görmesidir. Temporal sistemler ve tabi ki yüzlere duygusal tepki verdiğimiz limbik sistemin bağlantısının kopması insanı bu hale getiriyor. Normalde annemizin yüzünü gördüğümüzde daha olumlu duygular, kaynanamızın suratını gördüğümüzde daha olumsuz duygular ortaya çıkarırız ya. Hah işte Capgras Sendromu bu olayı kaldırıyor.
Patronunuzun gülümsemesi içinizi ısıtıyorsa siz hasta değilsiniz. <3
3. Charles Bonnet Sendromu
Charles amcanın dedesini gözlemleyerek bulduğu bir sendrom. Bu sendromda, görme sorunu olan hastalar halüsinasyonlar görmektedir. Görme sorunu derken, Charles Bonnetli hasta tamamen kör de olabilir, belli bir miktar görme kusuru da çekiyor olabilir. Yani katarak, glokom, makula dejenerasyonu olan kişilerde görülür. Hasta, birden bire gözünün önünde bir takım geometrik şekiller, yüzü bozuk dişleri garip kişiler, karikatürler vs görür. Bu şekiller sürekli ve sessiz biçimde durmadan tekrarlayabilir.
Soldaki normal insanın gördüğü, sağdaki CBS'li hastanın gördüğü...
Ancak psikiyatrik halüsinasyonlardan farklıdır. Psikiyatrik sanrılar genellikle hastayla iletişim halindeyken, Charles Bonnet Sendromu'nda kişi sadece sessiz bir film gibi garip karikatürize veya geometrik şekiller görür. Ayrıca CBS'li hastalar bu sanrıların farkındadır. Görme kusurunun bilinç tarafından doldurulması, yerine konması için beynin gayret göstermesinden ileri gelebileceğini söyleyenler vardır bununla ilgili.
Prosopagnozi sendromunda bahsettiğimiz Fusiform Gyrus'un bir nevi işlevinin bozulması bunda etkendir. Hastalarının garip dişler veya karikatür görmesinin de sebebi budur. Çünkü Fusiform Gyrus önünde dişlerin ve gözlerin temsil edildiği beyin bölgeleri var, onun da önünde sırf karikatür görünce coşan taşan hücreler mevcut. Bu yüzden hastalar bu şekilleri görüyor olabilir.
Bu hastalıkta gece çişe kalkınca falan maazallah böyle şeyler görüyorsun...
4. Fregoli Sendromu
Çok ama çok nadir görülen bir sendromla daha karşı karşıyayız. Bu hastalıkta kişi her yerde aynı insanı görür. Muazzez Abacı'nın "bana her şey seni hatırlatıyor" adlı şarkısında "baktığım her yerde yüzün duruyor" demesi gibi düşünün. Yüz tanıma alanlarından Amygdala'ya giden bağlantıların fazla haşır neşir olması sonucu ortaya çıkar. Beyin gördüğü her yüzü tanıdığını düşünüp "oooo baboli n'aptın ya" şeklinde gereksiz biçimde aktive olmaktadır. Zor bir hastalık. Her sakallıyı dedesi sanmak sendromu olarak da anılabilir bencileyin.
Nörobilimin en kıymetli bilim adamlarından olan Dr. Ramachandran bu hastalığın açıklanmasının ırkçılığı da açıklayabileceğini söylemiştir. Ona göre tek bir kişi ile ilgili yaşanan tatsız bir anı, o sınıfın tüm üyelerine dair limbik bir bağ geliştirmiş olabilir. Yani ırkçılık bir hastalıktır. Hayvanlık yapmayın demeye getiriyor. Yapmayın siz de artık hakikaten...
Hayır Fregoli değilsiniz. Genç kız doğum günündesiniz
Gördüğünüz gibi beynimizin bize ettiğini Çorumlu etmiyor. Bu adı sanı pek duyulmamış ilginç hastalıkları dost meclislerinde yıldız olmak, kızlı ortamda güneş gibi parlayan aşırı kaslı Bertan'a karşı bir silah olarak kullanmak ya da tek başınıza iktidar olmak için kullanabilirsiniz. Yiyorsa "bende Fregoli Sendromu" var deyin, yemiyorsa bir punduna getirip yukarıda okuduklarınızı satın. Şimdi bunlara iyice çalışın, ben başka hastalıkları da siz candan öte Zaytung okuyucularıyla paylaşacağım. Öyle hemen hepsini anlatıp da müşteriyi kaçırmak olmaz.
Son olarak kemancı düşmanı Muazzez ablamızla bu konuyu bağlayalım. Şarkıda, yukarıda anlattığımız tüm hastalıklarla ilgili gönderme mevcut. Hadin selametle...
(peperuhi Brüksel'den bildirdi)
facebook'ta Paylaş twitter'a yolla Allah'a havale et